Abaküs Yazılım
21. Hukuk Dairesi
Esas No: 2014/5268
Karar No: 2015/3354
Karar Tarihi: 24.02.2015

Yargıtay 21. Hukuk Dairesi 2014/5268 Esas 2015/3354 Karar Sayılı İlamı

21. Hukuk Dairesi         2014/5268 E.  ,  2015/3354 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk( İŞ) Mahkemesi

    Davacı, sigorta başlangıç tarihinin 01/06/1978 olduğunun ve davalılardan işverene ait işyerinde geçen çalışmalarının tespitine karar verilmesini istemiştir.
    Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin reddine karar vermiştir.
    Hükmün davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.

    K A R A R


    Dava, davacının ...nde 01.06.1978 tarihinden itibaren 4 ay çalıştığı ve sigorta başlangıç tarihinin 01.06.1978 tarihi olarak tespiti istemine ilişkindir.
    Mahkemece, 5 yıllık hak düşürücü süre geçtikten sonra dava açıldığı, kaldı ki davacının çalıştığını iddia ettiği tarih itibariyle 13 yaşında olduğu, iddia ettiği haşereyle mücadele işinin ağır ve tehlikeli işler sınıfında olduğu, bu iş kolunda 13 yaşında işçi çalıştırmanın yasak olduğu, davalının resmi bir kurum (...) olduğu dikkate alındığında davalının yasak işlerde işçi çalıştırmasının mümkün olmadığı, tanık ifadelerindeki gibi davacının çalıştığı kabul edilse dahi bu çalışmanın Orman İşletme Müdürlüğünce orman köylüsüne vahidi fiyat ile tek seferde kısa bir sürede veya mevsimde istisna akdi yapılarak, kesme, tomruklama istifleme, sulama haşere ile mücadele gibi süreksiz işlerde çalışmış olabileceği, vahidi fiyat esasına dayalı bir bütün olarak tek fiyatla orman köylüsüne veya bir gruba yaptırılan orman işlerinin zorunlu sigortalılık kapsamı dışında kaldığı gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiş ise de bu sonuca eksik araştırma ve inceleme ile gidilmiştir.
    Uyuşmazlık; davada hak düşürücü sürenin gerçekleşip gerçekleşmediği noktasında toplanmaktadır.
    Çalıştırılanlar, 506 sayılı Sosyal Sigortalar Kanununun 3. maddesinde belirtilen istisnalardan olmamak kaydıyla, 2. maddede öngörülen koşulların varlığı halinde kendiliğinden sigortalı sayılırlar.
    Sigortalılar ile bunların işverenleri hakkında sigorta hak ve yükümlerinin sigortalının işe alındığı tarihten başlayacağına ilişkin norm, sigortalının kayıt altına alınabilmesi ile sonuç doğurur.
    Bildirimsiz geçen çalışmaların tespitine ilişkin dava koşulları 506 sayılı Sosyal Sigortalar Kanununun 79/10. maddesinde tanımlanmıştır. Bunlar; 506 sayılı Kanun kapsamında sigortalı sayılma, yönetmelikte tespit edilen belgelerinin Kuruma verilmemiş ya da çalışmaların Kurumca saptanamamış olması ile anılan davanın hak düşürücü süre içerisinde açılmış olması şeklinde sıralanabilir.
    Sigortalı, bildirimsiz kalan çalışmalarının tespitini hak düşürücü sürenin işlemeye başladığı, hizmetin geçtiği yılın sonundan itibaren beş yıl (20.6.1987 tarihinde on yıla çıkarılmıştı. Ancak 1.6.1994 tarihinde tekrar beş yıla indirildi.) içerisinde isteyebilir. Hak düşürücü süre, bildirimsiz kalan çalışmalar yönünden öngörülmüştür.
    İşverenin, sigortalılara ilişkin hangi belgeleri Kuruma vermesi gerektiği Kanunun 79/1.maddesinde açıkça ifade edildiği üzere yönetmeliğe bırakılmıştır. Atıf yapılan Sosyal Sigorta İşlemleri Yönetmeliğinde, işverence Kuruma verilecek belgeler; işe giriş bildirgesi, aylık sigorta primleri bildirgesi, dönem bordrosu vd. şeklinde sıralanmıştır. Bu belgelerden birisinin dahi Kuruma verilmiş olması veya Kurumca, fiilen ya da kayden sigortalı çalışma olgusunun tespiti halinde hak düşürücü süreden söz edilemeyecektir.
    Kesintili çalışmanın varlığı halinde ise, kesintinin öncesi ve sonrasında oluşacak her çalışma devresi için dava koşullarının varlığı yukarıda belirtilen olgular dikkate alınarak belirlenecektir.
    Somut olayda, 10.03.1965 doğumlu olan davacının 01.06.1989 tarihinden itibaren muhtelif işyerlerinden 7814 gün sigortalı çalışmasının olduğu, davacının davalı işyerindeki çalışmalarının bordro tanığı olduğunu iddia eden kişiler tarafından doğrulandığı, ancak davalı Kurumdan davalı işyerine ait dönem bordrolarının ve davacının şahsi sicil dosyasının getirtilmediği, tanıkların hizmet cetvellerinin getirtilerek davalı işyerinde çalışması olup olmadığının denetlenmediği görülmüştür.
    Yapılacak iş; davalı Kurumdan davacının şahsi sicil dosyası, davalı işyerine ait sicil dosyası ve dönem bordroları ile davacının çalışmasını doğrulayan tanıkların hizmet cetvellerini getirtmek, tanıklar adına dava konusu dönemde çalışma bildirilip bildirilmediği, çalışma bildirilmiş ise bildirilen işyerinin davalı işyeri olup olmadığını denetlemek, davacının şahsi sicil dosyasından davalı işyerinden davacı adına işe giriş bildirgesi verilip verilmediğini araştırmak, yine davalı işyerinden dava konusu dönemde dönem bordroları verilip verilmediğini, bordro verilmiş ise bu bordrolarda davacının adının bulunup bulunmadığını tespit etmek, davacı adına işe giriş bildirgesi verilmemiş ve/veya dönem bordrolarında adı yoksa şimdiki gibi, aksi halde davacının çalışmalarının fiili olup olmadığını araştırarak toplanan delillerin sonucuna göre karar vermekten ibarettir.
    Mahkemece, bu maddi ve hukuki olgular gözönünde tutulmaksızın eksik inceleme ve araştırma ile yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
    O halde, davacının bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
    SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine
    24.02.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.



    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi