11. Hukuk Dairesi 2016/393 E. , 2017/3933 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :TİCARET MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen davada ... 13. Asliye Ticaret Mahkemesi’nce bozmaya uyularak verilen 24/03/2015 tarih ve 2014/1191-2015/188 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davacı ... vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, ..."nin 13.02.2004 tarih ve 13 sayılı 09.02.2004 tarih ve 51 sayılı kararları ile ... Grubuna ait şirketlerin ortaklarının temettü hariç ortaklık hakları ile yönetim ve denetimine ... tarafından el konulduğunu, davacı ... A.Ş."nin fon tarafından yönetim ve denetimine el konulan 74 adet medya grubu şirketinden bir tanesi olduğunu, fon kurulu tarafından göreve getirilen yeni ... Yönetimince söz konusu grup şirketlerinin muhasebe kayıtlarının incelenmesinde, 13.02.2004 tarihi itibariyle, kasada olması gereken nakit tutarları ile mevcutlar arasında fahiş fark olduğunun tespit edildiğini, el koyma tarihinden önce şirket bünyesinde görev yapan davalıların şirket zararından sorumlu olduklarını ileri sürerek, 600.913,18 TL şirket zararının davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsilini talep ve dava etmiştir.
Davalılar, kasaya el konulma tarihinde tutulmuş bir tutanak olmadığını ve zararın ispatlanamadığını savunarak davanın reddini istemiştir.
Davalılar ... ve ..."e ilanan tebligat yapılmıştır.
Mahkemece iddia, savunma, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre; şirketin kasa açığının bir zarara yol açıp açmadığının davacı tarafından kanıtlanamadığı gibi, şirkete elkoyma tarihi 13.02.2004 tarihi itibariyle kasa sayımı yapılmadığı, bunun tutanağa bağlanmadığı, bir önceki yıl sonu olan 31.12.2003 tarihi itibariyle de şirketin kasa hesabını gerçek durumunun objektif olarak ortaya koyacak özellikte ve yetkililer tarafından imzalanmış bir envanter kaydı listesi, sayım tutanağı ve bunun gibi belgeye rastlanmadığı, inceleme raporunun 22.12.2005 tarihli olup, incelemeye 25.08.2005 tarihinde başlandığı, kasa açığının el koyma tarihinden önce mi yoksa sonra mı gerçekleştiği hususunda bir tespit yapmanın imkan dahilinde bulunmadığı için davalıların sorumluluğuna gidilemeyeceği, kasa açığını oluşturan kayıtların zamanlama itibariyle bu kasa açığını temellendirmediği gerekçesiyle davalılar ..., ..., ..., ... yönünden HUMK 409 (HMK 150) madde uyarınca davanın açılmamış sayılmasına, diğer tüm davalılar yönünden davanın esastan reddine karar verilmiştir.
Kararı, davacı ... vekili temyiz etmiştir.
1- Dosyadaki yazılara, mahkemece uyulan bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına ve delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davacı ... vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazları yerinde değildir.
2- Dava, ... A.Ş.nin eski yönetim, denetim kurulu üyeleri olan davalıların sorumluluğuna ilişkin olup, mahkemece, yukarıdaki özettenden de anlaşılacağı üzere benimsenen bilirkişi kurulu raporu doğrultusunda yazılı gerekçelerle davanın reddine karar verilmiştir. Ancak, 5411 sayılı Kanun"un 133/son maddesinde yer alan “Bu madde kapsamında açılan veya açılacak davalar ile kanuni halef sıfatıyla takip edilen davalarda, lehine hükmedilen tarafa vekalet ücreti maktu olarak belirlenir.” hükmü uyarınca mahkemece, davada kendisini vekil ile temsil ettiren davalılar yararına maktu vekalet ücretine hükmedilmesi gerekirken, yazılı şekilde nispi vekalet ücretine hükmedilmesi doğru olmayıp, kararın bu yönden bozulması gerekirse de yapılan yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden kararın anılan yönden düzeltilerek onanmasına karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine,(2) nolu bentte açıklanan nedenlerle davacı ... vekilinin temyiz itirazının kabulü ile hükmün 5. numaralı bendinden “37.436,53TL” ibaresinin çıkarılarak yerine “1.500,00TL” ibaresinin eklenmesine, kararın bu şekilde davalı-feri müdahil yararına DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 21/06/2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.