MAHKEMESİ :İş Mahkemesi

Davacı, iş kazası sonucu maluliyetinden doğan maddi ve manevi tazminatın ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kısmen kabulüne karar vermiştir.
Hükmün taraf vekillerince temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.

K A R A R

1-Dosyadaki yazılara, toplanan delillere, hükmün dayandığı gerektirici sebeplere ve temyiz nedenlerine göre davalı şirket vekilinin tüm, davacının ise aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazlarının reddine.
2-Dava; 12.10.2004 tarihindeki iş kazasında yaralanarak %20,20 oranında sürekli iş göremezliğe maruz kalan sigortalının maddi ve manevi tazminat istemlerine ilişkindir.
Mahkemece; davacının maddi tazminat bedeli olarak 77.439,17 TL"nin taleple bağlılık ilkesi gereği 12.10.2005 tarihinden, manevi tazminat bedeli olarak 13.000,00 TL"nin 12.10.2004 tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya ödenmesine karar verilmiştir.
Dosya kapsamından; davacı vekili dava dilekçesinde hüküm altına alınmasını istediği tazminatlar için olay tarihinden faiz talep ettiği, maddi tazminat talibinin ıslah ile artırılması sırasında hüküm altına alınması talep edilen 77.439,17TL maddi tazminatın iş kazası tarihi olan 12.10.2005"ten işleyecek yasal faiziyle tahsilinin istendiği, yargılama konusu kazanın ise 12.10.2004 tarihinde meydana geldiği anlaşılmaktadır.
İş kazasının Borçlar Hukuku yönünden bir haksız fiil olduğu, zararın ve dolayısıyla tazminat alacağının olay anında ortaya çıktığı, haksız fiillerde temerrütün olay tarihinde gerçekleştiği gözetilerek hüküm altına alınan tazminata zararlandırıcı olayın (iş kazasının) gerçekleştiği tarihten itibaren yasal faiz yürütülmesi gerekir.
Somut olayda; davacı vekilinin ıslah dilekçesinde faiz başlangıcı olarak olay tarihini belirttiği açıktır. Ancak ıslah dilekçesinde olay tarihi 12.10.2004 yerine maddi hata ile 12.10.2005 tarihi yazılmıştır. Hüküm altına alınan maddi tazminat için davacı vekilinin ıslah dilekçesinde yazı ile belirttiği olay tarihinden faiz iradesi açık olmakla sehven yazıldığı anlaşılan 12.10.2005 tarihinden yasal faize karar verilmemesi usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir. .
Ne var ki bu yanlışlığın giderilmesinin yeniden yargılamayı gerektirmediği anlaşıldığından hüküm bozulmamalı HMK 370/2. maddesi uyarınca düzeltilerek onanmalıdır.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle 23.06.2014 tarihli kararın 1. maddesinde yazılı olan “...taleple bağlılık ilkesi gereği 12/10/2005” ifadesinin silinerek yerine “...olay tarihi olan 12.10.2004” ifadesinin yazılmasına. 23.06.2014 tarihli kararın düzeltilmiş bu hali ile ONANMASINA, aşağıda yazılı temyiz harcının temyiz eden taraflara yükletilmesine,

23.02.2015 gününde oy birliğiyle karar verildi.