Abaküs Yazılım
3. Hukuk Dairesi
Esas No: 2018/6716
Karar No: 2018/13163
Karar Tarihi: 24.12.2018

Yargıtay 3. Hukuk Dairesi 2018/6716 Esas 2018/13163 Karar Sayılı İlamı

3. Hukuk Dairesi         2018/6716 E.  ,  2018/13163 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ:ASLİYE HUKUK (TİCARET) MAHKEMESİ


    Taraflar arasındaki menfi tespit davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü:
    Y A R G I T A Y K A R A R I
    Davacı, davalı şirketin elektrik abonesi olduğunu, söz konu aboneliğin maden ocağında kullanıldığını, kaçak elektrik kullandığından bahisle adına kaçak elektrik tespit tutanağı düzenlendiğini, elektrik sayacının ve panonun sağlam olduğunu, tutanakta imzalarının da olmadığını belirterek kaçak elektrik kullanmadığını belirtedek haksız ve kötü niyetli olarak tahakkuk ettirilen 32.299,40 TL yönünden borçlu olmadığının tespitini talep etmiştir.
    Davalı, yapılan kontrollerde akım trafosuna müdahalenin tespit edildiğini, test neticesinde sayacın 2/3 eksik değer kaydettiğini, eksik tüketime neden olan akım trafolarının fotoğraflandığını, akım trafosunun sökülerek akımın normale döndürüldüğünü, fakat akım trafolarına davacı çalışanlarca zorla el konulduğunu, ertesi gün getirilen akım trafolarının ise aynı olmadığını, bu müdahale nedeni ile kaçak tespit tutanağı tutulduğunu, müdahalenin akım trafosuna yapıldığını, kaçak tespit tutanağının aksinin ispat edilmediğini ileri sürerek davanın reddini dilemiştir.Mahkemece, davacının kaçak elektrik tahakkukunun 16.756 TL yönünden iptali ile 16.756 TL yönünden borçlu olmadığının tespitine, 15.543 TL yönünden ise borçlu olduğunun tespitine karar verilmiş, hüküm taraflarca temyiz edilmiştir.
    Anılan karar Dairemizin 2015/15095 Esas- 2016/11902 Karar sayılı ve 20.10.2016 tarihli kararı ile “Mahkemece; uyuşmazlığın çözümünde Asliye Ticaret Mahkemesinin görevli olduğu gözetilerek, öncelikle yargı yerinde ayrı Asliye Ticaret Mahkemesi varsa görevsizlik nedeniyle HMK"nın 114/1-c ve 115/2.maddeleri uyarınca davanın usulden reddine, ayrı Asliye Ticaret Mahkemesi yoksa davaya Asliye Ticaret Mahkemesi sıfatıyla bakılması ve 6100 sayılı HMK"nın 297/1-a maddesi uyarınca da kararın Asliye Ticaret Mahkemesi sıfatıyla verildiğinin hükümde gösterilmesi gerekirken, bu yön gözardı edilerek davanın esası hakkında Asliye Hukuk Mahkemesi sıfatıyla hüküm kurulması usul ve yasaya aykırıdır.” gerekçesi ile bozulmasına karar verilmiştir.Mahkemece bozma ilamına uyulmasına karar verildikten sonra verilen 10.10.2017 tarihli son kararında; davanın kabulü ile davalı şirket tarafından davacıya kaçak elektrik kullanım nedeniyle tahakkuk ettirilen 32.299,40 TL para cezasının iptaline, 32.299,40 TL açısından davacının borçlu olmadığının tespitine karar verilmiş, hüküm davalı tarafından temyiz edilmiştir.Dava, kaçak elektrik kullanımı nedeniyle tahakkuk ettirilen tüketim bedelinden borçlu olunmadığının tespiti istemine ilişkindir.HMK’nın 281. maddesinde, tarafların, bilirkişi raporunda eksik gördükleri hususların, bilirkişiye tamamlattırılmasını; belirsizlik gösteren hususlar hakkında ise bilirkişinin açıklama yapmasının sağlanmasını veya yeni bilirkişi atanmasını mahkemeden talep edebilecekleri; mahkeme, bilirkişi raporundaki eksiklik yahut belirsizliğin tamamlanması veya açıklığa kavuşturulmasını sağlamak için, bilirkişiden ek rapor alabileceği; ayrıca gerçeğin ortaya çıkması için gerekli görürse, yeni görevlendireceği bilirkişi aracılığıyla, tekrar inceleme de yaptırabileceği açıklanmıştır.
    Bilirkişiler, raporlarını hazırlarken raporun dayanağı olan somut ve özel nedenleri bilimsel verilere uygun olarak göstermek zorundadır. Bilirkişi raporu aynı zamanda Yargıtay denetimine de elverişli olacak şekilde bilgi ve belgeye dayanan gerekçe ihtiva etmelidir. Ancak, bu şekilde hazırlanmış raporun denetimi mümkün olup, hüküm kurmaya dayanak yapılabilir.Davalı kurum görevlilerince davacının abonesiz ve sayaçsız kaçak elektrik kullandığı belirtilerek davacı hakkında 25.12.2013 tarihli kaçak elektrik tespit tutanağı düzenlenmiştir. Kurum görevlilerince düzenlenen tutanak aksi sabit oluncaya kadar geçerli olup, tarafları bağlar. İlgili tutanakta, akım trafolarına müdahale edilerek 2/3 eksik değer kaydettiği tespit edilmiş olup bu durumun 01.03.2003 tarihinde yürürlüğe giren Elektrik Tarifeleri Müşteri Hizmetleri Yönetmeliğinin 13. maddesinde belirtilen “Dağıtım sistemine veya sayaçlara veya ölçü sistemine ya da tesisata müdahale” kapsamında değerlendireceği açıktır. Uyuşmazlık, davacının kaçak kullanıp kullanmadığının belirlenmesi hususundadır.
    Somut olayda, bilgisine başvurulan bilirkişi kurulu, kaçak tespit tutanağında bahsedilen nedenlerin kaçak kullanım nedenleri arasına girmediğini, pano ve sayacın mühür altında olduğu bu nedenle de akım trafosuna müdahalenin mümkün olmadığını, şayet eksik kayıt varsa davacının kusuru bulunmadığını belirterek kaçak elektrik kullanımı olmadığına dair görüşlerini belirtmiş, mahkemece rapora itibar edilerek hüküm kurulmuştur. Ne var ki, raporda abone olan davacının tüketim ekstreleri incelenmediği gibi ilgili Yönetmelik hükümleri de irdelenmemiştir. Raporun bu hali hükme esas alınmaya elverişsiz olduğu açıktır. Ayrıca mahkemece tutanak mümzileri de dinlenmemiştir.O halde mahkeme, dosyanın konusunda uzman üç kişiden oluşan bilirkişi kuruluna tevdi ile mahallinde keşif icrası suretiyle; öncelikle zabıt mümzi tanıkların beyanlarının alınıp, davacı abonenin tüketim endekslerinin irdelenerek davacının kaçak kullanıp kullanmadığının şüpheye yer vermeyecek şekilde belirlenmesi, şayet davacının dava konusu tutanakta yazılı şekilde kaçak elektrik kullandığı tespit edilirse, kaçak tahakkuk bedelinin Elektrik Piyasası Müşteri Hizmetleri Yönetmeliği ve 622 sayılı EPDK kararı hükümlerine göre hesaplanması konusunda davalı tarafından ileri sürülen itirazları da karşılar, taraf ve Yargıtay denetime elverişli rapor alınarak sonucuna göre karar verilmesi gerekirken, eksik inceleme ile hüküm kurulması bozmayı gerektirmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün HUMK" un 428. maddesi gereğince davacı vekili yararına BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 6100 sayılı HMK"nın geçici madde 3 atfıyla 1086 sayılı HUMK"nun 440. maddesi gereğince kararın tebliğinden itibaren 15 günlük süre içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 24.12.2018 gününde oy birliğiyle karar verildi.














    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi