21. Hukuk Dairesi 2015/2720 E. , 2015/3529 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (İş) Mahkemesi
Davacı, Kurum tarafından resen tahakkuk ettirilen prim ve gecikme zammının ve ödeme emirlerinin iptaline, prim borcu olmadığının tespitine karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kısmen kabulüne karar vermiştir.
Hükmün taraf vekillerince temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi.
K A R A R
1.Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici nedenlere göre davacının tüm, davalı Kurumun ise aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazlarının reddine,
2.Dava, 02.01.2012 tarih ve 1 sayılı komisyon kararı ile re"sen tahakkuk ettirilen 70.148,18 TL prim ve gecikme zammı borcunun iptali ve davacının Kuruma borçlu olmadığının tespiti istemine ilişkindir.
Mahkemece, davanın kısmen kabulü ile ...nin 02.01.2012 tarih ve 01 nolu komisyon kararının iptaline ve davacının davalı kuruma 18.237,06 TL prim borcu olduğunun tespitine karar verilmiştir.
Dosyadaki kayıt ve belgelerden, davacının ... Köyleri Afet Konutları Yapımı işini üstlendiği, Kurum müfettişinin asgari işçilik incelemesine konu işi "inşaat" kabul ederek yaklaşık inşaat maliyetini 1.207.875,00 TL olarak hesapladığı, bilirkişinin ise yapılan işi "ihale benzeri" kabul ederek hesaba esas maliyeti Bitlis Bayındırlık ve İskan Müdürlüğünün afet konutları için yaptığı ödeme tutarı olan 570.800,00 TL kabul ettiği anlaşılmaktadır.
Somut işin, teknik anlamda tam olarak inşaat veya ihale olarak değerlendirilmesi mümkün değildir.
Yapımı tamamlanan konutlara ait arsalar afetzedeler tarafından temin edilmiş olup davacı-işverenin afetzedelere ödenecek parayı vekaletname ile ...nden evini yapana yardım metodu (EYY) kapsamında bitirme tutanağı karşılığında aldığı, hak sahiplerinden başkaca para almadığı, sözleşmelerin idare ile değil afetzede-hak sahipleri ile yapıldığı anlaşılmaktadır.
Yapılan iş teknik anlamda ihale olmadığı gibi "özel bina inşaatı" da değildir. Çünkü davacı-işverene yapılan ödeme tutarı, birim metrekare maliyeti üzerinden hesaplanmamış olup afetzedelere ödenecek olan 570.800,00 TL" den ibarettir. Maliyetin bu biçimde kesin olarak belirlendiği hallerde yaklaşık maliyet üzerinden hesap yapılması doğru ve hakkaniyete uygun değildir. Ancak bunun için işverenin hak sahiplerinden herhangi bir ödeme almaması gerekir.
Yukarıda yer alan açıklamalar doğrultusunda mahkemece inşaat maliyet bedelinin 570.800,00 TL kabulü doğrudur.
Ne var ki eldeki dava, prim ve gecikme zammı borcunun iptali ve davacının Kuruma borçlu olmadığının tespiti istemine ilişkin olup davacının kararda hüküm altına alınan primin 2006/7-8, 2007/5-6-7-8, 2008/5-6.aylara mal edilmesi sonrasında 17.11.2011 tarihi itibariyle hesaplanacak gecikme cezası/zammı borcundan da sorumlu olacağının düşünülmemesi hatalı olup bozma nedenidir.
3.Yasanın aradığı anlamda oluşturulacak kararların hüküm fıkralarının açık, anlaşılır, çelişkisiz, uygulanabilir olması gerekir.
Asgari işçilik uygulaması sonucu belirlenen fark prim ve gecikme zammından sorumlu olunmadığının tespiti istemine ilişkin davalarda mahkemece davacının sorumlu olmadığı prim ve gecikme zammı miktarının hükümde açıkça gösterilmesi gerekir.
Somut olayda mahkemece davacının sorumlu olmadığı prim ve gecikme zammının hükümde açıkça yazılmaması usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
O halde, davalı Kurumun bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, aşağıda yazılı temyiz harcının temyiz eden taraflardan davacıya yükletilmesine, 26.02.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.