Abaküs Yazılım
3. Hukuk Dairesi
Esas No: 2017/577
Karar No: 2017/291
Karar Tarihi: 19.01.2017

Yargıtay 3. Hukuk Dairesi 2017/577 Esas 2017/291 Karar Sayılı İlamı

3. Hukuk Dairesi         2017/577 E.  ,  2017/291 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ


    Taraflar arasındaki tazminat davası sonucu mahkemece verilen hükmün Dairemizce bozulması üzerine, verilen direnme kararına ilişkin dava dosyası 02.12.2016 tarihinde yürürlüğe giren 6763 sayılı Kanun"un 45. maddesi ile 6100 sayılı HMK"na eklenen geçici 4/1. maddesi uyarınca Yargıtay Hukuk Genel Kurulu tarafından Dairemize gönderilmiş, 6763 sayılı Kanun"un 45. maddesi ile 6100 sayılı HMK"na eklenen geçici 4/4. maddesi uyarınca Dairemizin öncelikle inceleme yetkisi olduğu anlaşılmakla, dosyadaki kağıtlar okunup gereği düşünüldü:

    Y A R G I T A Y K A R A R I

    Davacı; davacı tarafından Kırklareli barajından satın ve temin edilerek ilçe hudutlarına sulama suyu getirilmekte ve çeltik ekimi yapan çiftçiler tarafından da bedelinin davacıya ödenmek suretiyle su kullanıldığını, çeltik komisyonuna çeltik ekimi için başvuran çiftçilerin ekecekleri miktarı ve nereden sulama suyu kullanacaklarını beyan ettiklerini, davacının para ödeyerek satın aldığı suyun, getirilme güzergahı içinde bulunan davalı tarafa ait tarlanın sulanmasında, davalı tarafından izin alınmadan ve bedel ödemeksizin kullanıldığını ileri sürerek, fazlaya ilişkin haklarını saklı tutmak suretiyle su bedeli olarak 1.700,00 TL"nin faiziyle birlikte davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir.
    Davalı; BK"nun 60. maddesine tabi olan alacağın zarar ve sorumluyu öğrenmeden itibaren 1 yıl geçtikten sonra talep edildiğini ileri sürerek davanın zamanaşımı nedeniyle reddini, ayrıca davalının davacı tarafından iddia edildiği miktarda çeltik üretimi ve ekimi bulunmadığı, davalının ektiği çeltiği kendi kuyusundan elde ettiği su ile kullandığı,söz konusu suyun nakledildiği dereden herhangi bir su kullanımı olmadığını ileri sürerek, davanın reddini savunmuştur.


    ./..





    -2-







    Mahkemece; davacının haksız fiil hükümleri çerçevesinde davayı açabileceğinden alacağa uygulanabilecek zamanaşımı hükümlerinin de haksız fiil zamanaşımı hükümleri olduğunu, dava konusu alacağın zarar ve sorumluyu öğrenmeden itibaren 1 sene geçtikten sonra talep edildiği gerekçesiyle davanın zamanaşımı nedeni ile reddine karar verilmiştir.
    Hükmün davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, Dairemizin 11.06.2014 gün ve 2014/8480 E. 2014/9417 K. sayılı ilamı ile; davalının ileri sürülen eyleminin, eylem tarihi itibariyle yürürlükte olan Türk Ceza Kanununda ya da ceza hükümlerini taşıyan özel kanunlar kapsamında suç oluşturup oluşturmadığı ve buna göre uygulanması gereken ceza zamanaşımının da olaya uygulanıp uygulanmayacağı hususunda herhangi bir değerlendirmede bulunulmadan, eksik inceleme ve araştırma ile yazılı şekilde hüküm tesis edilmesinin usul ve yasaya uygun görülmediğinden bahisle oyçokluğuyla hükmün bozulmasına karar verilmiştir.
    Bozma ilamı sonrasında yapılan yargılama sonucunda mahkemece; bozma ilamındaki karşı oy yazısında da belirtildiği üzere, Tüzüğü gereği birliğin üreticilere sulama amaçlı su temini ve su satışı görevi olmadığını, taraflar arasında suyun satışına ilişkin akdi bir ilişki de olmadığını, davalının davacının mülkiyet, koruma ve sahipliğinde olmayan umuma açık dereden sulama amaçlı su aldığını, bu nedenle davalının eyleminin hırsızlık suçunun yasal koşullarını oluşturmayacağını, dosyada davalı hakkında hırsızlık suçundan yapılmış bir suç duyurusu da olmadığını, buna göre davalının umuma açık dereden sulama amaçlı su alması hırsızlık suçunu oluşturmayacağından ceza zamanaşımının uygulanıp uygulanmayacağının tartışılmasının somut olayda gereksiz olduğunu, Yargıtay bozma ilamında da değinildiği üzere uzamış (ceza ) zamanaşımının uygulanması için haksız eylemin aynı zamanda suç oluşturmasının yeterli olduğunu, somut olayda ise ortada suç bulunmadığını, taraflar arasında akdi bir ilişki de bulunmadığından var ise alacağın zararın ve sorumlunun öğrenildiği tarihten itibaren 1 sene içinde talep edilmesi gerektiğini, davacı tarafın ise takip yaptıktan yani zararı ve sorumluyu öğrenmeden itibaren 1 sene geçtikten sonra iş bu davayı açtığı gerekçesiyle, bozma ilamına direnilmesine karar verilerek, mahkemenin önceki hükmü doğrultusunda davanın zamanaşımı nedeniyle reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    02.12.2016 tarihinde yayımlanarak yürürlüğe giren 6763 sayılı Kanunun 43. maddesi ile değişik 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 373. maddesinin 5.fıkrası “İlk derece mahkemesi veya bölge adliye mahkemesi kararında direnirse, bu kararın temyiz edilmesi durumunda inceleme, kararına direnilen dairece yapılır. Direnme kararı öncelikle incelenir. Daire, direnme kararını yerinde görürse kararını düzeltir; görmezse dosyayı Yargıtay Hukuk Genel Kuruluna gönderir” hükmünü içermektedir.

    ./..




    -3-






    Aynı Yasanın 45. maddesiyle 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunununa eklenen geçici 4. maddesinin ikinci fıkrasında “Bu maddeyi ihdas eden Kanunun yürürlüğe girdiği tarih itibarıyla Yargıtay Hukuk Genel Kurulunda bulunan dosyalar, kararına direnilen daireye gönderilir.”, 4. fıkrasında ise “ Daire, mümkün olan en kısa sürede direnme kararını inceler ve yerinde görürse kararını düzeltir; görmezse dosyayı Yargıtay Hukuk Genel Kuruluna gönderir.” hükmü getirilmiştir.
    Anılan Yasa maddeleri gereğince, yerel mahkemece verilen direnme kararına yönelik olarak Dairemizce yeniden inceleme yapılması neticesinde; mahkemece verilen direnme kararının yerinde ve doğru olduğu, Dairemizin bozma kararının hatalı olduğu anlaşıldığından; dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle ve özellikle bu delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, davacı tarafın yerinde bulunmayan temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan direnme hükmünün 6763 sayılı Kanunun 44. maddesi ile 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununa eklenen geçici 4. maddesinin 4. fıkrası uyarınca ONANMASINA, 3,70 TL bakiye temyiz harcının temyiz edene yükletilmesine, HUMK"nun 440/1 maddesi uyarınca tebliğden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 19/01/2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.






    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi