14. Ceza Dairesi 2015/9972 E. , 2016/1687 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇA SÜRÜKLENEN
ÇOCUK : ...
SUÇ : Beden veya ruh sağlığını bozacak şekilde bozacak şekilde çocuğun nitelikli cinsel istismarı, kişiyi hürriyetinden yoksun kılma (sanık ...), beden veya ruh sağlığını bozacak şekilde çocuğun nitelikli cinsel istismarı, kişiyi hürriyetinden yoksun kılma, uyuşturucu veya uyarıcı madde imal ve ticareti (sanık ...), beden veya ruh sağlığını bozacak şekilde çocuğun nitelikli cinsel istismarı, kişiyi hürriyetinden yoksun kılma, uyuşturucu veya uyarıcı madde imal ve ticareti, çocuğun kaçırılması ve alıkonulması, fuhuş (sanık ...)
HÜKÜM : Sanık ..."n atılı suçlardan mahkûmiyetine, sanık ..."ın beden veya ruh sağlığını bozacak şekilde çocuğun nitelikli cinsel istismarı, kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçlarından mahkûmiyeti ile diğer atılı suçtan beraatine, sanık ..."un beden veya ruh sağlığını bozacak şekilde çocuğun nitelikli cinsel istismarı, kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçlarından mahkûmiyeti ile uyuşturucu veya uyarıcı madde imal ve ticareti, çocuğun kaçırılması ve alıkonulması suçlarından beraatine, fuhuş suçundan ceza verilmesine yer olmadığına
DÜŞÜNCE : Onama
İlk derece mahkemesince verilen hükümler temyiz edilmekle dosya incelendi.
Sanık ... müdafiin kanuni süresinden sonra yaptığı duruşmalı inceleme talebinin 5320 Sayılı Kanunun 8/1. maddesi gözetilerek 1412 sayılı CMUK"nın 318. maddesi uyarınca reddiyle incelemenin duruşmasız yapılmasına, ayrıca 5237 sayılı TCK"nın 234/3. maddesinde düzenlenen suçun mağdurunun kaçırılan ya da alıkonulan çocuğun kanuni temsilcisi olup mağdurenin suçtan zarar görmesi sözkonusu olmadığından ve uyuşturucu ve uyarıcı madde ticareti suçlarının 5237 sayılı TCK"nın ikinci kitabının "topluma karşı suçlar" başlıklı üçüncü kısmının "kamunun sağlığına karşı suçlar" başlığını taşıyan üçüncü bölümünde düzenlenmiş olması; belirtilen özelliği gereğince kişilerin, CMK"nın 237. maddesi uyarınca mağdur veya suçtan zarar gören sıfatıyla bu suçlarla ilgili davalara katılmalarına olanak bulunmaması nedeniyle, katılma ve hükmü temyiz etme hakkı olmadığından, katılan mağdure vekilinin uyuşturucu veya uyarıcı madde imal ve ticareti ile çocuğun kaçırılması ve alıkonulması suçlarına yönelik temyiz isteminin 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gözetilerek CMUK"nın 317. maddesi uyarınca reddiyle, incelemenin beden veya ruh sağlığını bozacak şekilde çocuğun nitelikli cinsel istismarı, kişiyi hürriyetinden yoksun kılma ve fuhuş suçlarından verilen hükümler ile sınırlı olarak yapılmasına karar verildikten sonra gereği düşünüldü:
Sanık ... hakkında fuhuş suçundan ceza verilmesine yer olmadığına dair verilen hükmün incelemesinde;
Delilleri takdir ve gerekçesi gösterilmek suretiyle ceza verilmesine yer olmadığına dair verilen hüküm usul ve kanuna uygun olduğundan, katılan mağdure vekilinin yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle hükmün ONANMASINA,
Suça sürüklenen çocuk ... ile sanıklar ... ve ... haklarında beden veya ruh sağlığını bozacak şekilde çocuğun nitelikli cinsel istismarı ve kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçlarından kurulan mahkûmiyet hükümlerinin incelenmesinde;
Suça sürüklenen çocuk ... hakkında beden veya ruh sağlığını bozacak şekilde çocuğun nitelikli cinsel istismarı suçundan kurulan mahkûmiyet hükmünün incelenmesinde; mağdurenin aşamalarda cinsel ilişkiyi hatırlamamasına rağmen, suça sürüklenen çocuğun kendisine cinsel ilişkiye girdiklerini söylediği şeklindeki beyanları, suça sürüklenen çocuğun suçlamayı kabul etmemesi ve tüm dosya içeriğine göre mağdureye karşı atılı suçu işlediğine dair mahkûmiyetine yeter, her türlü şüpheden uzak, kesin ve inandırıcı delil bulunmadığı gözetilmeden, beraati yerine yazılı şekilde mahkûmiyetine karar verilmesi,
Suça sürüklenen çocuk ... hakkında kişiyi hürriyetinden yoksun kılma, sanıklar ... ile ... haklarında beden veya ruh sağlığını bozacak şekilde çocuğun nitelikli cinsel istismarı ve kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçlarından kurulan mahkûmiyet hükümlerinin incelenmesinde, yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin soruşturma ve kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya içeriğine göre yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine,
Ancak;
Suça sürüklenen çocuk ... ile sanıklar ... ve ... haklarında kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçlarından kurulan mahkûmiyet hükümlerinde, hürriyetten yoksun bırakma eylemlerini cebir ve tehditle gerçekleştirmedikleri halde TCK"nın 109/1. maddesi yerine, aynı Kanunun 109/2. maddesine göre cezalandırılmaları,
Sanıklar ... ve ... haklarında beden veya ruh sağlığını bozacak şekilde çocuğun nitelikli cinsel istismarı suçunda Adli Tıp Kurumu 6. İhtisas Kurulunun 14.02.2014 tarihli raporunda mağdurenin ruh sağlığındaki bozukluğun "hile, şiddet veya zorlama olmaksızın mağdurun erken yaşta cinsel deneyim yaşamasına bağlı olabileceği gibi olay sonrası gelişen psikososyal stres ve çatışmalar nedeniyle de ortaya çıkabileceği, bunlar arasında tıbben ayrım yapılamayacağının"" belirtildiği gözetilmeden, haklarında TCK"nın 103/6. maddesinin uygulanması suretiyle fazla ceza tayini,
Sanık ..."ın nüfus kayıt örneğine göre 28.03.1993 doğumlu olup, suç tarihi olan 2010 yılı Ağustos ayında onbeş-onsekiz yaş grubunda bulunduğu gözetilmeden atılı suçlardan tayin edilen cezalardan TCK"nın 31/3. maddesi gereğince indirim yapılmaması,
Hükümlerden sonra Anayasa Mahkemesinin 24.11.2015 günlü, 29542 sayılı Resmî Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 08.10.2015 gün ve 2014/140 Esas, 2015/85 Karar sayılı ilamı ile 5237 sayılı TCK"nın 53. maddesi yönünden kısmi iptal kararı verildiğinden, anılan husus nazara alınarak yeniden değerlendirme yapılmasında zorunluluk bulunması,
Kanuna aykırı, katılan mağdure vekili, sanık ... ve sanıklar ile suça sürüklenen çocuk müdafilerinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükümlerin 5320 sayılı Kanunun 8/1 maddesi gözetilerek 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 23.02.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.