Abaküs Yazılım
14. Ceza Dairesi
Esas No: 2015/6426
Karar No: 2016/1308
Karar Tarihi: 16.02.2016

Çocuğun nitelikli cinsel istismarı - insan ticareti - kişiyi hürriyetinden yoksun kılma - fuhuş - hakaret - Yargıtay 14. Ceza Dairesi 2015/6426 Esas 2016/1308 Karar Sayılı İlamı

Özet: (Bu özet Yapay Zeka tarafından yazılmıştır. Hukuki olarak geçerliliği yoktur.)


Çocuğun nitelikli cinsel istismarı, insan ticareti, kişiyi hürriyetinden yoksun kılma, fuhuş, hakaret suçlarından mahkumiyet hükmü verilmiştir. Temyiz incelemesi sonrasında çocuğun nitelikli cinsel istismarı ve insaf ticareti suçlarından hüküm bozulmuştur. Anayasa Mahkemesi'nin 5237 sayılı TCK'nın 53. maddesi yönünden kısmi iptal kararına uygun olarak yeniden değerlendirme yapılması gerektiği belirtilmiştir. Fuhuş suçu yönünden ceza miktarı itibariyle kazanılmış hakkı saklı kalmak kaydıyla hükümler bozulmuştur. Kanun maddeleri 5237 sayılı TCK'nın 53, 73/4, 103/2, 125/1, 170/4, 170/3-h, 223/8 ve 225/1'dir.
14. Ceza Dairesi         2015/6426 E.  ,  2016/1308 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Ağır ceza Mahkemesi
    SUÇ : Çocuğun nitelikli cinsel istismarı, insan ticareti, kişiyi hürriyetinden yoksun kılma, fuhuş, hakaret
    HÜKÜM : Mahkûmiyet

    İlk derece mahkemesince verilen hükümlerin sanık müdafii ile katılan mağdure vekili tarafından temyiz edilmesi ve sanık müdafiince incelemenin duruşmalı yapılmasının talep edilmesi üzerine, dosya Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığından tebliğname ile Daireye gönderilmekle,....tarih..... saat 13:30"a duruşma günü verilerek sanık müdafiine çağrı kâğıdı gönderilmişti.
    Belli günde Hakimler duruşma salonunda toplanarak Yargıtay Cumhuriyet Savcılarından..... hazır olduğu halde oturum açıldı.
    Yapılan tebligat üzerine dosyadaki vekâletnameye dayanarak sanık ... adına gelen Av. ... huzura alınarak duruşmaya başlandı.
    Duruşma isteğinin süresinde ve yerinde olduğu anlaşıldıktan sonra uygun görülen talep ve mütalaa dairesinde sanık ... hakkında DURUŞMALI inceleme yapılmasına oybirliğiyle karar verilerek tefhim olunduktan sonra işin açıklanmasına dair raportör üye tarafından düzenlenen rapor okundu.
    Raportör üye rapora ilave edecek bir cihet bulunmadığını bildirdi.
    Sanık müdafii temyiz layihasını açıklayarak savunmada bulunup müvekkili hakkındaki hükmün BOZULMASINI istedi.
    Yargıtay Cumhuriyet Savcısı tebliğname içeriğini tekrar etti.
    Son sözü sorulan sanık müdafii savunmasına ilave edecek bir cihet bulunmadığını bildirmekle dosya incelenerek karar verilip tefhim olunmak üzere duruşmanın ...tarih Çarşamba günü saat 13:30"a bırakılmasına oybirliğiyle karar verildi.
    Belli günde oturum açıldı. Dava evrakı incelenerek gereği görüşülmüş olduğundan aşağıda yazılı karar ittihaz olundu.
    Katılan mağdure vekilinin temyiz isteminin incelenmesinde;
    Kayden 05.09.1998 doğumlu olup, kovuşturma evresinde beyanının alındığı 31.01.2014 günlü duruşmada onaltı yaşı içerisinde olan mağdurenin, sanıktan şikayetçi olmadığını beyan etmesi karşısında, yaşı küçük mağdureye tayin edilen vekilin davaya katılma ve hükmü temyize hakkı bulunmadığından, vaki temyiz isteminin 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gözetilerek 1412 sayılı CMUK"nın 317. maddesi uyarınca REDDİNE,
    Sanık müdafiin temyiz isteminin incelenmesine gelince;
    Kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçundan kurulan hükmün incelenmesinde;
    Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin soruşturma ve kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya içeriğine göre yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine,
    Ancak;
    Hükümden sonra Anayasa Mahkemesinin 24.11.2015 günlü, 29542 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren 08.10.2015 gün ve 2014/140 Esas, 2015/85 Karar sayılı ilamı ile 5237 sayılı TCK"nın 53. maddesi yönünden kısmi iptal kararı verildiğinden, anılan husus nazara alınarak yeniden değerlendirme yapılmasında zorunluluk bulunması,
    Bozmayı gerektirmiş, sanık müdafiin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gözetilerek 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi gereğince BOZULMASINA, ancak bu hususun yeniden duruşma yapılmaksızın aynı Kanunun 322. maddesinin verdiği yetki uyarınca düzeltilmesi mümkün bulunduğundan, hükümde yer alan TCK"nın 53. maddesinin uygulanması ile ilgili bölümün çıkartılarak yerine “Anayasa Mahkemesinin 08.10.2015 gün ve 2014/140 Esas, 2015/85 sayılı iptal kararı da nazara alınmak kaydıyla sanık hakkında 5237 sayılı TCK"nın 53. maddesinin birinci, ikinci ve üçüncü fıkralarının uygulanmasına” ibaresinin eklenmesi suretiyle sair yönleri usul ve kanuna uygun olan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
    Hakaret suçundan kurulan hükmün incelenmesinde;
    5237 sayılı TCK"nın 125/1. maddesinde düzenlenen hakaret suçunun soruşturması ve kovuşturmasının şikâyete bağlı bulunması ve mağdurenin soruşturma evresinde kollukta vekil huzurunda alınan 06.09.2013 tarihli ifadesinde, sanık hakkında şikayetçi olmadığını beyan etmesi karşısında, anılan suçtan açılan kamu davasının TCK"nın 73/4. ve 5271 sayılı CMK"nın 223/8. maddeleri uyarınca düşmesine karar verilmesi gerektiğinin gözetilmemesi,
    Çocuğun nitelikli cinsel istismarı ve insan ticareti suçlarından kurulan hükümlerin incelenmesinde,

    5271 sayılı CMK"nın 170/4 ve 225/1. maddelerine göre, iddianamede yüklenen suçu oluşturan olayların mevcut delillerle ilişkilendirilerek açıklanması gerektiği ve hükmün de ancak iddianamede unsurları gösterilen suça ilişkin fiil ve faili hakkında verilebileceği, dosya içeriğine göre, sanığın fuhuş yapmasına aracılık ettiği mağdurenin, diğer şahıslarla cinsel ilişkiye girmesi sonucu onların eylemine iştiraki nedeniyle çocuğun nitelikli cinsel istismarı suçundan cezalandırılmasının istenildiği, sanığın bizzat mağdureyle cinsel ilişkiye girmesi eyleminden açılan bir kamu davasının bulunmadığı ve suç tarihinde onbeş yaşı içerisinde bulunan mağdureyi fuhuş için barındırdığı ve tedarik ettiği, iddianame içeriğinde anlatıldığı halde, 5271 sayılı CMK"nın 170/3-h maddesi uyarınca yüklenen suç adı ile uygulanması gereken kanun maddesinin açıkça gösterilmemesi nedeniyle, insan ticareti suçundan usulüne uygun açılmış bir kamu davasının bulunmadığı anlaşılıp bu eksikliğin de ancak yeni bir iddianameyle kamu davası açılması suretiyle giderilebileceği gözetilmeden, yazılı şekilde hükümler kurulması neticesinde anılan kanun maddelerine aykırı davranılması,
    Fuhuş suçundan kurulan hükmün temyiz incelemesine gelince;
    Oluş ve kabule göre; sanığın onbeş yaşını doldurmayan mağdurenin fuhuş yapması için aracılık yaptığı dosya kapsamından anlaşıldığından, eyleminin hem çocuğun nitelikli cinsel istismarı suçunu, hem de fuhuş suçunu oluşturduğu gözetilerek 5237 sayılı TCK.nın 44. maddesinde düzenlenen fikri içtima kuralı uyarınca bu suçların en ağırı olan çocuğun nitelikli cinsel istismarı suçundan dolayı TCK"nın 103/2. maddesi gereğince hüküm kurulması gerektiği nazara alınmaksızın, yazılı şekilde fuhuş suçundan mahkûmiyetine karar verilmesi,
    Hükümden sonra, Anayasa Mahkemesinin 24.11.2015 günlü, 29542 sayılı Resmî Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 08.10.2015 gün ve 2014/140 Esas, 2015/85 Karar sayılı ilamı ile 5237 sayılı TCK"nın 53. maddesi yönünden kısmi iptal kararı verildiğinden, anılan husus nazara alınarak yeniden değerlendirme yapılmasında zorunluluk bulunması
    Kanuna aykırı, sanık müdafiin temyiz itirazları ile duruşmalı inceleme sırasındaki sözlü savunması bu itibarla yerinde görüldüğünden, fuhuş suçu yönünden ceza miktarı itibariyle kazanılmış hakkı saklı kalmak kaydıyla hükümlerin 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gözetilerek 1412 sayılı CMUK"nın 321 ve 326. maddeleri uyarınca BOZULMASINA, 16.02.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
    16.02.2016 tarihinde verilen işbu karar 24.02.2016 tarihinde Yargıtay Cumhuriyet Savcılarından ......hazır olduğu halde sanık müdafiin gıyabında tefhim olundu.
















    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi