20. Hukuk Dairesi 2016/1551 E. , 2017/6766 K.
"İçtihat Metni"
Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
Davacı, yörede 2008 yılında yapılan genel arazi kadastrosu çalışmalarında mera olarak tesbit edilen 104 ada 62 sayılı parselin, miras ve kazanmayı sağlayan eklemeli zilyetlik nedeniyle tapu kaydının iptaliyle adına tapuya tesciline karar verilmesini istemiştir.
Mahkemece, davanın kısmen kabulüyle bulunan ve bilirkişi raporunda 104 ada 62 sayılı parselin ifrazından meydana geldiği bildirilen; 104 ada 1 sayılı parselin içinde kaldığı belirtilen ve krokide dış sınırları kırmızı kalemle boyalı (A) harfi ile gösterilen 2999.70 m2"lik, 104 ada 326 sayılı parselin içinde kaldığı belirtilen ve krokide dış sınırları sarı kalemle boyalı (B) harfi ile gösterilen 5185.30 m2"lik ve 104 ada 329 sayılı parselin içinde kalan ve krokide dış sınırları mavi kalemle boyalı (C) harfi ile gösterilen 946,80 m2"lik taşınmazların Hazine adına olan tapusunun iptali ile davacı ... adına tapuya kayıt ve tesciline, fazlaya dair istemin reddine karar verilmiş davalı Hazine tarafından temyiz edilmekle, hüküm Yargıtay 20. Hukuk Dairesinin 13/06/2013 gün 2013/2577 E. - 2013/6698 K. sayılı kararı ile bozulmuştur.
Hükmüne uyulan bozma kararında; “104 ada 1 parsel sayılı taşınmaz, tapuda orman niteliği ile adına kayıtlıdır. 104 ada 329 parsel sayılı taşınmaz ise 104 ada 62 sayılı mera parselinden ifraz edilen mera parselidir. Bu nedenle öncelikle, Orman Yönetimi ve çekişmeli taşınmazların bulunduğu köy tüzel kişiliği davaya dahil ettirilerek taraf teşkili sağlanmalı, ondan sonra işin esası hakkında tarafların delilleri toplanıp araştırma yapılması ve sonucuna göre karar verilmesi gerekir. Kabule göre de, çekişmeli taşınmazlar mera ve orman niteliğinde tespit ve tescil gördüklerinden usûlünce orman ve mera araştırması yapılmayarak, taşınmazların orman ya da mera niteliğinde olup olmadığının belirlenmemiş olması da doğru değildir” denilmiştir.
Mahkemece bozma ilamına uyulması sonrasında yapılan yargılama sonunda davanın kısmen kabulü ile teknik bilirkişisi 02/06/2014 tarihli ek raporunda (A) harfi ile gösterilen 104 ada 329 parsel sayılı taşınmaz sınırları içerisinde kalan 1741,18 m2"lik kısmı yönünden Hazine adına yapılan tapu kaydının iptali ile davacı ... adına tapuya kayıt ve tesciline, fazlaya dair istemin reddine karar verilmiş, hüküm davalı Hazine tarafından temyiz edilmiştir.
Dava tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir.
Çekişmeli taşınmazların bulunduğu yerde orman kadastrosu, 3402 sayılı Kanunun 5304 sayılı Kanun ile değişik hükümlerine göre yapılmıştır.
Dava konusu 104 ada 62 parsel sayılı taşınmaz il mera komisyonu kararına göre 7 parçaya ifraz edilmiş olup 104 ada 326, 327 ve 328 sayılı parseller ham toprak vasfı ile 104 ada 325, 329, 330 ve 331 sayılı parseller ise mera olarak tescil edilmiştir.
- 2 -
2016/1551 - 2017/6766
Mahkemece, 104 ada 329 parsel sayılı taşınmaz sınırları içerisinde kalan 1741,18 m2"lik kısım yönünden davanın kabulüne, taşınmazın davacı adına tesciline karar verilmiş ise de verilen karar usûl ve kanuna aykırıdır. Şöyle ki; raporu hükme dayanak alınan ziraat bilirkişi raporunda taşınmazın %65-70 arasında eğimli olduğu, hidro-elektrik santrali çalışmalarında yapılan kazı esnasında çıkan hafriyatın taşınmazlar üzerine döküldüğü, toprak işleme faaliyetlerinin yapıldığı üst toprak horizonunun ve bitki köklerinin geliştiği alt toprak horizonunun tamamen kapandığı, gerek komşu parseller üzerinde yaptığı incelemeler gerek ise keşif esnasında mahalli bilirkişilerin ifadelerinden taşınmazın vasfının kıraç tarla olduğu kanaatine vardığı bildirilmiş, bozma ilamı öncesinde hükme esas alınan 08.07.2010 tarihli zirai bilirkişi raporunda da bu durumlar tespit edilmiştir. Davacı adına tescile karar verilen (A) harfi ile gösterilen 1741,18 m2"lik kısım 104 ada 329 parsel sayılı taşınmaz sınırları içerisinde kalmakta olup taşınmazın batı komşusu 104 ada 1 parsel sayılı orman parseli diğer komşuları ise 104 ada 326 ve 329 sayılı parseller olup 104 ada 326 ve 329 sayılı parsel dava konusu 104 ada 62 parsel sayılı taşınmazın ifrazı ile oluşmuş olup 104 ada 326 sayılı parsel ham toprak vasfı ile 104 ada 329 sayılı parsel ise mera vasfı ile tescil edilmiştir. Evveliyatı itibariyle orman sayılan yerlerden olmayan temyize konu (A) harfi ile gösterilen taşınmazda davacının kullanımının bulunmadığı gibi yararına 3402 sayılı Kanunun 14 ve 17. maddelerinde belirtilen zilyetlikle kazanma koşullarının oluşmadığı belirlendiğine göre davasının reddine karar verilmesi gerekirken, dosya kapsamına uygun düşmeyen gerekçe ile davanın kabulüne karar verilmiş olması isabetsiz olup bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; davalı Hazinenin temyiz itirazlarının kabulüyle hükmün BOZULMASINA 25/09/2017 günü oy birliğiyle karar verildi.