10. Hukuk Dairesi 2015/20973 E. , 2018/3303 K.
"İçtihat Metni"....
Dava, davacı tarafından yapılan dava dışı ..... aldığı ölüm aylığının kesilmesi talebinin reddine ilişkin kurum işleminin iptali istemine ilişkindir.
Mahkemece, ilamında belirttiği gerekçelerle davanın reddine karar verilmiştir.
Hükmün davacı tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki gibi karar tespit edildi.
Tüm dosya kapsamından; muris ...... karşı açtığı boşanma davası sırasında vefat ettiği, bu nedenle ..... 2. Aile Mahkemesince “davacının vefatından dolayı konusu kalmayan boşanma talepli dava hakkında karar verilmesine yer olmadığına, TMK’nun 181/2 maddesi gereğince boşanmaya konu olaylarda davalı .....n ağır kusurunun tespitine ve karar kesinleştiğinde davalı ile ilgili TMK’nun 181/1 maddesinin uygulanmasına” hükmedildiği, bu kararın Yargıtay 2. Hukuk Dairesince 15.03.2012 tarihinde onanarak kesinleştiği, ayrıca ....mirasçıları tarafından mirasçılık belgesinin iptali davasının açıldığı, bu dava sonucunda veraset ilamının iptali ile Birsen Ulu’nun mirasçılıktan çıkarıldığı, bu kararın da temyiz edilmeksizin 10.09.2013 tarihinde kesinleştiği, buna istinaden davacının kurumdan dava dışı ..... dolayı almış olduğu ölüm aylıklarının kesilmesi ve davacının aylığının düzeltilmesi istemli talepte bulunduğu, kurum tarafından mirasçılık belgesinin iptalini maaş almaya engel olmadığı belirtilerek davacının talebinin reddedilmesi üzerine davacı tarafından eldeki davanın açıldığı, mahkemece de vefat tarihinde sigortalı ile aralarında evlilik bağının mevcut olması 5510 sayılı Yasa kapsamında hak sahipliği sıfatının kazanılmasında yeterli olup ayrıca mirasçılık sıfatının mevcut olması gerekmemekte olduğu gerekçesiyle davanın reddine karar verildiği anlaşılmıştır.
4721 sayılı Türk Medeni Kanununun 181. maddesi hükmüne göre; boşanan eşler, bu sıfatla birbirlerinin yasal mirasçısı olamazlar ve boşanmadan önce yapılmış olan ölüme bağlı tasarruflarla kendilerine sağlanan hakları, aksi tasarruftan anlaşılmadıkça kaybederler.
6217 sayılı Kanunun 19. maddesi ile Türk Medeni Kanunun 181. maddesinin ikinci fıkrası değiştirilerek, “Boşanma davası devam ederken, ölen eşin mirasçılarından birisinin davaya devam etmesi ve diğer eşin kusurunun ispatlanması hâlinde de yukarıdaki fıkra hükmü uygulanır” hükmü getirilmiştir. Maddenin içeriğinden de anlaşılacağı üzere, boşanma davasının devamı sırasında ölen tarafın mirasçılarından birinin davaya devam ederek, karşı tarafın evlilikte boşanmaya neden olan olaylarda kusurunu ispatlaması halinde, ilk fıkra hükmü gereği boşanan eş gibi miras hakkını kaybedecektir.
Diğer yandan, TMK 181/2. maddesi diğer eşin kusurunun ispatlanmasını yeterli kabul etmiş, ölen eşin kusurunun diğer eşe göre daha az, ya da daha çok olması yönünden bir ayrıma gitmemiştir.
Boşanma davası devam ederken, ölen davacının* mirasçılarından birisinin davaya devam etmesi ve davalının* kusurunun ispatlanması halinde de yukarıdaki fıkra hükmü uygulanır.” (*Maddedeki “davacı” ve “davalı” ibareleri Anayasa Mahkemesinin 21.01.2010 - 2010/14 K. ile iptal edilmiştir) hükmünü içermekte olup, madde içeriğinden de anlaşılacağı üzere, boşanma davasının devamı sırasında ölen tarafın mirasçılarından birinin davaya devam ederek, karşı tarafın evlilikte boşanmaya neden olan olaylarda kusurunu ispatlaması halinde, ilk fıkra hükmü gereği boşanan eş gibi miras hakkını kaybedeceği belirtilmektedir.
İnceleme konusu somut olayda da, muris....., açılan boşanma davasının yargılaması sırasında vefatıyla, TMK 181’inci madde hükmü gereğince davanın bir mirasçı tarafından takip edildiği ve aile mahkemesince .....nun ağır kusurlu olduğu tespitine hükmedildiği ve anılan tespit hükmünün kesinleşmesiyle birlikte, davacının hak sahipliği sıfatının da, boşanma davası sonucu tesis edilip kesinleşen ilamla sona erdiğinin kabulü gerekecektir.
Ayrıca belirtilmelidir ki dava dışı Birsen Ulu’nun maaşının kesilmesi durumunda davacının maaş farkına yansıyacağından eldeki davayı açmasında hukuki yararının olduğu kabul edilmelidir. Bununla birlikte dava sonucunun dava dışı...... hak alanını ilgilendirmesine göre husumetin Birsen Ulu’ya yöneltilmesi gerekmektedir.
Yukarıda belirtilen hukuki ve fiili durumlar ışığında, mahkemece, TMK 181. maddesi uyarınca ..... ölüm aylığının bağlanmasının hatalı olduğu kabul edilerek, davacıya HMK’nun 124. maddesi gereğince Birsen Ulu’nun davaya dâhil edilmesi için süre verilmeli, gösterdiği deliller toplanmalı ve elde edilecek sonuca göre hüküm kurulmalıdır.
Mahkemece yukarıda açıklanan maddi ve hukuki olgular gözetilmeksizin yazılı şekilde karar verilmiş olması usul ve yasaya aykırı olduğundan bozmayı gerektirmektedir.
O hâlde, davacı vekilinin temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ : Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde davacıya iadesine, 10.04.2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.
....