22. Hukuk Dairesi 2015/34752 E. , 2018/15382 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İş Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : ALACAK
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi taraf vekillerince istenilmekle, temyiz talebinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı İsteminin Özeti:
Davacı vekili, müvekkilinin davalılarca ortak işletilen iş yerinde usta olarak 30.04.2003 tarihinden 28.06.2012 tarihine kadar çalıştığını, davalıların haksız olarak iş akdini feshettiğini ileri sürerek, bir kısım işçilik alacaklarının hüküm altına alınmasını talep etmiştir.
Davalının Cevabının Özeti:
Davalılar vekili, davacının izinsiz ve mazeretsiz olarak iş yerine gelmediğini, iş akdinin haklı nedenlerle feshedildiğini belirterek davanın reddini talep etmiştir.
Mahkeme Kararının Özeti:
Mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Temyiz:
Karar, kanuni süresi içinde her iki taraf vekilince temyiz edilmiştir.
Gerekçe:
1-Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, tarafların aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan tüm temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
2-Taraflar arasında davacının ne kadar ücret aldığı hususu uyuşmazlık konusudur.
4857 sayılı İş Kanunu" nun 32. maddesinin ilk fıkrasında, genel anlamda ücret, bir kimseye bir iş karşılığında işveren veya üçüncü kişiler tarafından sağlanan ve para ile ödenen tutar olarak tanımlanmıştır.
İş sözleşmesinde ücretin kararlaştırılmadığı hallerde ücretin miktarı, işçinin kişisel özellikleri, işyerindeki ya da meslekteki kıdemi, meslek unvanı, yapılan işin niteliği, iş sözleşmesinin türü, işyerinin özellikleri, emsal işçiler, o işyerinde ya da başka işyerlerinde ödenen ücretler, örf ve adetler göz önünde tutularak belirlenir.
Çalışma hayatında daha az vergi ya da sigorta primi ödenmesi amacıyla zaman zaman, iş sözleşmesi veya ücret bordrolarında gösterilen ücretlerin gerçeği yansıtmadığı görülmektedir. Bu durumda gerçek ücretin tespiti önem kazanır. İşçinin kıdemi, meslek unvanı, fiilen yaptığı iş, işyerinin özellikleri ve emsal işçilere ödenen ücretler gibi hususlar dikkate alındığında imzalı bordrolarda yer alan ücretin gerçeği yansıtmadığı şüphesi ortaya çıktığında, bu konuda tanık beyanları gözetilmeli ve işçinin meslekte geçirdiği süre, işyerinde çalıştığı tarihler, meslek unvanı ve fiilen yaptığı iş bildirilerek, ilgili işçi ve işveren kuruluşları ile Türkiye İstatistik Kurumu Başkanlığı internet sitesinde bulunan “Kazanç bilgisi sorgulama” ekranından emsal ücretin ne olabileceği araştırılmalı ve tüm deliller birlikte değerlendirilerek bir sonuca gidilmelidir.
Somut olayda, davacı lokantada usta yardımcısı olarak 1.650,00 TL ücretle çalıştığını, ancak sigorta priminin asgari ücret üzerinden yatırıldığını iddia etmiş, davalı ise davacının asgari ücretle çalıştığını savunmuştur.
Davalı tanıkları davacının usta yardımcısı olarak çalıştığını ve aylık ücretinin asgari ücret seviyesinde olduğunu beyan ederlerken, davacı tanıkları davacının günlük 55,00 TL yevmiye aldığını ifade etmişlerdir.
Mahkemece, Esnaf ve Sanatkarlar Odası Başkanlığına yazılan emsal ücret araştırması neticesinde gelen cevabi yazıda; davacının ücreti konusunda 2012 yılı için net 739,80 TL alabileceğinin belirtildiği, ... İş Sendikası tarafından gönderilen cevabi yazıda da 2013 yılı itibariyle davacının alabileceği emsal ücretin miktarının belirtildiği anlaşılmıştır. Sendikadan gelen 2013 yılı ücretine ilişkin cevabın, davacının iş akdi fesih tarihi olan 2012 dönemine oranlanmak suretiyle ücret tespit edilmiş ise de; yapılan emsal ücret araştırması yetersiz olup, davacının meslekte geçirdiği süre, işyerinde çalıştığı tarihler, meslek unvanı ve fiilen yaptığı iş bildirilerek değişik işçi ve işveren kuruluşlarından emsal ücretin ne olabileceği sorulmalı ve dosya kapsamındaki tüm deliller bir arada değerlendirilerek, aylık ücret miktarı noktasındaki uyuşmazlık çözümlenmelidir.
Sonuç:
Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı sebepten BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının isteği halinde ilgilisine iadesine, 20.06.2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.