11. Hukuk Dairesi 2016/8676 E. , 2017/3274 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :TİCARET MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen davada ... 4. Asliye Ticaret Mahkemesi’nce bozmaya uyularak verilen 13/11/2015 tarih ve 2013/342-2015/866 sayılı kararın duruşmalı olarak incelenmesi davalı vekili tarafından istenmiş olup, duruşma için belirlenen 30.05.2017 günü başkaca gelen olmadığı yoklama ile anlaşılıp hazır bulunan davalı vekili Av.... dinlenildikten sonra duruşmalı işlerin yoğunluğu ve süre darlığından ötürü işin incelenerek karara bağlanması ileriye bırakıldı. Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlenildikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, davalının müvekkili şirketin yöneticisi olduğu dönemde imzaladığı sözleşmeler karşılığında tahsil ettiği satım bedellerini şirket hesaplarına aktarmadığını, tahsil ettiği bedelleri bir süre repoda değerlendirip kazanç elde ettiğini, müvekkilinin uğradığı zararların tutanak ile sabit olduğunu, ayrıca davalının müvekkili ile aynı sektörde faaliyet gösteren başka bir şirket kurduğunu ve müvekkili şirketin ürettiği vanaları bu şirkete çok düşük bir bedel üzerinden satarak haksız kâr elde ettiğini, aynı zamanda rekabet etme yasağına aykırı davrandığını ileri sürerek, şimdilik 222.000 TL"nin 18.02.2005 tarihinden itibaren işleyecek ticari faiziyle birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, davanın zamanaşımına uğradığını, müvekkilinin görevini başarıyla ve dürüstçe ifa ettiğini, genel kurulda ibra edilen müvekkiline karşı işbu davanın açılamayacağını, davacı tarafın dayandığı tutanağın müvekkiline tehditle imzalatıldığını savunarak, davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, iddia, savunma, uyulan bozma ilamı ve tüm dosya kapsamına göre, davacının davasının kısmen kabulü ile 128.990 TL"nin 26.02.2004 tarihinden itibaren işleyecek ticari faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine fazlaya ilişkin istemin reddine karar verilmiştir.
Kararı, davalı vekili temyiz etmiştir.
1- Dosyadaki yazılara, mahkemece uyulan bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına ve delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davalı vekilinin sair temyiz itirazları yerinde değildir.
2- Dava, davacı anonim şirketin yöneticisi olduğu dönemde davalının şirkete verdiği iddia edilen zararın tazmini istemine ilişkindir.
13.04.2004, 14.06.2004 tarihli davalının da imzasını taşıyan ""TUTANAK"" başlıklı belgenin 7. maddesinde ""... Firmasının C/H görülen fakat KASA"ya girmeyen nakit ödemeler ile ... firmasına ait giderler ve vergi ödemeleri ..."nun borcu ..."ın alacağı olarak tespit edilmiştir. Bu rakam 64.5 milyar TL"dir."" denilmiştir. 15.06.2004 tarihli davacı şirketin kaşesi ve yetkilisinin imzası bulunan belgede ise, ""423250, 413251, 413252 nolu fatura bedeli 11.526.830,00, 413253 nolu fatura bedeli 470.820,00, 11.997.650,00 (toplam) Yukarıda yazılı fatura bedelleri C/H düşülmek üzere iade fatura olarak Aks Firmasının cari hesabından düşülecektir. Yalnız ONBİRMİLYARDOKUZYÜZDOKSANYEDİMİLYONALTIYÜZELLİBİN TL"dir."" yazılıdır. Bu durumda, 15.06.2004 tarihli tutanakta yer alan miktarın davalının borcundan düşülmesi gerekirken, anılan belgeler nazara alınmadan hüküm tesisi doğru olmamış, hükmün temyiz eden davalı yararına bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin sair temyiz itirazlarının REDDİNE, (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün davalı yararına BOZULMASINA, takdir olunan 1.480,00 TL duruşma vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine, ödediği peşin temyiz harcının isteği halinde temyiz edene iadesine, 01.06.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.