Abaküs Yazılım
3. Hukuk Dairesi
Esas No: 2017/1367
Karar No: 2017/1784
Karar Tarihi: 22.02.2017

Yargıtay 3. Hukuk Dairesi 2017/1367 Esas 2017/1784 Karar Sayılı İlamı

3. Hukuk Dairesi         2017/1367 E.  ,  2017/1784 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :SULH HUKUK MAHKEMESİ

    Taraflar arasındaki kiralananın tahliyesi davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü:

    Y A R G I T A Y K A R A R I

    Davacı vekili, davalının, davacının maliki bulunduğu dükkan vasıflı taşınmazı, davacıdan önceki malikten 01/06/1997 başlangıç tarihli kira sözleşmesi ile kiraladığını, davacının taşınmazı 28/04/2011 tarihinde satın aldığını, davacının ortağı bulunduğu ...Ticaret adlı iş yerinden ticari nedenlerle 31/12/2013 tarihinde ayrılmak zorunda kaldığını, şuan yaptığı herhangi ticari bir işi bulunmadığını, iş yapabilmesi için davalının kiracı olarak bulunduğu iş yerine ihtiyacı bulunduğunu, davacının, davalıya ... Noterliği"nin 07/03/2014 tarihli 1949 yevmiye numaralı ihtarnamesi ile 01/06/2014 tarihinde bitecek olan kira sözleşmesini yenilemeyeceğini, davalının iş yerinde devam eden faaliyetini 01/06/2014 tarihinde sonlandırarak, iş yeri ihtiyacı nedeni ile kiralananın kendisine teslim edilmesini bildirdiğini, söz konusu ihtarnamenin 13/03/2014 tarihinde davalıya tebliğ edildiğini, belirterek kiralananın ihtiyaç nedeniyle tahliyesine karar verilmesini istemiştir. Davalı, davacının ihtiyaç iddiasının gerçeği yansıtmadığını, kira sözleşmesinin başlangıç tarihinin 01/06/1997 olmayıp 28/04/2011 olduğunu, çekilen Noter İhtarnamesinde tahliye istenen tarihin süresinde olmadığını, bu nedenle davanın süresinde açılmadığını, ileri sürerek davanın reddini savunmuştur.
    Mahkemece, kira sözleşmesinin başlangıç tarihinin, davalı vekilinin kabul ettiği tarih olan 28/04/2011 olarak kabul edildiğini, diğer taraftan kira sözleşmesinin belirsiz süreli olduğu hususunda taraflar arasında çekişme bulunmadığından 6098 sayılı Türk Borçlar Kanununun 329. Maddesi uyarınca belirlenen altı aylık kira döneminin 28/04/2014 tarihi itibariyle son bulduğu belirlenmekle , 13/03/2014 tarihinde tebliğ edilen ihtarnameden itibaren üç ay sonra 19/06/2014 tarihinde açılan davanın süresinde olduğu, ihtiyacın gerçek, samimi ve zorunlu olduğunun kanıtlandığı gerekçesiyle davanın kabulü ile davacının işyeri ihtiyacı nedeniyle kiralananın tahliyesine karar verilmiş, karar davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    6098 sayılı Türk Borçlar Kanununun 350/1. maddesi hükmüne göre ihtiyaç iddiasına dayalı olarak açılacak tahliye davalarının belirli süreli sözleşmelerde sürenin sonunda, belirsiz süreli sözleşmelerde bu kanunun 328. maddesinde fesih bildirimi için öngörülen sürelere uyularak belirlenecek tarihten başlayarak bir ay içinde açılması gerekir. Türk Borçlar Kanununun 353. maddesi uyarınca kiraya veren, daha önce veya en geç davanın açılması için öngörülen sürede dava açacağını kiracıya yazılı olarak bildirmişse dava, bildirimi takip eden uzayan bir kira yılı sonuna kadar açılabilir. Dava açma süresi kamu düzenine ilişkin olup, davalı ileri sürmese bile mahkemece kendiliğinden göz önünde bulundurulması gerekir.
    6098 Sayılı Türk Borçlar Kanununun 328. maddesinde yer alan düzenlemeye göre ise; belirsiz süreli kira sözleşmelerinde taraflardan her biri, daha uzun bir fesih bildirim süresi veya başka bir fesih dönemi kararlaştırılmış olmadıkça, yasal fesih dönemlerine ve fesih bildirim sürelerine uyarak sözleşmeyi feshedebilir. Sözleşmede veya kanunda belirtilen fesih dönemine veya bildirim süresine uyulmamışsa, bildirim bir sonraki fesih dönemi için geçerli olur.
    Olayımıza gelince; Davaya dayanak yapılan 28.04.2011 başlangıç tarihli süresiz sözlü kira sözleşmesi bulunduğu hususunda uyuşmazlık bulunmamaktadır. Davacı, akdin yenilenmeyerek fesih edileceğini 07/03/2014 keşide, 13/03/2014 tebliğ tarihli noter ihtarı ile davalı tarafa bildirilmiştir. Bu durumda Türk Borçlar Kanununun 328/1-2 maddeleri uyarınca süresiz hale gelen sözleşme için fesih bildiriminin 6 aylık döneme nazaran 3 ay önceden keşide ve tebliğ edilmesi, davanın da 6 aylık sürenin sonunda açılması gerekir. Davacı tarafından feshe ilişkin ihtarname 28/10/2013 tarihinde başlayan altı aylık döneme nazaran 13.03.2014 tarihinde tebliğ edilmesine rağmen dava 19/06/2014 tarihinde açıldığından dava süresinde değildir. Bu durumda mahkemece davanın süre yönünden reddine karar verilmesi gerekirken, yazılı gerekçe ile işin esasının incelenmesi doğru değildir.
    Hüküm bu nedenle bozulmalıdır.
    SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz itirazlarının kabulü ile 6100 sayılı ...ya 6217 Sayılı Kanunla eklenen geçici 3.madde hükmü gözetilerek HUMK.nın 428.maddesi uyarınca hükmün BOZULMASINA, 6100 sayılı HMK"nun geçici madde 3 atfıyla 1086 sayılı HUMK.nun 440.maddesi gereğince karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere, 22.02.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.




    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi