22. Hukuk Dairesi 2015/34102 E. , 2018/15591 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İş Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : ALACAK
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi taraflar vekillerince istenilmekle, temyiz taleplerinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı İsteminin Özeti:
Davacı vekili, işveren tarafından 15.08.2014 tarihinde iş akdine haklı bir neden olmadan son verildiğini, davacının sabah 08.00-16.00 arası haftanın 7 günü çalıştığını, yıllık izinlerin yasaya uygun kullandırılmadığını, asgari geçim indiriminin ödenmediğini, ulusal bayram ve genel tatil ücreti alacaklarının ödenmediğini, hafta tatili ücretinin verilmediğini öne sürerek kıdem, ihbar tazminatı, yıllık ücretli izin, fazla çalışma, hafta tatili ve ulusal bayram ve genel tatil ücreti alacaklarının davalıdan tahsilini talep etmiştir.
Davalı Cevabının Özeti:
Davalı vekili, davacının davalı şirkette sorunsuz çalışmaktayken 01.08.2014-15.08.2014 tarihleri arasında onbeş gün mazeretsiz ve izinsiz işe gelmediğini, işyerinde davacının eşinin çalıştığını, eşinin işi bıraktığını ve çalışmayacağını beyan ettiğini, davalı işveren tarafından 15.08.2014 tarihinde PTT kanalıyla işe gelmediğinin geçerli sebep ve mazereti var ise bildirmesi aksi halde İş Kanunu 25/II-g maddesi gereğince devamsızlık sebebi ile iş akdinin feshedileceğinin bildirildiğini, 15.08.2014 tarihinde çıkış işleminin Sosyal Güvenlik Kurumuna bildirildiği, kıdem ve ihbar tazminatı hakkının oluşmadığını, işyerinde haftalık 45 saatlik çalışma uygulandığını, fazla çalışma yapılması halinde ücretinin ödendiğini, hafta sonu ve ulusal bayram ve genel tatil günlerinde çalışması halinde ücretinin ödendiğini, dini bayramlarda çalışma yapmadığını, yıllık ücretli izin hakkını kullandığını savunarak davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme Kararının Özeti:
Mahkemece, davanın belirsiz alacak davası olarak açıldığı, kıdem, ihbar tazminatı ve yıllık izin ücreti taleplerinin belirsiz alacak davasının konusunu oluşturamayacağı, bu taleplere yönelik davanın hukuki yarar yokluğundan reddine karar verilmesi gerektiği kabul edilmiş; diğer talepler yönünden ise hükme esas alınan bilirkişi raporu doğrultusunda yazılı gerekçe ile davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Temyiz:
Kararı taraf vekilleri temyiz etmiştir.
Gerekçe:
1-Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle davacı tanıklarından ..."ın dava dosyasında dini bayramlar dışında ulusal bayram ve genel tatil günlerinde çalışıldığının kabul edilmiş olduğunun ve bu kabulün Dairemizin 22.01.2018 tarih 2015/19344 esas ve 2018/1029 karar sayılı ilamında bozma nedeni yapılmadığının ve davalı işverence de çalışma kabul edilmek ile birlikte ödeme yapıldığının savunulmasına karşın ispatlanamadığının anlaşılmasına göre, davacının tüm davalının aşağıdaki bendin dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddine,
2-Taraflar arasında davacı işçinin hafta tatili gününde çalışıp çalışmadığı konusunda uyuşmazlık bulunmaktadır.
Davacı işçinin hafta tatili kullanıp kullanmadığı hususu taraflar arasında uyuşmazlık konusudur.
Hafta tatili gününde çalıştığını iddia eden işçi, norm kuramı uyarınca bu iddiasını ispatla yükümlüdür. Ücret bordrolarına ilişkin kurallar burada da geçerlidir. İşçinin imzasını taşıyan bordro sahteliği ispat edilinceye kadar kesin delil niteliğindedir. Bir başka anlatımla bordronun sahteliği ileri sürülüp kanıtlanmadıkça, imzalı bordroda yer alan hafta tatili ücreti ödemesinin yapıldığı varsayılır. Bordroda ilgili bölümünün boş olması ya da bordronun imza taşımaması halinde, işçi hafta tatilinde çalışma yaptığını her türlü delille ispat edebilir.
Hafta tatillerinde çalışıldığının ispatı konusunda işyeri kayıtları, özellikle işyerine giriş çıkışı gösteren belgeler, işyeri iç yazışmaları, yazılı delil niteliğindedir. Ancak, sözü edilen çalışmanın bu tür yazılı belgelerle kanıtlanamaması durumunda tarafların dinletmiş oldukları tanık beyanları ile sonuca gidilmesi gerekir. Bunun dışında herkesçe bilinen genel bazı vakıalar da bu noktada göz önüne alınabilir. Hafta tatili çalışmalarının yazılı delil ya da tanıkla ispatı imkân dahilindedir. İşyerinde çalışma düzenini bilmeyen ve bilmesi mümkün olmayan tanıkların anlatımlarına değer verilemez.
İmzalı ücret bordrolarında hafta tatili ücreti ödendiği anlaşılıyorsa, işçi tarafından daha fazla çalışıldığının ileri sürülmesi mümkün değildir. Ancak, işçinin hafta tatili alacağının bordroda görünenden daha fazla olduğu yönünde bir ihtirazi kaydının bulunması halinde, hafta tatili çalışmalarının ispatı her türlü delille yapılabilir. Buna karşın, bordroların imzalı ve ihtirazi kayıtsız olması durumunda dahi, işçinin bordroda yazılı olanın dışında hafta tatillerinde çalışmaların yazılı delille kanıtlaması mümkündür.
Somut uyuşmazlıkta, Mahkemece hükme esas alınan bilirkişi raporunda, tanık beyanlarından hareketle davacının ayda üç hafta tatilinde çalıştığı kabulüne göre hesaplama yapılmıştır. Ne var ki, davacı tanıklarının davalı işverene karşı aynı nedenle açmış oldukları alacak davalarının bulunduğu, bir başka deyişle davacı tanıklarının davalı işveren ile aralarında husumet bulunduğu görülmektedir. Şu halde, yan deliller ile desteklenmedikçe husumetli tanık anlatımlarının hükme esas alınması mümkün değildir.
Her dosya kendi içerisindeki delil durumuna göre değerlendirilir. Kaldı ki, davacı tanıklarından ..."ın Dairemizin 2015/19344 esasına kaydedilerek ve davacı tanığı ..."ın Dairemizin 2015/19344 esasına kaydedilerek temyiz incelemesine tabi tutulan dava dosyalarında hafta tatili ücret alacağı taleplerinin reddine karar verilmiş olup davacı temyizine karşın bu kabullerin bozma nedeni yapılmadığı görülmektedir. Davacı tanığı ..."nın Dairemizin 2015/19345 esasına kaydedilerek temyiz incelemesine tabi tutulan dava dosyasında hafta tatili alacağı hüküm altına alınmış ise de, hüküm altına alınan alacak miktarları karar tarihi itibariyle temyiz kesinlik sınırının altında kaldığından temyiz incelemesi yapılamadığı anlaşılmaktadır. Şu halde, davacının hafta tatili günlerinde çalıştığını yöntemince ispatladığından söz edilemeyeceğinden, talebin reddi yerine kabulüne karar verilmiş olması hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı nedenle BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının talep halinde ilgililere iadesine, 21.06.2018 gününde oybirliği ile karar verildi.