21. Hukuk Dairesi 2014/26320 E. , 2015/8706 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İş Mahkemesi
Davacı, davalı Kurumun sigorta giriş bildirgesindeki Osman oğlu 01/07/1963 doğumlu ... ait kısmın Osman oğlu 01/01/1965 doğumlu "..."e" ait olduğunun tespitine, giriş kaydı ve tescil dosyasının bu şekilde düzeltilmesine karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kısmen kabulüne karar vermiştir.
Hükmün davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
K A R A R
Davacı, davalı Kurum"un 372505386 sicil nosu ile sigorta giriş bildirgesindeki Osman oğlu 01.07.1963 doğumlu .... ait kısmın Osman oğlu 01.01.1965 doğumlu ..."e ait olduğunun tespitini, giriş kaydı ve tescil dosyasının bu şekilde düzeltilmesini istemiştir.
Mahkemece, davanın kısmen kabulü ile 372505386 Bağ-Kur sicil nosundaki sigortalılığın davacı; Osman oğlu, 01.01.1965 Beşikdüzü doğumlu ..."e ait olduğunun ve sigorta sicil kayıt başlangıcının 17.12.1987 tarihi olduğunun tespitine, aksi yöndeki kurum işleminin iptaline karar verilmiştir.
Dosyadaki kayıt ve belgelerden; davacının 01.01.1965 Beşikdüzü doğumlu ... ve ... oğlu ... olduğu, davacının 08.10.1964 doğumlu .... isminde bir kardeşinin bulunduğu, ... tarafından dilekçe ile; 01.09.1981 tarihinden beri Almanya"da çalışmakta olduğunun bildirildiği, davacının kardeşinin pasaportundan ve Almanya hizmet cetvelinden 01.09.1981 tarihinde Almanya"ya giriş yaptığının anlaşıldığı ve 10.12.1999 tarihinde vatandaşlıktan izin ile çıktığı, 22.02.2001 tarihinde yeniden vatandaşlığa alındığı, aynı zamanda Alman vatandaşı olduğu, davaya konu 15.02.1984 varide tarihli işe giriş bildirgesinde; mahallinde re"sen tescil yapılarak 372505386 sicil numarası ile kayıt yapıldığı, sigortalı olarak 01.07.1963 doğumlu, ... oğlu ... yazılı olduğu, TC kimlik numarası bulunmadığı, Gg 11279 vergi numarası ile kayıt bulunduğu, Vakfıkebir Vergi Dairesi tarafından Bağ-Kur İl Müdürlüğü"ne yazılan 1997 tarihli yazıda; Gg 11279 numarasının .... ait olduğunun, 2011 tarihli yazıda da bu numaranın 1963 doğumlu ... ait olduğunun bildirildiği, bunun üzerine nüfus müdürlüğüne yazı yazıldığı, nüfus müdürlüğü tarafından; 01.07.1963 doğumlu ... oğlu ....olmadığının
bildirildiği, ... şoförler odasında kaydı bulunmadığı, davacının 14.12.1987 tarihinden beri kayıtlı olduğu, Vakfıkebir Vergi Dairesi tarafından 1963 doğumlu ... kaydına ilişkin defter suretinin gönderildiği, bu kayıtta isim kısmında “ Faten ” yazılı olduğu, ancak yanına parantez içinde “ ... ” yazıldığı, ayrıca “F” harfinden önce “Z” harfi yazılarak üstüne yeniden “F” yazıldığı, işe başlama tarihi bildirgedeki gibi 26.04.1979 olup jeep işletmeciliği yapıldığının belirtildiği anlaşılmaktadır.
Hizmetin aidiyetine ilişkin bu tür davalar kamu düzeni ile ilgili olduğundan çalışmaların başka bir sigortalıya ait olup olmadığı noktasında titizlikle inceleme yapılması ve toplanan delilerle hiçbir kuşku ve duraksamaya yol açmayacak şekilde hizmetin gerçekte kime ait olduğunun saptanması gerekir. Yargıtay Hukuk Genel Kurulu"nun 19.09.2007 gün ve 2007/21-600 esas, 2007/604 karar sayılı kararı da aynı yöndedir
Somut olayda; davacının kardeşi ... ( ... ) ... davaya dahil edilmeden, ... (... ) ...yurtdışına giriş çıkış tarihleri tespit edilmeden, yine bu kişinin 1979 tarihinden beri üzerine kayıtlı araç bulunup bulunmadığı, jeep işletmeciliği yapıp yapmadığı araştırılmadan, zabıta marifeti ile “ Fatin ” olarak bilinen kişinin kim olduğu belirlenmeden sonuca gidilmesi isabetsiz olmuştur.
Öte yandan; davacı, davaya konu işe giriş bildirgesindeki kayıtların kendisine ait olduğunun tespitini talep ettiği halde, talep aşılarak “ sigorta sicil kayıt başlangıcının 17.12.1987 olduğunun tespitine ” karar verilmesi de usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirmektedir.
Mahkemece bu maddi ve hukuki olgular nazara alınmaksızın eksik araştırma ve inceleme ile yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
O halde davalı Kurum vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, 21/04/2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.