Abaküs Yazılım
3. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/725
Karar No: 2017/1293
Karar Tarihi: 14.02.2017

Yargıtay 3. Hukuk Dairesi 2016/725 Esas 2017/1293 Karar Sayılı İlamı

3. Hukuk Dairesi         2016/725 E.  ,  2017/1293 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ

    Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün, duruşmalı olarak incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle; daha önceden belirlenen, 24.01.2017 tarihli duruşma günü için yapılan tebligat üzerine; taraflardan gelen olmadı. Açık duruşmaya başlandı. İşin daha derinlemesine incelenmesi zorunlu görüldüğünden, Yargıtay Kanununun 24/1 ve Yargıtay İç Yönetmeliğinin 21/3 maddeleri uyarınca görüşmenin 14.02.2017 gününe bırakılmasına karar verildi. Belirenen gün ve saatte kağıtlar okunarak, Tetkik Hakiminin açıklamaları dinlenip, gereği düşünüldü:

    Y A R G I T A Y K A R A R I

    Davacı, davalının halde komisyonculuk yaptığını, 2003 yılı yaz döneminde aralarına dava dışı ...’yı da almak suretiyle 1/3 oranında adi ortaklık kurduklarını, müstahsillerden mal satın aldıklarını, karşılığında müstahsiller 21.650 YTL meblağlı 9 adet senet verdiklerini, senetlerde her üç ortağında imzasının bulunduğunu, davalının senet bedellerin müstahsillere kendisinin ödediğini ileri sürerek kendilerine karşı icra takibi başlatıp, itirazın iptali davası açtığını, davayı kazandığını, bu durumda davalının da müstahsillerden alınan ürün bedellerini %8 komisyon ücreti ile birlikte ödemesi gerekeceğinden bu yönde davalıya karşı icra takibi başlattığını davalının itiraz ettiğini ileri sürerek itirazın iptaline %40 tazminatın tahsiline karar verilmesini istemiştir.
    Davalı, 2003 ve 2004 yıllarında da ortalıklarının devam ettiğini, masrafları kendisinin karşıladığını, davacının ortalığın tasfiyesini isteyebileceğini savunarak davanın reddini dilemiştir.
    Mahkemece, takibin dayanağı bonoların ve mahkemesinde edilen yemin zabtının davacı vekilinin dava dilekçesinde belirttiği ortaklık alacağı niteliğinde olmadığı gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Toplanan delilerden ve dosya kapsamından taraflar ve dava dışı ... arasında yaş meyve ve sebze alım ve satımı (komisyonculuğu) konusunda bir adi ortalık kurulduğu, her bir ortağın 1/3 oranında hissesinin bulunduğu, dava tarihinden önce ortalığın fesh edilmiş olmasına rağmen henüz tasfiyenin sağlanmadığı, davalının yönetici ortak olduğu anlaşılmaktadır.
    Dava dışı ortak ..."nın işbu davaya konu ortaklık nedeniyle ortaklık alacağından dolayı bu dosyanın davalısı ... aleyhine icra takibi başlattığı, borçlunun vaki itirazı üzerine davacı ..."nın ... 1.Asliye Hukuk Mahkemesi"nin 2007/611 Esas sayılı dosyası ile itirazın iptali davası açtığı; mahkemece, bilirkişi raporu esas alınarak 7.213 TL üzerinden itirazın iptaline, %40 tazminatın tahsiline karar verildiği, hükmün davalı tarafından temyizi üzerine 13.Hukuk Dairesi"nin 07.07.2009 tarih ve 2009/6638 Esas-2009/9517 Karar sayılı ilamı ile "...adi ortaklığın tüzel kişiliği bulunmadığından bu tür davalarda dava açılırken dava yönetici ortağa değil, tüm ortaklara karşı yöneltilir. .........henüz taraf teşkili sağlanmadan eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm tesisi usul ve yasaya aykırı..." gerekçesi ile bozulmuş; bozma sonrası sözkonusu davaya iş bu davanın davacısıda dahil edilmiştir.
    Dava konusu uyuşmazlık hakkında bir kesin hüküm bulunuyorsa, aynı konuda, aynı taraflar arasında ve aynı dava sebebine dayanılarak yeni bir dava açılamaz. Kesin hükmün bulunması olumsuz dava şartıdır Kesin hükmün koşulları dava konularının (müddeabihlerinin), dava nedenlerinin ve yanlarının aynı olmasıdır.Buna karşılık, taraflar arasında aynı yada benzer konuda kesinleşmiş olan bir hüküm ve burada saptanan maddi olgular, daha sonra ortaya çıkan uyuşmazlıklarda yukarıda açıklanan koşulların üçünün aynı anda bulunmaması nedeni ile kesin hüküm oluşturmasa bile güçlü delil oluşturabilir.
    Aynı uyuşmazlıkla ilgili iş bu davanın davacısının da dahil edildiği ... 1. Asliye Hukuk Mahkemesi"nin 2010/430 Esas sayılı dava dosyası, bu dosya için kesin hüküm teşkil etmese de güçlü delil niteliğindedir. Bu nedenle söz konusu dosyanın kesinleşmesi beklenerek, onun sonucuna göre karar verilmesi gerekirken bu husus dikkate alınmaksızın yanılgılı değerlendirme sonucu yazılı şekilde hüküm tesisi doğru görülmemiş, bozmayı gerektirmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün HUMK.nun 428. maddesi gereğince davacı yararına BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 6100 sayılı HMK"nun geçici madde 3 atfıyla 1086 sayılı HUMK"nun 440. maddesi gereğince kararın tebliğinden itibaren 15 günlük süre içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 14.02.2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.





    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi