MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
HÜKÜM : Sanığın mahkumiyetine dair

Mahalli mahkemece bozma üzerine verilen hüküm temyiz edilmekle evrak okunarak;
Gereği görüşülüp düşünüldü.
Yerinde görülmeyen diğer temyiz itirazlarının reddine, ancak,
a) Sanığın aşamalarda değişmeyen savunmaları ve tanık beyanlarına göre ilk haksız hareketi hangi tarafın yaptığının belirlenmemiş olması nedeniyle oluşan şüphenin sanık yararına değerlendirilmesinin gerekmesi, sanığın da bu kavgada yaralanmış olması karşısında; 5237 sayılı TCK"nin 29. maddesi uyarınca haksız tahrik hükümlerinin uygulanmaması suretiyle sanığa fazla ceza tayini,
b) Dairemizin 14/10/2015 tarihli bozma ilamı öncesi verilen ilk hükümde, sanığın TCK"nin 86/1, 86/3-e, 87/1-c ve 29. maddeleri uyarınca verilen cezasının, yargılama sürecindeki davranışları göz önünde tutalarak TCK"nin 62. maddesi uyarınca indirilmesine karar verilmesine rağmen, hükmün TCK"nin 62. maddesinin uygulanması yönünden bozulmadığı ve sanığın bozma sonrası yapılan yargılamada davranışlarına ilişkin olumsuz bir tutumun duruşma tutunaklarına yansıtılmadığının anlaşılması karşısında, sanık hakkında TCK"nin 62. maddesinin uygulanmamasına karar verilmesi suretiyle sanığa fazla ceza tayini,
Bozmayı gerektirmiş, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebeplerle, 6723 sayılı Yasanın 33. maddesiyle değişik 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi ile yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK’un 321. maddesi uyarınca istem gibi BOZULMASINA, 19.09.2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.