3. Hukuk Dairesi 2015/16468 E. , 2017/1518 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde taraf vekillerince temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı, davalının tarımsal sulama abonesi olduğunu, 24.06.2010 tarihli kaçak kullanım tutanağı tanzim edilerek kaçak ve kaçak ek tahakkuku yapıldığını, ayrıca davalı abonenin 2011 ve 2012 yılına ait ödenmemiş 4 adet kaçak tüketim fatura bedeli tahakkuk ettirildiğini, tahakkuk ettirilen borç ve düzenlenen tutanağın Müşteri Hizmetleri yönetmeliğine göre yapıldığını ve mevzuata uygun olduğunu, davalının dönem faturaları ve kaçak tahakkuklarından kaynaklanan 42.587,38 TL alacaklarının bulunduğunu, söz konusu bedelin tahsili amacıyla yapılan icra takibine davalının haksız olarak itiraz ettiğini ileri sürerek, itirazın iptali ile takibin devamına ve icra inkar tazminatına hükmedilmesini talep etmiştir.
Davalı, davanın reddini istemiştir.
Mahkemece; ""... ... 1. Asliye Hukuk Mahkemesi 2012/64-568 ( Bozmadan sonra 2014/626 Esas ve 2015/122 Karar ) Esas sayılı dosyası incelendiğinde; dava konusu 24/06/2010 tarihli kaçak tespit tutanağı ve kaçak ek tutanağına dayanarak, icra takibi başlattığı, takibe itiraz edilmesi üzerine, itirazın iptali davası açtığı, itirazın iptali davasının yargılaması sonucunda karar verildiği görüldü. Söz konusu kaçak tespit tutanağı mahkememiz dosyasına ait bahsi geçen 24/06/2010 tarihli kaçak tespit tutanağıyla aynı olduğu tespit edilerek ve kararın kesinleşme şerhininde bulunarak göz önüne alındığında 6100 sayılı kanunun 114/1-i ve 303. Maddeleri ile birlikte değerlendirilerek daha önce hakkında dava konusu ve tarafları aynı olan bir kesin hüküm bulunması sebebiyle..."" gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, hüküm taraf vekilleri tarafından temyiz edilmiştir.
1-Taraflar arasındaki ... 1. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2014/626 E. 2015/122 K. sayılı dosyasının incelenmesinde; davacı kurumun davalı aleyhine 24.06.2010 tarihli kaçak tespit tutanağı nedeniyle tahakkuk ettirilen bedelin tahsili amacıyla yapılan icra takibine vaki itirazın iptali davası olduğu, söz konusu davada daha önce verilen 22.11.2012 tarih ve 2012/64-568 E.K. sayılı ilamın Dairemizin 15.05.2014 tarih ve 2014/3397-7572 E.K. sayılı ilamı ile bozulmasına karar verildiği, bozma sonrasında yapılan yargılama sonucunda 05.03.2015 tarih ve 2014/626 E. 2015/122 K. sayılı ilam ile davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, temyiz edilmeksizin 20.04.2015 tarihinde kesinleştiği görülmüştür.
Davaya konu ... 2. İcra Müdürlüğünün 2012/5102 E. sayılı takip dosyasının incelenmesinde; 2011/11 ve 2012/10 dönemlerine ait kaçak ve kaçak ek tahakkukları nedeniyle icra takibi başlatıldığı görülmektedir.
Dosya içerisindeki bilgi ve belgelerden, davaya konu 24.06.2010 tarihli kaçak tespit tutanağı kapsamında tahakkuk ettirilen kaçak ve kaçak ek tahakkukunun, davalının abone olmasına rağmen abonesiz olarak tespit tutanağının düzenlenmesi gerekçesiyle davacı kurumca iptal edildiği ve davaya konu aboneliğe aktarılarak 24.693 TL olarak tahakkuk ettirildiği anlaşılmaktadır. Söz konusu bedelle ilgili olarak taraflar arasında ... 1. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2014/626 E. 2015/122 K. sayılı dosyasında yapılan yargılama sonucunda verilen kararın kesinleştiği anlaşılmaktadır.
Eldeki davada ise; davaya konu 24.06.2010 tarihli kaçak tespit tutanağı kapsamında tahakkuk ettirilen bedel yanında, 2011/11 dönemine ait 9.831,90 TL kaçak, 5.324,90 TL kaçak ek tahakkukunun da bulunduğu anlaşılmakla, söz konusu bedel hakkında taraflar arasında, konusu ve tarafları aynı olan kesin bir hükümden bahsedilemeyeceği açıktır.
Bu itibarla; mahkemece, davalının dava konusu bedeller hakkında 6111 sayılı yasadan faydalanıp faydalanmadığı hususu araştırılmalı, akabinde 2011/11 dönemine ait kaçak ve kaçak ek tahakkukuna dayanak belgelerin( kaçak tespit tutanağı ve tahakkuk belgelerinin aslını içerir şekilde abonelik dosyasının) davacı kurumdan getirtilerek dava dosyasının konusunda uzman bilirkişi veya heyetine verilerek, bilirkişiden davacı kurumun davalıdan tahsilini isteyebileceği bedel hakkında, tahakkuk tarihinde yürürlükte bulunan mevzuat hükümleri çerçevesinde, hüküm kurmaya ve Yargıtay denetimine elverişli bir rapor alınmalı ve sonucu dairesinde bir hüküm kurulması gerekirken, eksik inceleme ve araştırma sonucunda yazılı şekilde hüküm tesisi usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirmiştir.
2-Bozma nedenine göre davalı tarafın temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik gerek görülmemiştir.
SONUÇ; Yukarıda birinci bentte açıklanan nedenlerle hükmün HUMK.nun 428. maddesi gereğince davacı yararına BOZULMASINA, ikinci bentte açıklanan nedenle davalı tarafın temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik yer olmadığına, peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 6100 sayılı HMK"nun geçici madde 3 atfıyla 1086 sayılı HUMK.nun 440.maddesi gereğince kararın tebliğinden itibaren 15 günlük süre içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 16.02.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.