1. Ceza Dairesi 2014/3207 E. , 2015/2813 K.
"İçtihat Metni"Tebliğname No : 3 - 2012/313918
MAHKEMESİ : Zonguldak 1. Ağır Ceza Mahkemesi
TARİHİ VE NO : 19/10/2012, 2011/54 (E) ve 2012/400 (K)
SUÇ : Kasten yaralama, hakaret
Toplanan deliller karar yerinde incelenip, sanık T.. K.."nin maktul A.. K.."ye yönelik eylemi ile "hakaret" suçunun sübutu kabul, hakaret suçu yönünden oluşa ve soruşturma sonuçlarına uygun şekilde suç niteliği tayin, takdiri indirim sebebinin niteliği takdir kılınmış, savunması inandırıcı gerekçelerle reddedilmiş, incelenen dosyaya göre verilen hükümlerde bozma nedenleri dışında isabetsizlik görülmemiş olduğundan, sanık müdafiinin eksik incelemeye, suç vasfına, TCK"nun 25 ve 27. maddelerinin uygulanması gerektiğine vesaireye ilişen Cumhuriyet savcısının suç vasfına, ceza miktarına yönelen ve yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddine;
Ancak,
Sanık ... maktul A.. K.."nin oğlu olduğu, olay tarihinden 2 yıl kadar önce annesi ile babasının ayrı yaşamaya başladıkları, sanığın, babasının tek başına ikamet ettiği binanın alt katında eşi ve çocukları ile birlikte oturduğu, suç tarihinde yabancı kadın getirdiğini iddia ettiği babasının evine bu konuyu görüşmek üzere giden ... evde ... isimli kişinin oturduğunu görünce, babasını bahçeye çağırdığı, ondan kadın temin ettiğinden şüphelendiği Ali"yi evinden göndermesini istediği, bu nedenle aralarında çıkan tartışmada ..., sanık ve ailesine küfür ettiği, tartışmanın kavgaya dönüştüğü, ... eline aldığı ağaç sopa ile ... saldırdığı, .... kendini savunmak için eline geçirdiği bir plastik sandalye ile ... darbelerinden korunmaya çalıştığı, mücadele sırasında ... elindeki plastik sandalyenin parçalandığı, sopa darbelerinin ... isabet ettiği, kavga sırasında ... da ... sövdüğü, ... araya girmesi üzerine tarafların ayrıldıkları, akabinde ... evin içine girip polisi aradığı, ... sopa darbeleri ile sonucu basit tıbbi müdahale ile giderilebilecek şekilde yaralanan ve kronik kalp hastalığı bulunan ... maruz kaldığı darp olayının efor ve stresi ile kendisinde mevcut kalp damar hastalığının aktif hale geçmesi sonucu öldüğü anlaşılan olayda;
1- Maktulün kalp hastası olduğunun önceden bilinip bilinmediğinin Sosyal Güvenlik Kurumundan, muayene ve ilaç bilgilerinden, ayrıca komşularından, aile efradı ile diğer yakın akrabalarından sorularak araştırılmasından sonra bu hastalığın sanık tarafından bilinip bilinmediği değerlendirilerek, sanığın babası mütevvefanın kalp hastalığını önceden bildiğinin anlaşılması halinde TCK"nun 85/1 ve 22/3 maddeleri gereğince bilinçli taksirle ölüme neden olma, hastalığı bilmediğinin anlaşılması durumunda ise anılan Kanunun 85/1. maddesi uyarınca taksirle ölüme neden olma suçundan cezalandırılması gerektiği gözetilmeden, eksik inceleme ve yanılgılı değerlendirme sonucunda yazılı şekilde hüküm kurulması,
2- Sanık ile maktulün ikamet ettikleri iki katlı evin bahçesinde gerçekleşen hakaret suçunda aleniyet unsurunun ne şekilde oluştuğu karar yerinde tartışılıp açıklanmadan hükmolunan cezanın TCK"nun 125/4. maddesinin uygulanması,
3- Kabul ve uygulamaya göre de;
a) Sanık hakkında kasten yaralama sonucu ölüme neden olma suçundan 5237 sayılı TCK"nun 87/4-2. cümlesi uyarınca kamu davası açılmasına, esas hakkındaki mütalaada aynı maddeler gereğince cezalandırılmasının talep edilmesine rağmen, ek savunma hakkı verilmeden 86/2,3-a maddeleri uyarınca cezalandırılmasına karar verilerek CMK"nun 226. maddesine aykırı davranılması,
b) Sanığın kasten yaralama suçunu babası olan maktüle karşı ve silahtan sayılan sopa ile gerçekleştirerek 5237 sayılı TCK"nun 86. maddesinin 3. fıkrasının a ve e bentlerini birlikte ihlal etmesi nedeniyle temel cezanın alt sınırdan uzaklaşılarak belirlenmesi gerektiğinin gözetilmemesi,
c) Hakaret suçunda temel cezanın belirlenmesinde uygulama maddesinin TCK"nun 125. maddesinin birinci fıkrası yerine, ikinci fıkrası olarak gösterilmesi,
d) Sanık hakkında karşılıklı hakaret suçunu düzenleyen TCK"nun 129/3. maddesinin uygulanıp uygulanmayacağı karar yerinde tartışılmadan bu suçta uygulama alanı bulunmayan aynı Kanunun 29. maddesinin tatbiki,
Bozmayı gerektirmiş olup, Cumhuriyet savcısı ile sanık müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükümlerin tebliğnamedeki düşünceden kısmen farklı gerekçe ile (BOZULMASINA), 30/04/2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.