Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlular tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü :
Alacaklı vekili tarafından 31.10.2006 keşide tarihli çeke dayalı olarak 05.12.2006 tarihinde borçlu hakkında kambiyo senetlerine mahsus yol ile takibe başlandığı, örnek 10 numaralı ödeme emrinin borçlulara 14.05.2010 tarihinde tebliğ edildiği, borçluların ise 17.05.2010 tarihinde icra mahkemesine yaptıkları başvuruda, çekin zamanaşımına uğradığı nedeniyle takibin iptalini talep ettikleri anlaşılmıştır.
Borçluların icra mahkemesine başvurusu bu hali ile İİK. nun 169/a maddesine göre takibin kesinleşmesinden önceki dönemde çekin zamanaşımına uğradığı nedenine dayalıdır.
İ.İ.K.’nun 168/5.maddesi hükmü gereği borçlunun borcu olmadığını veya borcun itfa edildiğini, mehil verildiğini, alacağın zamanaşımına uğradığını, yetki itirazını sebepleri ile birlikte 5 gün içinde İcra Mahkemesine bildirmesi gerekir. Bir diğer anlatımla takibin kesinleşmesinden önceki döneme ilişkin zamanaşımı itirazı İİK. nun 168/5.maddesi kapsamında olup bu maddeye göre 5 günlük sürede yapılması gerekir. Borçlulara gönderilen örnek 10 ödeme emri 14.05.2010 tarihinde tebliğ edildiğine göre 17.05.2010 tarihinde icra mahkemesine yaptıkları başvuru İİK"nun 168/5. bendinde yazılı 5 günlük yasal sürededir.
Takip dayanağı belge kambiyo senedi niteliğinde çek olduğundan olaya TTK. nun 726 ve 730. maddesi göndermesi ile 662 ve 663. maddelerinin uygulanması gerekir. Borçlar Kanunu’nun 133.maddesine nazaran daha özel nitelikte bulunan ve T.T.K.’nun 730/18.maddesi gereğince çekler hakkında da uygulanması gereken aynı Kanunun 662.maddesi zamanaşımının hangi sebeplerle kesileceğini sınırlı bir şekilde açıklamıştır. Bu sebeplerden birisi de takip talebinde bulunulmasıdır.
Somut olayda, alacaklı tarafından 14.05.2009 tarihinde takip talebinde bulunulması ile zamanaşımı kesilmiş ise de borçlulara örnek 10 ödeme emri çıkarılması talebine kadar TTK. nun 726. maddesinde yazılı 6 aylık zamanaşımı süresinin dolduğu görülmektedir. 
O halde mahkemece zamanaşımı itirazının kabulü ile borçlular yönünden takibin durdurulmasına karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde istemin reddi isabetsizdir.
SONUÇ  : Borçluların  temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), 08/07/2011 gününde oybirliğiyle karar verildi.