Abaküs Yazılım
16. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/13110
Karar No: 2017/437
Karar Tarihi: 31.01.2017

Yargıtay 16. Hukuk Dairesi 2016/13110 Esas 2017/437 Karar Sayılı İlamı

16. Hukuk Dairesi         2016/13110 E.  ,  2017/437 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ

    Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay"ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
    1975 yılında yapılan kadastro sırasında ... Köyü çalışma alanında bulunan 296 parsel sayılı 64500 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz vergi kayıt miktar fazlası olarak Hazine adına tespit ve tescil edildikten sonra Yörede 2005 yılında yapılan toplulaştırma çalışmaları nedeniyle bu parselin 34.762.13 metrekarelik bölümünün toplulaştırmaya girmesi sonucunda dava konusu olan 131 ada 5 parsel numarası ile sınırlandırılan 23.318.92 metrekare ve davaya konu olmayan 112 ada 6 parsel sayılı 14.967.17 ve 143 ada 3 parsel sayılı 12.868.91 metrekare yüzölçümlü taşınmazlar oluşarak ayrı ayrı Hazine adına tapuya tescil edilmiştir. Tescil harici iken 5.4.2005 tarihinde ihdasen Hazine adına tarla vasfı ile tapuya tescil edilen 762, 763, 764, 765, 768, 769 ve 770 parsel sayılı 11.359.98; 9.554.47; 126.32; 405.17; 9.700.36; 6.023.31 ve 64.41 metrekare yüzölçümlü taşınmazlar ile 289 parsel sayılı taşınmazın ifrazından oluşan 44.76 metrekare yüzölçümündeki 761 parsel sayılı taşınmazların toplulaştırılması sonucu oluşan 132 ada 2 parsel sayılı 65.444.02 metrekare yüzölçümlü taşınmazın 264/2800 hissesinin davalı olduğu tapu kaydında belirtilerek; 2536/2800 hissesi ise Hazine adına tapuya tescil edilmiştir. Davacı ...; irsen intikal ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeniyle dava açmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir.
    Mahkemece uyuşmazlığın tapusuz taşınmazın tescili istemine ilişkin olduğu, ancak dava konusu taşınmaz bölümlerinin mülkiyeti Hazine"ye ait bulunan 131 ada 2, 131 ada 5 ve 296 parsel sayılı taşınmazlar içerisinde kaldığı ve somut olayda TMK"nın 713/1 ve Kadastro Kanunu"nun 14. ve 17. maddeleri koşulları ile aynı Kanun"un 13/B-c maddesinde düzenlenen koşulların var olmadığı gerekçe gösterilerek hüküm kurulmuş ise de varılan sonuç dosya kapsamına uygun düşmemektedir. Davacı ..."ın dava dilekçesindeki açıklamaya göre; 2005 yılında yörede yapılan toplulaştırma çalışmaları sonucunda 132 ada 2 parsel numarası ile Hazine adına tapuya tescil edilen taşınmazın, Hazine adına tapusunun oluştuğu tarihe kadar 50 yılı aşkın süre ile eklemeli olarak zilyetliğinde bulunduğu ve bu tarihe kadar lehine zilyetlikle kazanım koşullarının oluştuğu iddiasıyla dava açtığı anlaşıldığına göre, dava çekişmeli taşınmazın Hazine tapusunun oluştuğu tarihten önceki nedene dayanan tapu iptali ve tescil istemine ilişkin olup mahkemece kabul edildiği şekliyle, tapulu taşınmaz üzerinde sürdürülen zilyetliğe dayanan bir dava bulunmamaktadır. Yine her ne kadar keşif sonucu düzenlenen teknik bilirkişi raporuna göre dava dilekçesinde bahsedilen 132 ada 2 parsel sayılı taşınmazdan başka, 131 ada 5 ve 296 sayılı parsellerde kalan taşınmaz bölümlerinin de dava konusu olduğu tespit edilmiş ve mahkemece de 131 ada 5 ve 296 parsel sayılı taşınmazların da dava konusu olduğu kabul edilmiş ise de davacı tarafından 131 ada 5 ve 296 parsellere yönelik olarak açılan bir dava olmadığı anlaşılmakla, uyuşmazlığın yalnızca 132 ada 2 parselle sınırlı olarak çözülmesi gerekmektedir.
    Hal böyle olunca, doğru sonuca ulaşılabilmesi için; dava konusu 132 ada 2 parsel sayılı taşınmazın toplulaştırmasına giren ve 768 parselde kayıtlı bulunan taşınmazın mülkiyetinin Asliye Hukuk Mahkemesinde görülen tescil davasında ihtilaflı bulunduğunun ve malik hanesinin açık olduğunun anlaşılmasına göre öncelikle, 768 parsel numaralı taşınmazın davalı olduğu tescil dosyası iş bu dosya arasına konulmalı, Hazine adına tapu kaydının oluştuğu 2005 tarihinden geriye doğru 15-20-25 yıl öncesine ait hava fotoğrafları Harita Genel Komutanlığından istenilmeli, eski tarihli memleket haritaları ve uydu fotoğrafları da getirtilerek dosya arasına konulmalıdır. Bundan sonra, taşınmazın bulunduğu yöreyi iyi bilen, elverdiğince yaşlı, yansız, yerel bilirkişi ve aynı yönteme göre belirlenecek taraf tanıkları, 3 kişilik ziraat mühendisleri kurulu, jeodezi veya fotogrametri uzmanı harita mühendisinden oluşacak bilirkişi heyeti aracılığıyla yapılacak keşifte, yerel bilirkişi ve tanıklardan taşınmazın öncesinin ne olduğu; taşınmaz üzerinde tarım yapılıp yapılmadığı, taşınmazın öncesinin imar-ihyaya muhtaç yerlerden olup olmadığı, muhtaç yerlerden ise imar ve ihyanın ne zaman başlayıp tamamlandığı sorularak maddi olaylara dayalı olarak açıklattırılmalı, teknik bilirkişi heyetine yukarıda belirtilen tarihlerde çekilmiş hava fotoğraflarının stereoskop aletiyle yukarıdaki açıklamalar doğrultusunda inceleme yaptırılarak; çekişme konusu taşınmaz hava fotoğraflarında gösterilmeli, bu yerin önceki ve şimdiki niteliğinin, arazinin ekonomik amacına uygun olarak tarım arazisi niteliğiyle zilyetliğine ne zaman başlanıldığının belirlenmesine çalışılmalı, 3 kişilik ziraat mühendislerinden çekişmeli taşınmazın toprak yapısı, eğimi, bitki deseni ve diğer yönlerini açıklar nitelikte, çekişmeli taşınmazın değişik yönlerden çekilmiş fotoğrafları ile desteklenmiş ayrıntılı rapor alınmalı, fen bilirkişisine keşif ve uygulamayı denetlemeye elverişli rapor ve harita düzenlettirilmeli ve 768 parsel sayılı taşınmazın neresi olduğu, iş bu dava dosyasında çekişme konusu olan yer ile aynı yer olup olmadığının denetlenmesi için krokide işaretlenmesi istenmeli, Hazine adına idari yoldan oluşan tapu kaydının oluştuğu tarihe kadar davacı yararına 3402 sayılı Kanun"un 14. ve TMK"nın 713/1. madde de öngörülen koşulların gerçekleşip gerçekleşmediği değerlendirilerek sonucuna göre karar verilmelidir. Mahkemece bu hususlar göz ardı edilerek dosya kapsamına uygun düşmeyen gerekçelerle yazılı şekilde karar verilmesi isabetsiz olup, davacının temyiz itirazları açıklanan nedenlerle yerinde görüldüğünden kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan temyiz karar harcının talep halinde temyiz eden davacıya iadesine,
    31.01.2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.











    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi