22. Hukuk Dairesi 2017/14077 E. , 2018/15799 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İş Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : ALACAK
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle, temyiz talebinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı isteminin özeti:
Davacı vekili; davacının davalıya ait işyerinde 01.04.2012-28.01.2014 tarihleri arasında tornacı olarak çalıştığını, iş akdinin davalı işveren tarafından haksız şekilde feshedildiğini ileri sürerek, kıdem ve ihbar tazminatı alacaklarına hükmedilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı cevabının özeti:
Davalı, davacının iş sözleşmesinin işyerinde çalışan diğer işçiler ile kavga etmesi nedeniyle, kavgaya karışan tüm çalışanlar ile birlikte 4857 sayılı İş Kanunu"nun 25/2-d maddesi uyarınca haklı nedenle feshedildiğini, davacının geçmişte de olay çıkaran problemli bir işçi olduğunu beyan ederek ,davanın reddi gerektiğini savunmuştur.
Mahkeme kararının özeti:
Mahkemece, toplanan deliller ve bilirkişi raporuna dayanılarak davanın kabulüne karar verilmiştir.
Temyiz
Karar, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Gerekçe:
1-Taraflar arasında işverence yapılan feshin haklı nedene dayalı olup olmadığı uyuşmazlık konusudur.
4857 sayılı İş Kanunu"nun 25. maddesinin II. bendinde, ahlak ve iyi niyet kurallarına uymayan haller sıralanmış ve belirtilen durumlar ile benzerlerinin varlığında işverenin haklı fesih imkanının olduğu açıklanmıştır. Yine aynı maddenin II. bendinin (d) alt bendinde, işçinin işverene yahut onun ailesi üyelerinden birine yahut işverenin başka işçisine sataşması işverene haklı fesih imkanı verdiği ifade edilmiştir. Görüldüğü üzere kanundaki haller sınırlı sayıda olmayıp, genel olarak işçinin sadakat borcuna aykırılık oluşturan söz ve davranışları işverene fesih imkanı tanımaktadır. Kanuna göre sataşma, sadakat borcuna aykırılığın özel bir hali olarak kabul edilmektedir. Sataşma söz veya fiili tecavüz anlamına gelen bir harekettir.
Davalı işyerinde tornacı olarak 01.04.2012 tarihinden itibaren çalışan davacının iş akdine işverence; 28.01.2014 tarihinde işyerinde çalışan ... isimli işçi ile kavgaya karışarak, karşılıklı şekilde birbirlerini darp etmeleri nedeniyle, hakkında tutanak tutularak İş Kanunu m 25/II-d uyarınca haklı nedenle feshedildiği konusunda uyuşmazlık bulunmamaktadır.
Mahkemece; alınan bilirkişi raporu doğrultusunda, her ne kadar haklı nedene dayalı fesihte şekil şartı olarak işçinin savunmasının alınmasına gerek bulunmamaktaysa da, davalı işverenin kavga edeniyle iş akdini feshettiği davacının savunmasını almadığını, buna göre tanık anlatımları değerlendirildiğinde kavgayı başlatanın kim olduğunun belirlenmediği bu haliyle haklı feshin ispat edilemediği gerekçesiyle, davacının kıdem ve ihbar tazminatına hak kazandığına karar verilmiştir.
Dinlenen davacı tanıkları ... ve ...; davacının işyerinde çalışan ... isimli işçi ile kavga ettiklerini doğrulamış olmalarına karşın davacıya diğer işçinin saldırdığını beyan etmiş iseler de, bu tanıkların iş akitlerinin de söz konusu kavgaya karıştıkları gerekçesiyle aynı gün sona erdirilmiş olduğu görüldüğünden, beyanlarına şüphe ile yaklaşılması gerektiği anlaşılmaktadır.
Davalı tanıkları ise ; kavganın nasıl başladığına dair kesin bilgi verememişler ancak davacı ile ... isimli işçinin karşılıklı birbirleri ile tekme tokat kavga ettiklerini ifade etmişlerdir.
Dosya içeriği, davacı iddiası, davalı savunması ve tanık anlatımları birlikte değerlendirildiğinde, davacının işyerinde işverenin bir başka işçisi ile önce sözlü, sonra da fiziken kavgaya tutuşarak karşılıklı birbirlerini darp ettikleri, davalı işveren tarafından aynı gün haklarında tutanak tutulmak suretiyle kavgaya karışan tüm işçilerin iş akitlerinin feshedildiği, tutanak tanıklarının Mahkemede ifadesinin alındığı, bu tespitlere göre kavgayı kimin başlatmış olduğunun sonuç açısından bir değişikliğe neden olmayacağı gözetilerek, kıdem ve ihbar tazminatlarının reddine karar verilmesi gerekirken, yanılgılı değerlendirme ile yazılı şekilde taleplerin kabulü hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı sebepten BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 26/06/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.