11. Hukuk Dairesi 2016/251 E. , 2017/2904 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :TİCARET MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen davada ... ... 1. Asliye Ticaret Mahkemesi’nce verilen 09/09/2015 tarih ve 2014/1612-2015/792 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, müvekkilinin ve davalı gerçek kişilerin davalı şirketin ortakları olduklarını, şirketin yönetiminin 19/08/2014 tarihine kadar anılan davalılarda olduğunu, bu dönemde genel kurul yapılmadığını, davalıların hesap vermeyip şirketi borçlandırdıklarını, kredi kullanıldığını ve müvekkilinden para alındığını ancak nerede kullanıldığının belli olmadığını, 19/08/2014 tarihinde yapılan genel kurulda davalıların hisselerini devrettiğini, müvekkilinin genel kurulda alınan kararlara muvafakat etmediğini, şirket müdürü davalı ..."ın ibra edilemediğini beyan ederek anılan genel kurulun ve alınan kararların iptalini, şirkete kayyım atanmasını, şirketin zarar etmesi nedeni ile müvekilinin uğradığı zarar olarak şimdilik 5.000 TL’nin davalı ortaklardan alınarak müvekkiline verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı şirket, davaya cevap vermemiştir.
Diğer davalılar vekili, husumet itirazında bulunmuş, davanın esastan reddini istemiştir.
Mahkemece, iddia, savunma, bilirkişi raporu ve dosya kapsamına göre, 19/08/2014 tarihli olağanüstü genel kurul toplantısında; gündemin 3. ve 4. maddesi ile, şirket ortaklarından ..."ın ve ..."ın şirketteki mevcut hisselerinin tamamının devir sözleşmesi ile ..."e devredildiği ve 2/3 çoğunlukla hisse devirlerinin kabulü kararı alındığı, gündemin 6. maddesi ile şirket müdürü ...’ın ortakların 1/3"nün muhalefetine rağmen, 2/3"ünün oy çokluğu ile ibra edildiği, gündemin 7. maddesi ile, mevcut müdürün istifasının kabul edilerek yerine 25 yıllık süre için ...’in şirket müdürü olarak seçildiği, davalı şirketin eşit hisseye sahip üç ortaklı iken, iki ortaklı hale geldiği, davacının bütün kararlara olumsuz oy verdiği, bu hususu toplantı tutanağına geçirttiği, davanın üç aylık sürede açıldığı, iptal davasında şirket tüzel kişiliği dışında diğer ortakların davalı sıfatının olmadığı, şirket ortaklarının tamamının anılan toplantıya ya bizzat ya da temsilcileri vasıtasıyla katıldığı, gündemde müdürün ibrası maddesi olmasına rağmen doğrudan ilgili olan faaliyet raporu ve finansal tabloların görüşülmesi konusunun bulunmadığı, anılan konu ile ilgili gündemin gereği gibi ilan edilmediği, müdürün oy çokluğu ile ibra edildiği, bu ibra kararının dürüstlük kuralına uygun olmadığı, zira müdürün her yıl davet etmesi gereken genel kurulu davet etmeyerek her yıl düzenlemesi gereken faaliyet raporu ve finansal tabloları düzenleyip ortakların incelemesine sunmayarak, kanunen yapması gereken görevleri yerine getirmediği; sorumluluk davasında, davalı şirketin ticari defterleri sunulmadığından zararın varlığı, müdürün kusurlu hareketi sonucu mu yoksa olağan bir şirket zararı mı olduğu, davacı ortağın doğrudan uğradığı bir zararının bulunup bulunmadığı tespitinin yapılamadığı, bu davanın iptal davasından ayrı olarak şirket müdürüne karşı açılması gerektiği, zararın dolaylı ya da doğrudan zarar olduğunun açıkça belirtilmesi gerektiği gerekçesiyle genel kurulda 6. maddede karara bağlanan müdürün ibrasına ilişkin kararın kanuna ve dürüstlük kurallarına aykırı olması nedeniyle iptaline, fazlaya dair istemin reddine, ortaklar yönünden taraf sıfatı bulunmadığından davanın reddine; sorumluluk davasının, davalı müdür yönünden reddine, diğer davalılar yönünden taraf sıfatı bulunmadığından reddine karar verilmiştir.
Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir.
1- Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davacı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
2- Dava, genel kurul kararının iptali istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın kısmen kabulüne, ibraya ilişkin genel kurul kararının iptaline, fazlaya ilişkin talebin reddine karar verilmiştir. Ancak, ibraya ilişkin kararın iptaline karar verildiği halde davacı yararına karar tarihinde yürürlükte olan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca belirlenecek maktu vekalet ücretine karar vermek gerekirken bu hususta karar verilmemesi doğru görülmeyip bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin sair temyiz itirazlarının REDDİNE, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile kararın anılan taraf yararına BOZULMASINA, ödediği peşin temyiz harcının isteği halinde temyiz edene iadesine, 15.05.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.