Abaküs Yazılım
20. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/1623
Karar No: 2017/7628

Yargıtay 20. Hukuk Dairesi 2016/1623 Esas 2017/7628 Karar Sayılı İlamı

20. Hukuk Dairesi         2016/1623 E.  ,  2017/7628 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Kadastro Mahkemesi

    Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davalılardan Hazine tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:
    K A R A R
    Kadastro sırasında ... köyü 102 ada 63 parsel sayıuılı 5654,37 m² yüzölçümündeki taşınmaz, 102 ada 105 parsel sayılı 4805,82 m² yüzölçümündeki taşınmaz ve 102 ada 92 parsel sayılı 12.734,46 m² yüzölçümündeki taşınmaz, taşınmazlara uyan aynı kuvvette iki tapu kaydı bulunması sebebiyle malik tespitinin mahkemece yapılması amacıyla malik hanesi boş olarak tespit edilmiş ve tutanaklar kadastro mahkemesine gönderilmiştir.
    Davalı Hazine, taşınmazların kaçak ve yitik kişilerden kaldığını, davalı gerçek kişiler ise taşınmazların mahkeme kararı sonucu oluşan tapu kayıtları kapsamında kaldığını ileri sürmüş, mahkemece açılan davanın ve birleşen 2008/27 ve 2008/20 Esas sayılı davaların kabulüne, dava konusu ... ili, ... ilçesi, ... köyü, 102 ada 105 parsel sayılı taşınmazın ekli fen bilirkişi raporunda (G) harfi ile gösterilen 1.945,48 m²"lik kısmı, (İ) harfi ile gösterilen 542,33 m²"lik kısımlarının aynı adanın son parsel numaraları verilerek ayrı ayrı Hazine adına tapuya kayıt ve tesciline, dava konusu ... ili, ... ilçesi, ... köyü, 102 ada 105 parsel sayılı taşınmazın ekli fen bilirkişi raporunda (H) harfi ile gösterilen 1.389,14 m²"lik kısmı, (I) harfi ile gösterilen 211,57 m²"lik kısmı, (K) harfi ile gösterilen 26,74 m²"lik kısmı, (L) harfi ile gösterilen 158,85 m²"lik kısmı, (M) harfi ile gösterilen 11,22 m²"lik kısmı, (N) harfi ile gösterilen 520,49 m² kısımlarının aynı adanın son parsel numaraları verilerek ayrı ayrı zilyedi ... adına tapuya kayıt ve tesciline, dava konusu ... ili, ... ilçesi, ... köyü, 102 ada 63 parsel sayılı taşınmazın ekli fen bilirkişi raporunda (A) harfi ile gösterilen 4.164,22 m²"lik kısmı, (C) harfi ile gösterilen 130,96 m²"lik kısımlarının aynı adanın son parsel numaraları verilerek ayrı ayrı Hazine adına tapuya kayıt ve tesciline, dava konusu ... ili, ... ilçesi, ... köyü, 102 ada 63 parsel sayılı taşınmazın ekli fen bilirkişi raporunda (B) harfi ile gösterilen 899,78 m²"lik kısmı, (D) harfi ile gösterilen 33,99 m²"lik kısmı, (E) harfi ile gösterilen 331,68 m²"lik kısmı, (F) harfi ile gösterilen 93,74 m²"lik kısımlarının aynı adanın son parsel numaraları verilerek ayrı ayrı zilyedi ... adına tapuya kayıt ve tesciline, dava konusu ... ili, ... ilçesi, ... köyü, 102 ada 92 parsel sayılı taşınmazın ekli fen bilirkişi raporunda (A) harfi ile gösterilen 8.739,28 m²"lik kısmı, (C) ve (D) harfleri ile gösterilen 93,69 m²"lik kısımlarının aynı adanın son parsel numaraları verilerek ayrı ayrı Hazine adına tapuya kayıt ve tescili"ne, dava konusu ... ili, ... ilçesi, ... köyü, 102 ada 92 parsel sayılı taşınmazın ekli fen bilirkişi raporunda (B) harfi ile gösterilen 1.649,14 m²"lik kısmı, (E) harfi ile gösterilen 73,75 m²"lik kısmı, (F) harfi ile gösterilen 2.178,90 m²"lik kısımlarının aynı adanın son parsel numaraları verilerek ayrı ayrı zilyedi ... adına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmiş hüküm davalı Hazine tarafından davalı gerçek kişilere verilen 102 ada 105 parsel sayılı taşınmazın (H), (I), (K), (L), (M) ve (N); 102 ada 63 parsel sayılı taşınmazın (B), (D), (E) ve (F); 102 ada 92 parsel sayılı taşınmazın (B), (E) ve (F) harfleri ile gösterilen bölümler yönünden temyiz edilmiştir.
    Dava kadastro tespitine itiraza ilişkindir
    Çekişmeli taşınmazların bulunduğu yerde genel arazi ve orman kadastrosu çalışmaları 5304 sayılı Kanuna göre birlikte gerçekleştirilmiştir.
    Mahkemece, çekişmeli taşınmazların bir kısmının 4753 sayılı Kanun uyarınca yapılan çalışmalar sonucunda oluşturulan tevzi haritasındaki tevzi parsellerine denk geldiği belirtilerek davanın kısmen kabulüne karar verilmişse de yapılan araştırma ve inceleme hüküm kurmak için yeterli bulunmamaktadır. Hükme dayanak yapılan fen bilirkişi raporunda dava konusu taşınmazların bir kısmının tevzii paftasındaki hiçbir parsele denk gelmediği, bir kısmının bir takım tevzii parsellerine, bir kısmının tevzi tapusu bulunmayan, ancak paftada yer alan bir takım tevzii parsellerine, bir kısmının 424 nolu mera parseline denk geldiği, ancak mera parselinin sınırının net şekilde belli olmadığı ve mera parselinin kapalı bir alanı oluşturmadığı belirtildiği halde, tevzii parsellerin belirtmelik tutanakları ilgili kurumlardan araştırılarak getirtilip dosyasına konulmamış, tapu kaydının iktisap sebebinin doğru olup olmadığı yönünde hayatta olmaları halinde belirtmelik bilirkişilerinin tanık sıfatıyla dinlenmeleri gerekeceği üzerinde durulmamış, mahkemece hükme esas alınan ek rapora ekli krokide uygulamayı izlemeye elverişli nitelikte bulunmadığı gibi mera haritası, toprak tevzi haritası ve kadastro paftasında sabit sınırlardan başlanılıp, ölçeği eşitlenerek yöntemince çakıştırılmak suretiyle taşınmazın hangi bölümünün kesin olarak tevzi haritalarının kapsamında kaldığı, hangi bölümünün mera haritası kapsamında kaldığı aynı harita üzerinde net bir şekilde gösterilmemiş, taşınmazların öncesinin zilyetlikle iktisap edilecek yerlerden olması halinde mera olarak sınırlandırma tarihine ve tapu kaydının oluştuğu tarihe kadar 3402 sayılı Kanunun 14. maddesinde öngörülen diğer koşulların da gerçekleşip gerçekleşmediği üzerinde durulmamış, keşif sırasında dinlenilen bilirkişi ve tanıkların davalı tarafın taşınmazlar üzerindeki zilyetliğine ilişkin beyanları 3402 sayılı Kanunun 46/1 ve 14. maddesi kapsamında değerlendirilmemiş, dava konusu taşınmazların tamamı memleket haritası ve hava fotoğrafı üzerindeki gösterilmek sureti ile taşınmazlara zilyet olan kişilerin kullanımın olup olmadığı, varsa süresine ilişkin mahalli bilirkişi ve tanık beyanları denetlenmemiş
    O halde, doğru sonuca varabilmek için öncelikle, toprak tevzii çalışmaları sırasında oluşturulan parseller hakkında Hazine adına tapu kaydı oluşturulup oluşturulmadığı sorulmalı, varsa tapu kayıtlarının tesisine esas belirtmelik tutanakları araştırılmalı, bulunması halinde 1962 yılında yapılan toprak tevzi çalışmaları sırasında bu taşınmazlar yönünden herhangi bir kayıt ya da belgenin uygulanıp uygulanmadığı belirlenmeli, varsa tesis ve tedavülleri ile birlikte getirtilmelidir.Ayrıca davalı tarafın dayandığı ... Asliye Hukuk Mahkemesi"nin 25.02.1964 tarih, 1962/22 E. - 1964/1 K. sayılı dava dosyası getirtilmeli, tarafların dayandıkları tapu kayıtlarının revizyon görüp görmediği sorulmalı, görmüş ise uygulandığı taşınmazların kadastro tespit tutanakları getirtilerek dosya tamamlanmalı, dosya bu şekilde keşfe hazır hale getirildikten sonra, taşınmazların bir kısmının komisyon haritasına göre mera parseli içerisinde kaldığı iddia edildiğine göre davaya konu uyuşmazlıkta menfaati bulunmayan komşu köylerden seçilecek üç kişilik yerel bilirkişi kurulu, zirai bilirkişi, fen bilirkişisi, hayatta iseler belirtmelik tutanağında imzaları bulunan bilirkişiler, taraf tanıkları ve kadastro tespit bilirkişilerinin huzuru ile yeniden keşif yapılmalıdır. Yapılacak keşif sırasında tescil ilamında davalı Hazinenin taraf olması nedeniyle, tescil ilamı taraflar arasında kesin hüküm teşkil edip Hazine"yi bağlayacağından öncelikle tescil krokisi bilirkişi ve tanıklar eliyle uygulanarak çekişmeli taşınmazı kapsayıp kapsamadığı kesin olarak belirlenmeli, çekişmeli taşınmazın tescil kararı ile oluşan harita kapsamında kalmadığının belirlenmesi halinde varsa tevzi çalışmaları sırasında uygulanan kayıt ve belgelerin çekişmeli taşınmazları kapsayıp kapsamadığı, çekişmeli taşınmazların öncesinin ne olduğu, kime ait bulunduğu, kimden kime nasıl intikal ettiği, kim ya da kimler tarafından hangi tarihten itibaren ve ne şekilde kullanıldığı, öncesinin mera, yayla gibi özel mülkiyete konu olamayacak ya da kaçak ve yitik kişilerden kalıp kanunlar uyarınca Hazineye intikal eden yerlerden olup olmadığı bilirkişi ve tanık beyanları komşu parsellere ait kadastro tutanakları ve tespit dayanakları olan belgelerle denetlenmeli, zirai bilirkişiden çekişmeli taşınmazların bitişiğinde 102 ada 3 numaralı orman parseli ile taşınmazlar arasında doğal ya da yapay ayırıcı sınır bulunup bulunmadığı hususlarını da içeren taşınmazların değişik yönlerden gösteren fotoğraflarınında
    eklenmek
    suretiyle ayrıntılı, denetlemeye elverişli rapor istenmeli, fen bilirkişisine toprak tevzii paftası ile kadastro paftası, varsa mera tahsis haritası ve tescil ilamı ile oluşan tapu kaydına ait tescil krokisinin çakıştırılması suretiyle keşfi izlemeye elverişli harita düzenlettirilmeli, orman bilirkişisinden en eski ve kadastro tespitinden 15-20 yıl öncesine ait memleket haritası ve hava fotoğrafı üzerinde çekişmeli taşınmazların konumunu çevre parselelrle birlikte gösterecekleri, hava fotoğrafları üzerinde stereoskopik inceleme yapılmak sureti ile taşınmazların kullanım sınırı olup olmadığı varsa kullanımın ne şekilde olduğu hangi tarihte başladığı ile ilgili ayrıntılı bilgi veren rapor düzenlemeleri istenmeli, bundan sonra toplanmış ve toplanacak tüm deliller birlikte tartışılıp değerlendirilerek, çekişmeli taşınmazların mera haritası kapsamında kalması halinde toprak tevzi komisyonu tarafından yapılan mera sınırlandırma tarihine, tevzi tapusu kapsamında kalan bölüm olması halinde tapu kaydının oluştuğu tarihe kadar, Kadastro Kanununun 46/1, 14 ve devamı maddelerinde sözü edilen kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeniyle mülk edinme koşullarının gerçekleşip gerçekleşmediği, tevzi tapusu kapsamında kalmayan bölüm olması halinde tespit tarihine kadar Kadastro Kanununun 14 ve devamı maddelerinde sözü edilen kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeniyle mülk edinme koşullarının gerçekleşip gerçekleşmediği belirlenmeli ve sonucuna göre bir karar verilmelidir.
    Eksik araştırma ve incelemeye dayalı olarak hüküm kurulması isabetsiz olup, hükmün bozulması gerekmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; davalı Hazinenin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün 102 ada 105 sayılı parselin (H), (I), (K), (L), (M) ve (N); 102 ada 63 parsel sayılı taşınmazın (B), (D), (E) ve (F); 102 ada 92 parsel sayılı taşınmazın (B), (E) ve (F) harfleri ile gösterilen bülümler yönünden BOZULMASINA 11/10/2017 günü oy birliği ile karar verildi.








    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi