Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü :
Sair temyiz itirazları yerinde değil ise de;
Kıymet takdirine itiraz üzerine verilen kararlar kesin olmakla birlikte anılan hükümler ihalenin feshi aşamasında incelenebilir. İcra müdürlüğünce 20.06.2007 tarihinde yapılan kıymet takdiri sonucu ihalesi yapılan taşınmaza  toplam  3.590.872, 37 TL. değer tesbit edildiği, borçlu vekilinin belirlenen değerin düşük olduğunu ileri sürerek kıymet takdirine itiraz ettiği ve Honaz  İcra Mahkemesinin 08.11.2007 tarih ve 2007/48-49 sayılı kararı ile itirazın kabul edilerek taşınmazın toplam  değerinin 2.931.177,00 TL. olduğuna karar verildiği, satışın ise mahkemece belirlenen bu değer üzerinden yapıldığı anlaşılmaktadır. Bu durumda borçlunun kıymet takdirine itirazı üzerine aleyhine hüküm tesis edilmiş olmakla, taşınmazın, icra mahkemesinin bu şekilde belirlediği değer esas alınarak ihaleye çıkartılması usul ve yasaya aykırı bulunmaktadır.
O halde mahkemece, yukarıda açıklanan nedenle şikayetin kabul edilerek ihalenin feshine karar verilmesi gerekirken, anılan hususun gözardı edilerek istemin reddi yönünde hüküm tesisi isabetsizdir.
SONUÇ  : Borçlunun temyiz itirazlarının kısmen kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İ.İ.K. 366 ve H.U.M.K.’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), 26.05.2011 gününde oybirliğiyle karar verildi.