MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
HÜKÜM : Sanığın mahkumiyetine dair

Mahalli mahkemece bozma üzerine verilen hüküm temyiz edilmekle evrak okunarak;
Gereği görüşülüp düşünüldü.
08/12/2015 tarihli Dairemiz bozma ilamı ile, aynı suç işleme kastıyla, aynı olayın devamı kapsamında ve çok kısa zaman aralığı içerisinde eylemini gerçekleştiren sanığın, mağduru yumrukla kemik kırığı oluşacak şekilde kasten yaralama ve silahla kasten yaralamaya teşebbüs eylemlerinin tek suç oluşturacağı gerekçesi ile bozulan 03/12/2013 tarihli ilk hükümdeki, sanığa kemik kırığı olacak şekilde kasten yaralama suçundan verilen 11 ay 20 gün hapis cezası ile silahla kasten yaralamaya teşebbüs suçundan verilen 2 ay 15 gün hapis cezasının toplamının 13 ay 35 gün hapis cezası olduğu anlaşıldığından, bozma sonrası kurulan hükümde 1412 sayılı CMUK"un 326/son maddesi gereğince sanığın cezasının 13 ay 35 gün hapis cezası olarak belirlenmesinde bir isabetsizlik bulunmadığından, tebliğnamenin bozma düşüncesine iştirak edilmemiştir.
Gerekçeli karar başlığında müştekinin adı ve soyadının gösterilmemesi, mahallinde düzeltilebilir maddi hata kabul edildiğinden; tekerrüre esas mahkumiyet hükmü bulunan sanığın cezasının, 5237 sayılı TCK"nin 58/6. maddesi uyarınca mükerrirlere özgü infaz rejimine göre çektirilmesine karar verilmemesi, aleyhe temyiz bulunmadığından; müsaderesi talep edilen adli emanette kayıtlı suçta kullanılan eşya ile ilgili olarak bir karar verilmemiş ise de, bu hususta zamanaşımı süresince karar verilmesi mümkün görüldüğünden, bozma nedeni yapılmamıştır.
Yapılan yargılamaya, toplanan ve karar yerinde açıklanan delillere, mahkemenin kovuşturma sonucunda oluşan inanç ve takdirine, gösterilen gerekçeye ve uygulamaya göre sanığın temyiz itirazlarının reddiyle hükmün istem gibi ONANMASINA, 19.09.2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.