Abaküs Yazılım
20. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/1659
Karar No: 2017/7416
Karar Tarihi: 09.10.2017

Yargıtay 20. Hukuk Dairesi 2016/1659 Esas 2017/7416 Karar Sayılı İlamı

20. Hukuk Dairesi         2016/1659 E.  ,  2017/7416 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Kadastro Mahkemesi

    Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi hüküm asli müdahil Orman Yönetimi, davacı ... ve dahili davalı ... tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçelerinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:

    K A R A R

    Yörede 5831 sayılı Kanunun 8. maddesiyle 3402 sayılı Kanuna eklenen Ek 4. madde uyarınca yapılan çalışmalar sırasında ... ili, ... ilçesi, ... mahallesi; 108 ada 1, 2 ve 3 sayılı parseller ile 103 ada 19 parsel sayılı sırasıyla 295,77 m2; 220,70 m2; 484,40 m2 ve 105,70 m2 yüzölçümündeki taşınmazlar, bahçe niteliği ile Hazine adına tesbit edilmiştir. ... hanesinde “6831 sayılı Kanunun 2/B maddesi gereğince orman sınırları dışına çıkarılmıştır.” şerhi ile 108 ada 1 parsel de “ İşbu taşınmaz, bahçe ve üzerindeki bina 2005 yılından beri ...evlatları ... ve ... ve Hayati evladı ...’ın müştereken fiili kullanımındadır." şeklinde, 108 ada 2 parselde“ İşbu taşınmaz, bahçe ve üzerindeki bina 2003 yılından beri ..."ın fiili kullanımındadır." şeklinde, 108 ada 3 parselde“ İşbu taşınmaz, bahçe ve üzerindeki bina 2002 yılından beri ..."nın fiili kullanımındadır." şeklinde, 103 ada 19 parselde “ İşbu taşınmaz, bahçe olarak 2001 yılından beri M...."ın fiili kullanımındadır." şeklinde şerh bulunmaktadır.
    Davacı ...; dava konusu 108 ada 1 parsel sayılı taşınmazı 600 m2 olarak 1986 yılından beri kullandığını, kadastro ölçümleri sonucunda 295 m2 olarak kardeşi ile birlikte ortak tespit edildiğini, taşınmazın 600 m2 olarak 1986 yılından beri kendi kullanımında olduğunun tespiti istemiyle dava açmıştır.
    Birleşen 2010/848 E. sayılı dosyada davacı ...; dava konusu 108 ada 2 parsel sayılı taşınmazı 250 m2 olarak 1986 yılından beri kullandığını, kadastro ölçümleri sonucunda taşınmazın alanı 220 m2, iktisap tarihinin de 2003 olarak gösterildiğini ileri sürerek taşınmazın 250 m2 olarak 1986 yılından beri kullanımında olduğunun tespiti istemiyle dava açmıştır.
    Asli müdahil Orman Yönetimi vekili; dava konusu 108 ada 1 ve 2 parsel sayılı taşınmazların orman sınırlarında kaldığını ileri sürerek yapılan 5831 sayılı fiili kullanım kadastrosunun iptaline karar verilmesi talebiyle davaya müdahil olmuştur.
    Mahkemece;
    1- I)Asli Müdahil Orman Genel Müdürlüğünün davasının reddine,
    ll)2010/768 E. sayılı davanın kısmen kabulüne,
    Dava konusu 108 ada 2 parsel sayılı taşınmazın 10.06.2015 tarihli... ve ... Onan tarafından sunulan bilirkişi raporu ve ekinde sunulan ölçekli krokide (A6) harfi ile gösterilen 7,15 m2"lik yüzölçümündeki bölümün ifrazı ile aynı yer 108 ada 1 parsel ile birleştirilmesine, böylece;
    1-... ili, ... ilçesi, ... mahallesi 108 ada 1 parsel sayılı taşınmazın 302,92 m2 olarak Hazine adına tapuya kayıt ve tesciline, tapunun ... hanesine " 6831 sayılı Kanun uyarınca Hazine adına orman sınırları dışına çıkartılmıştır. İş bu taşınmaz bahçe ve üzerindeki bina 1986 yılından beri ...kızı ... ile Hayati kızı ..."ın müştereken fiili kullanımındadır." ibaresinin yazılmasına,
    2-... ili, ... ilçesi, ... mahallesi 103 ada 19 parsel sayılı taşınmazın kadastro tutanağının ... hanesine " bilirkişi raporunda (A1) ile gösterilen 9,30 m2"lik alan 1986 yılından beri ...kızı ... ile Hayati kızı ..."ın müştereken fiili kullanımındadır." açıklamasının eklenmesine,
    Taşınmazın diğer hususlarda ... Kadastro Mahkemesinin 2010/941 - 2012/265 E.K. sayılı kararı uyarınca tesciline,
    3-... ili, ... ilçesi, ... mahallesi 108 ada 29 parsele ilişkin usulüne uygun açılmış bir dava bulunmadığından bu parsele yönelik davanın reddine, karar kesinleştiğinde tutanağın ... Tapu Müdürlüğüne iadesine,
    4-Davacının raporda (A2) ve (A3) ile gösterilen alanların kadastro tespiti dışında kaldığından, bu alanlara ilişkin talebinin görev yönünden reddine,
    lll)Birleşen 2010/848 E. sayılı davada tespit edilen alan bakımından davalılar Orman Genel Müdürlüğü ve Çevre ve Orman Bakanlığı aleyhindeki davanın pasif husumet yönünden reddine,
    Davalı Hazine ve davalı ... hakkındaki davanın kısmen kabulüne,
    Dava konusu 108 ada 2 parsel sayılı taşınmazın 10.06.2015 tarihli ... ve ... Onan tarafından sunulan bilirkişi raporu ve ekinde sunulan ölçekli krokide (A6) harfi ile gösterilen 7,15 m2"lik yüzölçümündeki bölümün ifrazı ile aynı yer 108 ada 1 parsel ile birleştirilmesine
    ... ili, ... ilçesi, ... mahallesi 108 ada 3 parsel sayılı taşınmazın 10.06.2015 tarihli... ve ... Onan tarafından sunulan bilirkişi raporu ve ekinde sunulan ölçekli krokide (A8) harfi ile gösterilen 10,88 m2"lik yüzölçümündeki bölümün ifrazı ile aynı yer 108 ada 2 parsel ile birleştirilmesine böylece;
    1-... ili, ... ilçesi, ... mahallesi 108 ada 2 parsel sayılı taşınmazın 224,43 m2 olarak Hazine adına tapuya kayıt ve tesciline, tapunun ... hanesine" 6831 sayılı Kanun uyarınca Hazine adına orman sınırları dışına çıkartılmıştır. İş bu taşınmaz bahçe ve üzerindeki bina 1986 yılından beri Salih oğlu ..."ın fiili kullanımındadır." açıklamasının yazılmasına,
    2-... ili, ... ilçesi, ... mahallesi 108 ada 3 parsel sayılı taşınmazın 10.06.2015 tarihli... ve ... Onan tarafından sunulan bilirkişi raporu ve ekinde ölçekli krokide gösterilen 473,52 m2"lik bölümün aynı ada parsel numarası ile fiili kullanım tarihi 1990 olmak üzere tespit gibi tesciline,
    3-Bilirkişi raporunda (A7) ile gösterilen alanın kadastro tespiti dışında kaldığından, bu alana ilişkin talebin görev yönünden reddine,
    4-108 ada 29 parsele yönelik usulüne uygun açılan bir dava olmadığından bu parsele yönelik davanın reddine, tutanağın karar kesinleştiğinde tapu müdürlüğüne iadesine karar verilmiş, hüküm asli müdahil Orman Yönetimi, davacı ... ve dahili davalı ... tarafından temyiz edilmiştir.
    Dava kullanım kadastrosuna itiraza ilişkindir.
    Çekişmeli taşınmazların bulunduğu yörede 3116 sayılı Kanun hükümleri gereğince 1940 yılında yapılan orman tahdidi ile tespit tarihinden önce yapılıp kesinleşen 1744 sayılı Kanun ile değişik 2. madde uygulaması ile 3302 sayılı Kanun ile değişik 2/B madde uygulaması bulunmaktadır.
    Mahkemece yapılan inceleme ve araştırma hüküm kurmaya yeterli ve elverişli değildir. Bilirkişilerce düzenlenen rapor ve kroki taşınmazların hukukî durumu hakkında yeterli kanı uyandırmamaktadır. Davacı gerçek kişiler dava konusu 108 ada 1 ve 2 parsel sayılı taşınmazların eksik ölçüldüğünü, asli müdahil Orman İdaresi ise dava konusu taşınmazların orman sınırlarında kaldığını iddia etmekte olup mahkemece mutabakat krokisine göre Orman Yönetimince dava edilen taşınmazların tamamının orman kadastro sınırları dışında kaldığı gerekçesi ile davasının reddine karar verilmiş ise de bunun neden kaynaklandığı yargı denetimine olanak verecek şekilde açıklanmamış, yapılan keşfe yerel bilirkişi götürülüp, çekişmeli taşınmazları ilgilendiren orman sınır noktaları tespit edilmemiş, uzman bilirkişiler tarafından zeminde orman sınır noktaları bulunmuşsa dahi bu husus da keşif tutanağına yansıtılmamış, ayrıca orman kadastro tutanakları, orman kadastro tutanaklarının düzenlenmesine esas alınan hava fotoğrafı ve memleket haritası uygulanarak orman kadastro tutanakları da bu yolla desteklenmemiştir. Mahkemece yapılan araştırma, inceleme ve uygulama belirtilen bu yönler itibariyle eksik, yetersiz ve çelişiktir. Bilirkişinin yetersiz ve yargı denetimine olanak vermeyen raporlarına dayanılarak hüküm kurulamaz.
    Bunun yanı sıra; dosya kapsamına alınan 108 ada 3 parsel sayılı taşınmaza ait kadastro tutanak suretinin incelenmesinde taşınmazın ... Kadastro Mahkemesinin 2010/1126 E. sayılı dosyasında dava konusu olduğu anlaşılmış, mahkemece ilgili dava dosyasının halen derdest olup olmadığı ise araştırılmamıştır.
    Kadastro davalarında, tutanak aslının dosyada bulundurulması ve çelişkili kararların verilmemesi ve infaz sırasında tereddüt yaratılmaması bakımından aynı parseller hakkında açılan davaların birleştirilerek görülmesi ve taşınmaz hakkında tek sicil (kayıt) oluşturulması usûl hükmü gereğidir. Bu nedenle, aynı parselin dava konusu olduğu dava dosyalarının HUMK’nın 166. maddesi gereğince birleştirilmesi ve tüm deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre bir karar verilmesi gerektiği değerlendirilerek mahkemece taşınmazlar hakkında derdest dava olup olmadığı araştırılarak eğer var ise parsellerin dava konusu olduğu dava dosyaları ile temyize konu iş bu dosya arasında hukukî ve fiilî yönden irtibat bulunması nedeniyle bu dosyaların HMK’nın 166. maddesi gereğince birleştirilmesi ve tüm deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre karar verilmesi gerektiği düşünülmelidir.
    O halde, sağlıklı bir sonuca varılabilmesi için, mahkemece öncelikle ... Kadastro Mahkemesinin 2010/1126 E. sayılı dosyası getirtilerek, eğer dosya halen derdest ise, aralarında hukukî ve fiilî yönden irtibat bulunan ve biri hakkında verilecek kararın diğerini de etkileyeceği dikkate alınarak, 2010/1126 E. sayılı dosyada da, dava konusu olan 108 ada 3 parsele karşı açılan dava 2010/1126 E. sayılı dosyadan tefrik edildikten sonra, mahkemenin temyize konu bu dosyası ile H.Y.Y.’nın 166. maddesi gereğince birleştirilmesi, aksi halde, yani 2010/1126 E. sayılı dosya hükme bağlanmış ve kesinleşmiş ise, aynı parselle ilgili birbiri ile çelişkili ve infaz sırasında tereddüt yaratacak iki ayrı karara yol açmamak bakımından, öncelikle çekişmeli 108 ada 3 parsel sayılı taşınmazın tutanak aslı temyize konu bu dosya içine konularak, tesbit maliki Hazine ve lehine kullanıcı şerhi bulunan gerçek kişi bu dava da taraf olduğuna göre, mahkemenin kesinleşen 2010/1126 E. sayılı dava dosyasının bu davada taraf olmayan davacı gerçek kişilerinin davaya katılımı sağlanmak suretiyle taraf teşkili sağlanmalı, yörede yapılan bütün orman tahdit, aplikasyon ve 2. madde ile 2/B madde çalışmalarına ilişkin, işe başlama, işi bitirme, çalışma tutanakları ile askı ilân tutanaklarının ve orman tahdit haritaları ile aplikasyon ve 2/B madde haritalarının orjinalinden çekilmiş renkli fotokopi örneğinin, yine yörede yapılan ilk orman tahdidinde kullanılan hava fotoğraflarının orijinal renkli onaylı örnekleri ile 5831 sayılı Kanun ile 3402 sayılı Kanuna eklenen Ek 4. madde uyarınca yapılan düzeltme ve aplikasyon işlemine ilişkin tutanak, belge ve harita ve mutabakat zaptı ile çekişmeli parselin bulunduğu adadaki tüm parsellere ait tutanaklar ve dayanakları ilgili yerlerden temin edilerek dosya arasına konulduktan sonra, önceki bilirkişiler dışında halen Orman ve Su İşleri Bakanlığı ve bağlı birimlerinde görev yapmayan bu konuda uzman orman mühendisleri arasından seçilecek üç orman mühendisi ve bir harita mühendisinden oluşturulacak 4 kişilik bilirkişi kurulu ve yöreyi iyi bilen, dava sonucunda yararı olmayan elverdiğince yaşlı, yansız, yerel
    bilirkişiler aracılığıyla yeniden yapılacak keşifte 05.03.2007 tarihinde yürürlüğe giren Orman Kadastro Teknik İzahnamesinin 36. maddesinde yazılı “Orman sınır nokta ve hatlarının arza uygulanmasında; tutanaklardan, orman kadastro haritalarından, hava fotoğraflarından, varsa ölçü karnelerinden, nirengi, poligon ve röper nokta ve krokilerinden yararlanılır. Sınırlama tutanakları, ölçü değerleri ve orman kadastro haritaları ile zemindeki durum arasında çelişki olduğunda, tutanaktaki kararlar ile orman sınır noktası ve hatlarının yazılı tarifleri esas alınmak suretiyle ölçü, harita ve zemin kontrolü yapılarak gerçek duruma uygun olanı uygulanır” hükmü ile 20.11.2012 tarihli Resmî Gazetede yayımlanan Orman Kadastrosu ve 2/B Uygulama Yönetmeliğinin “Teknik İşler” başlıklı Sekizinci Bölümünde yazılı esaslar gözönünde bulundurularak uygulama yapılmalı, yerel bilirkişi ...ına başvurularak yerinde bulunmayan orman sınır noktaları, bulunanlardan hareketle tutanak ve haritalarda yazılı mevki, yer, kişi isimleri ile açı ve mesafelere göre, orman kadastrosu, aplikasyon ve 2/B madde uygulama tutanak ve haritalarının düzenlenmesinde kullanılan hava fotoğrafları ve memleket haritalarından yararlanılarak, değişik açı ve uzaklıklardaki en az 15-20 adet orman sınır noktası bulunup röperlenmeli, anlatılan yöntemle bulunan ilk orman kadastrosu, aplikasyon ve 2/B madde uygulaması ve Ek - 4. madde uyarınca yapılan aplikasyon ve düzeltme işlemi ile ilgili sınır noktaları bilgisayar ortamında aynı ölçeğe çevrilerek (... veya benzeri programlar kullanılarak) çekişmeli taşınmazların orman kadastrosu, aplikasyon, 2/B madde ve 3402 sayılı Kanuna 5831 sayılı Kanunun 8. maddesi ile eklenen Ek - 4. maddesi uyarınca yapılan aplikasyon ve düzeltme haritalarına göre konumu kullanım kadastro paftası üzerinde, ayrı renkli kalemlerle gösterilip keşfi izleme olanağı sağlanmalı, orman kadastro harita ve tutanakları ile aplikasyon ve 2/B madde ve 3402 sayılı Kanuna 5831 sayılı Kanunun 8. maddesi ile eklenen Ek - 4. maddesi uyarınca yapılan harita ve tutanaklarının uyumsuz olması halinde, yukarıda anılan Yönetmelik ve Teknik İzahnamede yazılı tutanakların düzenlenmesine esas alınan hava fotoğrafı ve memleket haritası ile desteklenen ve gerçek duruma uygun düşen tutanaklara değer verileceği düşünülmeli, dava konusu taşınmazların bir kısmının orman kadastro sınırları içinde, tespit dışı alanda, kalıp kalmadığı, bunun nedeni ve doğru hattın hangisi olduğu tereddütsüz bir şekilde saptanmalı, aplikasyon veya mutabakat ile veya 3402 sayılı Kanuna 5831 sayılı Kanunla eklenen ek madde 4 uyarınca yapılan aplikasyon ve düzeltme işlemi ile kesinleşmiş 2/B madde alanlarının değiştirilemeyeceği ve kesinleşmiş 2/B madde alanlarının aplikasyon ve düzeltme işlemi ile tekrar orman sınırları içine alınamayacağı gibi kesinleşmiş orman sınırları içindeki yerin aplikasyonla 2/B madde alanı haline getirilemeyeceği gözetilmeli, çekişmeli 108 ada 3 parsel sayılı taşınmaz hakkında 2010/1126 E. sayılı dosya hükme bağlanmış ve kesinleşmiş ise, aynı parselle ilgili tek sicil (kayıt) oluşturulabilmesi sağlanmalı ve tarafların davaları hakkında bütün deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre bir karar verilmelidir.
    Açıklanan hususlar gözetilmeksizin, eksik inceleme ve yetersiz bilirkişi raporlarına dayanılarak yazılı biçimde hüküm kurulması usul ve kanuna aykırıdır.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; asli müdahil Orman Yönetimi, davacı ... ve dahili davalı ..."ın temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde iadesine 09/10/2017 gününde oy birliği ile karar verildi.








    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi