Abaküs Yazılım
3. Hukuk Dairesi
Esas No: 2013/20081
Karar No: 2014/1461
Karar Tarihi: 04.02.2014

Yargıtay 3. Hukuk Dairesi 2013/20081 Esas 2014/1461 Karar Sayılı İlamı

3. Hukuk Dairesi         2013/20081 E.  ,  2014/1461 K.

    "İçtihat Metni"


    MAHKEMESİ : ANTALYA 7. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
    TARİHİ : 20/09/2012
    NUMARASI : 2009/33-2012/316

    Taraflar arasında görülen tazminat davasının yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen hüküm taraf vekillerince temyiz edilmiştir. Hükmün temyiz incelemesinin duruşmalı olarak yapılması davacılar vekili tarafından istenilmekle; taraflara yapılan tebligat üzerine duruşma için tayin olunan günde temyiz eden taraflar ve vekilleri gelmediler. Evrak üzerinde inceleme yapılarak işin incelenerek karara bağlanması için saat 14:00 bırakılması uygun görüldüğünden, belli gün ve saatte dosyadaki bütün kağıtlar okunarak, tetkik hakiminin açıklamaları dinlenip, gereği düşünüldü.

    Y A R G I T A Y K A R A R I

    Davacılar vekili dava dilekçesinde, davacılar Şahin ve Nazlı"nın çocuğu, diğer davacıların kardeşi olan ve doğuştan felçli olan T. K.ın olay tarihinde evlerinin önünde oturduğu sırada elektrik telinin kopması sonucu yandığını, olayda davalının kusurlu olduğunu belirterek, davacı Şahin ve Nazlı için 12.000 TL maddi (ıslah ile 41.915 TL), 60.000"er TL manevi tazminatın ve davacı kardeşleri için 10.000"er TL manevi tazminatın davalıdan tahsilini talep etmiş, birleşen dosyalarda ise fazlaya ilişkin maddi tazminat talebinde bulunmuştur.
    Davalı AEDAŞ vekili cevabında, elektrik hatlarında usulsüzlük olmadığını, ev sahibi dava dışı M.. K.."nın ruhsatsız yapının çatısını yüksek tutması nedeniyle tellerin zarar gördüğünü, Tülay"ında dikkatsiz davranarak kopan teli tuttuğunu, sorumlu olmadıklarını beyan etmiş, zamanaşımı def"inde bulunmuştur.
    Mahkemece; davanın kısmen kabulü ile davacı baba için 8.024,90 TL, davacı anne için 8.364 TL destekten yoksun kalma tazminatı ile davacı anne ve baba için 4.000"er TL manevi tazminatın ve davacı kardeşleri için 2.000"er TL manevi tazminatın davalıdan tahsiline karar verilmiş, hükmü davacılar vekili ve davalı vekili temyiz etmiştir.
    Mahallinde yapılan keşif sonucu alınan bilirkişi raporunda, 30.12.2004 olay tarihinde davacıların 1977 doğumlu kızı Tülay"ın doğuştan %99 özürlü olduğu, evlerinin önünde bulunduğu sırada, bitişik bina sahibi dava dışı M.. K.."nın evin çatışını 2 metre Emniyet mesafesini aşacak şekilde kaçak olarak yükseltmesi nedeniyle davalı AEDAŞ"a ait elektrik tellerinin sürtünerek koptuğunu ve Tülay"ın vücuduna dokunmak suretiyle vefat ettiğini belirterek, bu olay nedeniyle davalının %60, dava dışı M.. K.."nın %40 kusurlu olduğu, Tülay Kiraz"ın ise kusursuz olduğu açıklanmıştır.
    Hükme esas alınan destekten yoksun kalma tazminatını içeren bilirkişi raporunda davacı anne için 13.940 TL, davacı baba için 13.374,84 TL tazminat miktarı hesaplanmış, mahkemece; davalının %60 kusur oranına göre indirilerek karar verilmiştir.
    Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, davalı vekilinin tüm, davacılar vekilinin sair temyiz itirazları yerinde değildir.
    Davada, kusursuz sorumluluğa dayalı tazminat talep edilmektedir.
    Kusur aranmaksızın sorumlu olmanın düzenlendiği haller, kusursuz sorumluluk halleri olarak ifade edilir. TBK"nda açıklanan şekliyle kusursuz sorumluluk, 1- Hakkaniyet Sorumluluğu, 2- Özen Sorumluluğu, 3- Tehlike Sorumluluğu olarak ayrıma tabi tutulmuştur.
    Kusursuz sorumlulukta, kusur koşulu aranmadan haksız fiil nedeniyle doğan zararın tazmin yükümlülüğü doğmaktadır. Davalı AEDAŞ"a ait elektrik tellerinin dava dışı M.. K.."nın evinin çatısına sürtünmesi ile kopması sonucunda davacıların kızının yanması nedeniyle davalının 6098 sayılı TBK"nun 69.(818 sayılı BK"nun 58)maddesi gereğince kusursuz sorumluluğu bulunmaktadır.
    Ayrıca, TBK"nun 61 ve 62.(BK"nun 50 ve 51.) maddelerine göre davalı idarenin dava dışı M.. K.. ile müteselsil sorumluluk ilkesi gereği ileride diğer sorumluya rücu etmek kaydıyla zararın tamamından sorumlu olması gerekir.
    Bu durumda, davacıların destekten yoksun kalma tazminatı ile ilgili bilirkişi raporunda belirtilen rakamın (ileride diğer sorumluya rücu etmesi nedeniyle) tamamının davalı idareden tahsiline karar verilmesi gerekirken, mahkemece; yazılı şekilde %60 kusur oranına göre hüküm kurulması doğru görülmemiştir.
    Ayrıca, davada TBK"nun 58.maddesi (BK"nun 49.maddesi) gereğince manevi tazminat talep edilmektedir.
    Kişilik hakları hukuka aykırı olarak saldırıya uğrayan kimse manevi tazminata hükmedilmesini isteyebilir. Hâkim manevi tazminatın miktarını tayin ederken saldırı teşkil eden eylem ve olayın özelliği yanında tarafların kusur oranını, sıfatını, işgal ettikleri makamı ve diğer sosyal ve ekonomik durumlarını da dikkate almalıdır. Miktarın belirlenmesinde her olaya göre değişebilecek özel hal ve şartların bulunacağı da gözetilerek takdir hakkını etkileyecek nedenleri karar yerinde objektif olarak göstermelidir. Çünkü kanunun takdir hakkı verdiği hususlarda hâkimin hukuka ve hakkaniyete göre hüküm vereceği Türk Medeni Kanununun 4. maddesinde belirtilmiştir. Hükmedilecek bu para, zarara uğrayanda manevi huzuru doğurmayı gerçekleştirecek tazminata benzer bir fonksiyonu olan özgün bir nitelik taşır. O halde bu tazminatın miktarı onun amacına göre belirlenmelidir. Takdir edilecek miktar, mevcut halde elde edilmek istenilen tatmin duygusunun etkisine ulaşmak için gerekli miktar kadar olmalıdır.
    Davacılar Şahin ve Nazlı"nın kızı, diğer davacıların kardeşi olan Tülay Kiraz"ın olayda kusuru bulunmamaktadır. Davacıların bu olay nedeniyle manevi yönden üzüldükleri tartışmasızdır. Mahkemece; olayın oluş biçimi, kusur durumu, olayın özellikleri ile sonucu itibariyle ve ekonomik olgular dikkate alındığında takdir edilen manevi tazminat miktarı az olduğundan kurulan hüküm bu nedenlerle de bozmayı gerektirmiştir.
    Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 04.02.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.




    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi