10. Ceza Dairesi 2016/450 E. , 2016/1252 K.
"İçtihat Metni"Mahkeme : Ağır Ceza Mahkemesi
Suçlar : a) Uyuşturucu madde ticareti yapma
b) Başkasına ait kimlik veya kimlik bilgilerini kullanmak suretiyle iftira
Hüküm : a) Mahkûmiyet (uyuşturucu madde ticareti yapma suçundan)
b) Beraat (Başkasına ait kimlik veya kimlik bilgilerini kullanma suçundan)
Dosya incelendi.
GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ :
Hükmedilen hapis cezasının süresine göre, 5320 sayılı Kanun"un 8. maddesinin 1. fıkrası ile CMUK"nın 318 ve CMK"nın 299. maddeleri uyarınca sanık müdafiinin duruşma isteğinin reddine karar verilerek duruşmasız inceleme yapılmıştır.
A) Sanık hakkında "başkasına ait kimlik veya kimlik bilgilerini kullanmak suretiyle iftira" suçundan verilen beraat hükmünün incelenmesi:
Sokak satıcılarına yönelik yapılan çalışmalarda sanığın ve hakkındaki mahkûmiyet kararını temyiz etmeyen ..."un ... plakalı araç ile doğu illerinden yüklü miktarda esrar getirerek satacağı yönünde alınan bilgiler üzerine yakalandıklarında, sanığın üzerinde kendi resmi bulunan kardeşi ... adına düzenlenmiş suça konu sahte nüfus cüzdanını görevlilere ibraz ettiği, şube müdürlüğüne gidildiğinde sanığın beyanı üzerine gerçek kimliğinin tespit edildiği olayda, işlediği suç nedeniyle kendisi hakkında soruşturma ve kovuşturma yapılmasını engellemediği, başkasının kimliğini ya da kimlik bilgilerini kullanarak kendisini suçsuz, diğer kişiyi ise işlemediği bir suçun faili olarak göstermediği ve 5237 sayılı TCK"nın 268. maddesinde düzenlenen suçun unsurlarının oluşmadığı anlaşıldığından tebliğnamenin bozma düşüncesine iştirak edilmemiştir.
Yargılama sürecindeki işlemlerin yasaya uygun olarak yapıldığı, vicdanî kanının dosya içindeki belge ve bilgilerle uyumlu olarak kesin verilere dayandırıldığı anlaşıldığından; Cumhuriyet savcısının yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle, hükmün ONANMASINA,
B) Sanık hakkında "uyuşturucu madde ticareti yapma" suçundan kurulan mahkûmiyet hükmünün incelenmesi:
Yargılama sürecindeki işlemlerin yasaya uygun olarak yapıldığı, delillerin gerekçeli kararda gösterilip tartışıldığı, eylemin sanık tarafından gerçekleştirildiğinin saptandığı, vicdani kanının dosya içerisindeki belge ve bilgilerle uyumlu olarak kesin verilere dayandırıldığı, eyleme uyan suç tipi ile aşağıda belirtilenler dışındaki yaptırımların doğru biçimde belirlendiği anlaşıldığından, yerinde görülmeyen diğer temyiz itirazlarının reddine, ancak;
1- Sokak satıcılarına yönelik yapılan çalışmalar sonucunda elde edilen bilgiler doğrultusunda istihbarat şube müdürlüğü görevlileriyle yapılan analiz çalışmasında sanığın ve hakkındaki mahkûmiyet kararını temyiz etmeyen ..."un ... plakalı araç ile doğu illerinden yüklü miktarda esrar getirerek satacakları yönünde alınan bilgiler üzerine, söz konusu araçta arama yapılması konusunda ""adli arama kararı"" olup olmadığının araştırılması, varsa aslı veya onaylı bir örneğinin getirtilmesi, arama kararı bulunmadığı taktirde, kolluk görevlileri tarafından araçta suç unsuru olup olmadığının sorulması üzerine, üstünde, aracın içerisinde ve bagajında esrar olduğunu beyan ederek esrarları görevlilere teslim etmek suretiyle kendi suçunun ortaya çıkmasına yardım eden sanık hakkında etkin pişmanlıkla ilgili TCK"nın 192. maddesinin 3. fıkrasının uygulanıp uygulanmayacağı tartışılarak sonucuna göre sanığın hukuki durumunun belirlenmesi gerekirken eksik araştırma ile hüküm kurulması,
2- Suça konu 29265,3 gram esrarın miktarına bağlı olarak önem ve değeri ile oluşturduğu tehlikenin ağırlığı dikkate alınarak TCK"nın 3/1 ve 61/1. maddeleri uyarınca uyuşturucu madde ticareti yapma suçundan tayin edilen temel cezanın alt sınırdan daha fazla uzaklaşılarak belirlenmesi gerektiğinin gözetilmemesi,
3- Hükümden sonra 24.11.2015 tarih ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren Anayasa Mahkemesi"nin 08.10.2015 tarihli 2014/140 esas ve 2015/85 karar sayılı kararı ile, 5237 sayılı TCK"nın 53. maddesinin bazı hükümlerinin iptal edilmesi nedeniyle, bu maddenin uygulanması açısından, sanığın durumunun yeniden belirlenmesinde zorunluluk bulunması,
Bozmayı gerektirmiş, sanığın ve müdafiinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde görülmüş olduğundan, hükmün BOZULMASINA, a) 5320 sayılı Kanun’un 8. maddesinin 1. fıkrası ve CMUK’nun 326. maddesinin 4. fıkrası uyarınca sonuç ceza yönünden sanığın kazanılmış hakkının saklı tutulmasına, b) Ayrıca bozmanın, hakkındaki mahkûmiyet hükmü temyiz edilmeyen diğer sanık ..."a CMUK’nın 325. maddesi gereğince SİRAYETİNE,
18.04.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.