9. Hukuk Dairesi 2015/2584 E. , 2015/8072 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : İŞ MAHKEMESİ
DAVA : Davacı vekili, iş akdinin davacı şirket tarafından devamsızlık nedeniyle haklı olarak feshedildiğini suvunarak;
1-Davacı Şirketin, davalı işçiye maaş, ücret, kıdem tazminatı ve ihbar tazminatı vb. bir borcunun bulunmadığının tespitine karar verilmesi,
2-Davalı işçinin yapmakla ödevli olduğu görevleri yapmaması nedeniyle davacı şirketi zarara uğrattığının tespitine karar verilmesi,
3-Davalı işçinin davacı şirkete ihbar tazminatı borcu bulunduğunun tespitine karar verilmesi,
4-Davacı Şirket tarafından gerçekleştirilen fesih bildiriminin tesciline, karar verilmesi taleplerinde bulunmuştur.
Yerel mahkemece,
"1-Davalı işçinin, davacı işverenden ücret alacağının bulunmadığının,
-Davalı işçinin, davacı işverene ihbar tazminatı borcu bulunmadığının,
-Davalı işçi tarafından, davacı firmanın zarara uğratıldığı iddiasının, davacı işverence usulüne uygun olarak ispatlanamadığının,
-Feshin davalı işçi tarafından haklı nedenle yapıldığının tespitine,
-Davalı işçinin, davacı işverenden kıdem tazminatı alacağından feragat ettiğinden kıdem tazminatı alacağının bulunmadığının ve ihbar tazminatı alacağının bulunmadığının tespitine," şeklinde karar vermiştir.
Hüküm süresi içinde davalı tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
A) Davacı İsteminin Özeti:
Davacı vekili, iş akdinin davacı şirket tarafından devamsızlık nedeniyle haklı olarak feshedildiğini ileri sürerek;
1- Davacı şirketin, davalı işçiye maaş, ücret, kıdem tazminatı, ihbar tazminatı vs. bir borcunun bulunmadığının tespitine,
2- Davalı işçinin yapmakla ödevli olduğu görevleri yapmaması nedeniyle davacı şirketi zarara uğrattığının tespitine,
3- Davalı işçinin, davacı şirkete ihbar tazminatı borcu bulunduğunun tespitine,
4- Davacı şirket tarafından gerçekleştirilen fesih bildiriminin tesciline karar verilmesini talep etmiştir.
B) Davalı Cevabının Özeti:
Davalı, iş akdinin işveren tarafından haksız olarak feshedildiğini savunarak, davanın reddini istemiştir.
C) Yerel Mahkeme Kararının Özeti ve Yargılama Süreci:
Mahkemece;
"1-Davalı işçinin, davacı işverenden ücret alacağının bulunmadığının,
-Davalı işçinin, davacı işverenden kıdem ve ihbar tazminatı alacağının bulunmadığının,
-Davalı işçinin, davacı işverene ihbar tazminatı borcu bulunmadığının,
-Davalı işçi tarafından, davacı firmanın zarara uğratıldığı iddiasının, davacı işverence usulüne uygun olarak ispatlanamadığının,
-Feshin davalı işçi tarafından haklı nedenle yapıldığının tespitine." şeklinde karar verilmiştir.
Karar davalı tarafından temyiz edilmiş ve Dairemizce bozulmuştur. Bozma ilamında özetle;
"Somut olayda, gerekçeli kararın hüküm fıkrası kısmında, "...davalı işçinin davacı işverenden kıdem ve ihbar tazminatı alacağının bulunmadığının tespitine..." denildikten sonra, "...feshin davalı işçi tarafından haklı nedenle yapıldığının tespitine..." denilmek suretiyle davalı işçinin kıdem tazminatına hak kazanıp kazanmadığı hususunda çelişki yaratılması hatalı olup, kararın salt bu nedenle bozulması gerekmiştir." denmiştir.
Mahkemece bozmaya uyulmuş ve yapılan yargılama sonunda;
"1-Davalı işçinin, davacı işverenden ücret alacağının bulunmadığının,
-Davalı işçinin, davacı işverene ihbar tazminatı borcu bulunmadığının,
-Davalı işçi tarafından, davacı firmanın zarara uğratıldığı iddiasının, davacı işverence usulüne uygun olarak ispatlanamadığının,
-Feshin davalı işçi tarafından haklı nedenle yapıldığının tespitine.
-Davalı işçinin, davacı işverenden kıdem tazminatı alacağından feragat ettiğinden kıdem tazminatı alacağının bulunmadığının ve ihbar tazminatı alacağının bulunmadığının tespitine," dair karar verilmiştir.
D) Temyiz:
Bozmadan sonra verilen karar davalı tarafından temyiz edilmiştir.
E) Gerekçe:
6100 sayılı HMK"nun 106 ncı maddesinde;
"(1) Tespit davası yoluyla, mahkemeden, bir hakkın veya hukuki ilişkinin varlığının ya da yokluğunun yahut bir belgenin sahte olup olmadığının belirlenmesi talep edilir.
(2) Tespit davası açanın, kanunlarda belirtilen istisnai durumlar dışında, bu davayı açmakta hukuken korunmaya değer güncel bir yararı bulunmalıdır.
(3) Maddi vakıalar, tek başlarına tespit davasının konusunu oluşturamaz." denmiştir.
Aynı yasanın 114 üncü maddesinin 1/h bendinde;
Davacının, dava açmakta hukuki yararının bulunması dava şartı olarak belirtilmiştir.
Ve 115 inci maddesinde;
(1) Mahkeme, dava şartlarının mevcut olup olmadığını, davanın her aşamasında kendiliğinden araştırır. Taraflar da dava şartı noksanlığını her zaman ileri sürebilirler.
(2) Mahkeme, dava şartı noksanlığını tespit ederse davanın usulden reddine karar verir. Ancak, dava şartı noksanlığının giderilmesi mümkün ise bunun tamamlanması için kesin süre verir. Bu süre içinde dava şartı noksanlığı giderilmemişse davayı dava şartı yokluğu sebebiyle usulden reddeder.
(3) Dava şartı noksanlığı, mahkemece, davanın esasına girilmesinden önce fark edilmemiş, taraflarca ileri sürülmemiş ve fakat hüküm anında bu noksanlık giderilmişse, başlangıçtaki dava şartı noksanlığından ötürü, dava usulden reddedilemez." düzenlemeleri hüküm altına alınmıştır.
Davacı şirket yukarıda sayılan hususların tespitini talep etmiştir. Davacının tespitini talep ettiği hususların maddi vakıalar olduğu anlaşılmaktadır. HMK"nun 106 ncı maddesinin açık hükmü karşısında, davacının delil niteliğinde olan ve açılacak eda davalarında değerlendirilecek maddi vakıaların tespitini istemekte hukuki yararı yoktur.
Davacının dava açmakta hukuki yararının bulunması hususu, bir dava şartıdır.
Dava şartlarından birinin bulunmaması halinde davanın usulden reddine karar verilmesi gerektiği, HMK"nun 115 nci maddesinde düzenlenmiştir.
Sonuç olarak, mahkemece davanın dava şartı noksanlığı nedeniyle usulden reddine karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde karar verilmesi hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.
F) Sonuç:
Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı sebepten dolayı BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 25/02/2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.