10. Hukuk Dairesi 2018/4410 E. , 2018/7649 K.
"İçtihat Metni"Mahkemesi :İş Mahkemesi
Dava, hizmet tespiti istemine ilişkindir.
Mahkeme, bozma ilamına uyularak ilâmda belirtildiği şekilde davanın kısmen kabulüne karar vermiştir.
Hükmün, davalı Kurum avukatı ve davacı tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteklerinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kâğıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
Eldeki davada; davacı, 15.05.1999-19.11.2001 tarihler arasında ...Ürün. Tic. Tur. İnş. Ltd.Şti"nde, askerlik dönüşü 23.05.2003-15.09.2006 tarihler arası ise her iki davalı şirkette çalıştığının tespitini talep etmiştir. Hizmet cetvelinde, talep konusu dönem içinde 01.05.2000-23.03.2001 tarihler arasında dava dışı VİP Sey. Tur. Nakliye Ltd Şti’nden bildirimler yapılmıştır. Mahkemece, davanın kısmen kabulü ile davacının ...Ürün. Tic. Tur. İnş. Ltd.Şti"nde, 13/10/1999 ile 19/11/2001 tarihler arasında, 23/05/2003 ile 15/09/2006 tarihleri arasında ise davalı her iki şirkette asgari ücret üzerinden fiilen çalıştığının tespitine dair hüküm tesis edilmiştir. Söz konusu hüküm, dairemizin, 2014/1526 E. ve 2014/8564 K. sayılı ilamı ile yazılı gerekçelerle bozulmuş olup bozma sonrası yapılan araştırma neticesinde, Mahkemece, davanın kısmen kabulü ile davacının 04/12/1999-30/04/2000 tarihleri arasında 146 gün, 01/09/2000-31/12/2000 tarihleri arasında 120 gün, 23/05/2003-21/06/2005 tarihleri arasında 748 gün davalı ...Ürün. Tic. Tur. İnş. Ltd.Şti"nde, 22/06/2005 tarihinde 1 gün davalı ... Sağlık Hizmetleri Tur. ve Taşımacılık A.Şde asgari ücretle çalıştığının tespitine dair hüküm tesis edilmiştir.
1-Davacının, 01.05.2000-23.03.2001 tarihler arasında dava dışı VIP Ltd Şti’nden bildirimler yapılmış olmasına rağmen Mahkemece, mükerrer olacak şekilde, 04/12/1999-30/04/2000 tarihleri arası için davalı ... Uluslararası Nak. Pet. Ürün. Tic. Tur. ve İnş. Ltd. Şti yönünden kurulan kabul hükmü hatalı olmuştur. Mahkemece, 04/12/1999-30/04/2000 tarihler arası hizmet yönünden tespitinde hukuki yarar bulunmadığından reddine karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde kabul usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirir.
3- Anayasamızın 72. maddesinde vatan hizmeti her Türkün hak ve ödevi olarak sayılmış, 1111 sayılı Askerlik Kanunun 1. maddesine göre “Türkiye Cumhuriyeti tebaası olan her erkek, işbu kanun mucibince askerlik yapmaya mecburdur.” hükmüne yer verilmiştir. Yasalarla çerçevesi belirlenen askerlik hizmetini yerine getiren her kişi, hizmet süresi içerisinde ikametinden ayrı kalacak olması nedeniyle, genellikle birliğine teslim olmadan önce askerliğe hazırlık ve askerlik hizmetini tamamladıktan sonra da sivil hayata intibak süreci yaşamaktadır. Bahsedilen bu hazırlık ve intibak süreci içerisinde, genel olarak mesleki faaliyetlere ve çalışma hayatına ara verilmekte ve bu durum makul bir süre devam etmektedir.
Yukarıdaki açıklamalar çerçevesinde; dava dosyası içerisinde yer alan belgeden, davacının, 19.11.2001-22.05 2003 tarihleri arasında askerde olduğunun bildirilmiş olması karşısında, terhisten bir gün sonrası hizmet akdinin tekrar başladığına dair mahkeme kabulü isabetsizdir. Mahkemece, askerlik dönüşü iş akdinin başlangıç tarihi ile askerlik dönüş sonrası sivil hayata intibak sürecine ilişkin makul süre tespit edilmeli, şayet davacının, askerden erken terhis olduğuna dair iddiası bulunursa buna ilişkin yazılı belgesi varsa sunması sağlanarak irdelenmeli ve sonuca göre karar verilmelidir.
4-Davacının, 23.06.05- 15.09.2006 tarihleri arasında geçen dönem yapılan inceleme yetersizdir. Davanın yasal dayanağı 506 sayılı Yasa"nın 79/10. Maddesi olup bu tür sigortalı hizmetlerin tespitine ilişkin davaların, kamu düzeniyle ilgili olduğu ve bu nedenle de özel bir duyarlılıkla ve özenle yürütülmesinin zorunlu ve gerekli bulunduğu açıktır. Bu çerçevede, hak kayıplarının ve gerçeğe aykırı sigortalılık süresi edinme durumlarının önlenmesi, temel insan haklarından olan sosyal güvenlik hakkının korunabilmesi için, bu tür davalarda tarafların gösterdiği kanıtlarla yetinilmeyip, gerek görüldüğünde re"sen araştırma yapılarak kanıt toplanabileceği de göz önünde bulundurulmalıdır. Bu sebeple mahkemece, re"sen araştırma ilkesi ışığında; öncelikle belirtilen dönem kapsamında davacının çalıştığı işyerindeki bordrolu tanıklar ile komşu işyeri tanıkları re"sen belirlenerek bilgi ve görgülerine başvurulmalı; davacıya yapılan ödemelere ait kayıtlar ile çalışmaya ilişkin belgeler araştırılmalı ve varsa dosyaya getirtilmeli, alınan tanık ifadeleri somut ve çelişkileri giderecek şekilde tutanağa geçirilmeli ve bu suretle davacının çalışma süresi belirlenmelidir.
Mahkemenin, yukarıda açıklanan esaslar doğrultusunda araştırma yaparak elde edilecek sonuca göre karar vermesi gerekirken, eksik inceleme ve yanılgılı değerlendirme sonucu yazılı şekilde hüküm kurması, usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir.
O hâlde, davalı Kurum avukatı ve davacının bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ : Temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde davacıya iadesine, 08.10.2018gününde oybirliğiyle karar verildi.