10. Hukuk Dairesi 2017/4031 E. , 2018/3315 K.
"İçtihat Metni"......
Dava, hizmet tespiti istemine ilişkindir.
Mahkemece, bozmaya uyularak hükümde belirtilen gerekçelerle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Hükmün, davalı Kurum avukatı ile davalılardan ... avukatı tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteklerinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen raporla, dosyadaki kâğıtlar okunduktan sonra, işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
Eldeki davada mahkemece ilk kez verilen 02.11.2011 tarihli karar, Dairemizin bozma ilamı ile “davacının kesintisiz olduğunu iddia ettiği çalışmasının gerçekliği, işin ve işyerinin kapsam ve niteliğiyle süresinin belirlenebilmesi amacıyla; davacının çalışmaları ile ilgili tüm belgeler davalı kurumdan ve davacıya yapılan ödemeler ile ilgili belgeler işverenden getirtildikten sonra, davacının çalışmasının sürekli olup olmadığı, çalıştığını iddia ettiği bahçe içerisinde mi yoksa başka bir yerde mi ikamet ettiğinin saptanması, bu kapsamda ikametgâhının sorulması, davalıya ait olduğu anlaşılan bahçenin bekçilik işine elverişli olup olmadığının tespiti, davacının eşinin de davası olduğu anlaşılmakla, bu dava dosyasının da getirtilmesi, dava konusu dönemde davacı ile birlikte çalışan ve işverenlerin bordrolarında kayıtlı kişiler ile aynı yörede komşu veya benzeri işleri yapan başka işverenler ve bu işverenlerin çalıştırdığı bordrolara geçmiş kişiler saptanarak bilgi ve görgülerine başvurulması; yargılama sürecinde dinlenen tanık anlatımlarının değerlendirilmesinde, bahçenin kapasitesi ve niteliğinin nazara alınması, böylece bu konuda gerekli tüm soruşturma yapılarak, uyuşmazlık konusu hususun, hiçbir kuşku ve duraksamaya yer bırakmayacak biçimde çözümlenmesi” gereğine işaret edilerek, bozulmuştur.
Mahkemenin, Yargıtay Dairesince verilen bozma kararına uyması sonunda, kendisi için o kararda gösterilen şekilde inceleme ve araştırma yaparak, yine, o kararda belirtilen hukuki esaslar gereğince hüküm verme yükümlülüğü doğar. “Usuli kazanılmış hak” olarak tanımlayacağımız bu olgu; mahkemeye, hükmüne uyduğu Yargıtay bozma kararında belirtilen çerçevede işlem yapma ve hüküm kurma zorunluluğu getirdiği gibi, mahkemenin kararını bozmuş olan Yargıtay Hukuk Dairesince; sonradan, ilk bozma kararı ile benimsemiş olduğu esaslara usuli kazanılmış hakka aykırı bir şekilde, ikinci bir bozma kararı verilememektedir (09.05.1960 gün ve 21/9 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararı, Hukuk Genel Kurulu’nun 12.07.2006 gün, 2006/9-508 E., 2006/521 sayılı kararı)
Yargıtay tarafından bozulan bir hükmün bozma kararının kapsamı dışında kalmış olan kısımları kesinleşir. Bozma kararına uymuş olan mahkeme kesinleşen bu kısımlar hakkında yeniden inceleme yaparak karar veremez. Bir başka anlatımla, kesinleşmiş bu kısımlar, lehine olan taraf yararına usuli kazanılmış hak oluşturur. (04.02.1959 gün ve 13/5 sayılı YİBK)
Eldeki davada ise bozma gereklerinin yerine getirildiğinden bahsedilmesi mümkün değildir.
Mahkemece bozma sonrasında bozmaya uygun bir şekilde araştırma inceleme yapıldığından bahsedilmesi mümkün olmayıp, öncelikle davacının hizmet döküm cetvelinde bildirim yapıldığı anlaşılan ......ünvanlı işyerinden yapılan bildirimlerin üzerinde durulmalı, bu şirketler ile davalı arasında organik bağın varlığı ile bulunmaması halinde, bu dönemde yapılan bildirimler nedeniyle kesinti oluşup oluşmadığı ve hak düşürücü sürenin irdelenmesi, davacının yargılama sırasında eşinin yardımı ile yaptığına dair beyanının dikkate alınması ve davalılar tarafından davacı hakkında elektrik hırsızlığı nedeniyle yapılan başvuruya dair ceza davasının varlığı araştırılmalı ve orada alınan ifadelerin niteliği ve çalışma ilişkisini doğrulayan verilerin varlığı üzerinde durulmalı, davalıya ait bahçede ağaç kesim ve parsellemeye dair Encümen Kararları bulunup bulunmadığı ile kesim esnasında tutulan tutanakların varlığı ile davacının bu aşamada herhangi bir kaydının olup olmadığı, bahçedeki evin yıkım işlemlerinin kim veya kimler tarafından yapıldığı ve burada en son kimlerin oturduğuna dair tespitlerin olup olmadığı, bahçede yetişen turunç ve narenciyeyi kimin ne şekilde sattığı ile alım satım ve ürün teslim belgelerinde davacı adına kayıtların varlığı araştırılmalı ve davacının ikamet kayıtları ile tespiti istenen dönemin yaklaşıl 20 yıl gibi uzun bir süreyi kapsadığı da dikkate alınarak, uyulan bozma ilamı çerçevesinde, aynı yörede komşu veya benzeri işleri yapan başka işverenler ve bu işverenlerin çalıştırdığı bordrolara geçmiş kişiler saptanarak, davacının çalışmasını bilebilecek şekilde resmi kayıtlarla doğrulanmış olan tanıkların tespit edilmesi ile bilgi ve görgülerine başvurulması ile resen tespit edilebilecek şekilde diğer delillerin de varlığı ile yargılama sürecinde dinlenen tanık anlatımlarının değerlendirilmesinde, bahçenin kapasitesi ve niteliğinin nazara alınması, böylece bu konuda gerekli tüm soruşturma yapılarak, uyuşmazlık konusu hususun, hiçbir kuşku ve duraksamaya yer bırakmayacak biçimde çözümlenmesi gereklerinin dikkate alınmaması, bozma nedenidir.
Mahkemece, bu maddi ve hukuki olgular göz ardı edilerek eksik araştırma ve inceleme sonucu yazılı şekilde hüküm kurulması, usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir.
O halde, davalı Kurum ile ..."ın avukatlarının bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde davalılardan ..."a iadesine, 10.04.2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.
......