11. Hukuk Dairesi 2016/134 E. , 2017/2908 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen davada ... Asliye Hukuk Mahkemesi’nce verilen 15/04/2015 tarih ve 2013/154-2015/48 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi asıl ve birleşen davada davalı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Asıl/birleşen davada davacılar vekili, müvekkillerinin, ... ili, ... ilçesi, ... köyü, ... mevkiinde bulunan 10 parsel sayılı taşınmazda 500’er m2"lik alanlarda ekili olan buğday ürünlerinin 30/05/2011 tarihli 1716490 poliçe nolu ve 30/05/2011 tarihli 1716500 poliçe nolu bitkisel ürün sigortaları poliçeleri ile sigortalandığını, 14/06/2011 tarihinde aşırı dolu yağışı nedeniyle ürünlerde hasar meydana geldiğini, müvekkilleri tarafından hasar ihbarında bulunulduğunu, kesin ekspertiz raporu ile hasar oranının toplam sigorta bedeli üzerinden % 58 ve % 77 olarak belirlendiğini, ancak bu raporda ürünün 400 m2"lik alanlarda ekili olduğunun belirtildiğini, davalı tarafın sigortalı araziler ile eksperlere gösterilen arazilerin ayrı yerler olduğundan ödeme yapmadığını, davalı tarafça dayanılan raporda tarlaların geçici eksper çalışmasında gidilen tarlalar olmadığının, poliçede belirtilen buğday bitkisinin ekili olmadığının, hasar oranının sıfır olduğunun belirtildiğini, oysa kesin eksper raporunun daha sonraki bir tarihe ait olduğunu, davalı tarafın iddiasının delil tespiti dosyası ile de çürütüldüğünü ileri sürerek sırasıyla % 58 ve % 77 hasar oranı üzerinden hasar bedellerinin hesaplanarak hasat tarihi olan 28/08/2011’den itibaren işleyecek ticari faizi ile birlikte davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir.
Asıl/birleşen davada davalı vekili, zamanaşımı itirazında bulunmuş, geçici ekspertizin yapıldığı alanın sigortalı alan olmadığının tespit edildiğini, tespiti yapılan sigortalanan alanda buğday bitkisinin olmadığı için ekspertiz işlemi neticesinde hasar oranının sıfır verildiğini savunarak davanın reddini talep etmiştir.
Mahkemece, iddia, savunma, bilirkişi raporu ve dosya kapsamına göre, davacılar ürünlerinin aynı taşınmazda 500 m2"lik alanlarda aynı koşullarda sigortalandığı, söz konusu taşınmazın 1.090.844 m2 yüzölçümü ile davacı ... adına kayıtlı olduğu, davalı tarafça geçici ekspertiz çalışmasının yapıldığı yerin kuzeyinde ..., güneyinde ..., batısında ..., doğusunda ... Köyünün bulunduğu, davalı tarafın geçici ekspertiz çalışmasının yapıldığı alanın sigortalı alan olmadığı yönündeki iddialarının mesnetsiz olduğu, sınırları davalı tarafça saptanan aynı yer üzerinde ekspertiz çalışmasının yapıldığı, poliçede sınırları belirtilen yer ile de aynı olduğu, tanık olarak dinlenen fen bilirkişisinin eksperlere, keşif yapılan parsellere ilişkin herhangi bir koordinat vermediğini beyan ettiği, son ekspertiz çalışmasına ilişkin raporda saplarda kırılma ve danelerde dökülmeye bağlı olarak hasar oranının davacı ... için %58, davacı ... için %77 olduğunu belirterek davalının kendi iddiaları ile çeliştiği, çiftçi kayıt sistemi belgesine göre söz konusu alan üzerinde ekmeklik buğday bitkisinin ekili olduğu, zamanaşımı itirazının yerinde olmadığı gerekçesiyle davanın kabulüne, asıl dava yönünden 31.800,00 TL"nin son hasat tarihi olan 28.08.2011 tarihinden itibaren işleyecek faiziyle birlikte davalıdan tahsiline; birleşen dava yönünden 44.387,50 TL"nin son hasat tarihi olan 28.08.2011 tarihinden itibaren işleyecek faiziyle birlikte davalıdan tahsiline karar verilmiştir.
Kararı, asıl/birleşen davada davalı vekili temyiz etmiştir.
Dava dosyası içerisindek bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına, asıl ve birleşen davanın belirsiz alacak davası olarak açılmış bulunmasına ve 6110 sayılı HMK m. 107/2 gereğince yargılama sırasında miktarın artırılmış bulunmasına göre, asıl/birleşen davada davalı vekilinin tüm temyiz itirazlarının reddi ile kararın onanmasına karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle asıl/birleşen davada davalı vekilinin tüm temyiz itirazlarının reddi ile kararın ONANMASINA, aşağıda yazılı bakiye 5.176,67 TL temyiz ilam harcının temyiz eden asıl ve birleşen davada davalıdan alınmasına, 15/05/2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.