11. Hukuk Dairesi 2016/1191 E. , 2017/3948 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen davada ... 4. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi’nce verilen 19/10/2015 tarih ve 2014/527-2015/224 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davacı vekili ve davalı TPE vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, müvekkilinin 2013/71507 nolu “...” ibareli marka başvurusunun TPE YİDK kararıyla ayırt edilemeyecek derecede benzer markalar olduğu gerekçesiyle KHK"nın 7/1-b maddesi uyarınca reddedildiğini, redde mesnet gösterilen markalardan 2007/32875 nolu "4play" ve 2008/62336 nolu "... şekil" markaların müvekkiline ait olduğunu, müvekkilinin ticaret unvanının değiştiğini, bu markaların müvekkili şirketin değişen ticaret unvanı ile kayıtlı olduğunu, redde mesnet 2004/29725 nolu "..." ve 2004/29726 nolu "..." markalarının davalı şirkete ait olduğunu ancak farklı sınıfları içerdiğini ileri sürerek YİDK kararının iptaline ve marka başvurusunun kapsamındaki tüm sınıflar bakımından tesciline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı şirket vekili, davacı şirketin unvanının değiştiğini ve redde mesnet markalardan ikisinin kendisine ait olduğunu bildirmeyi ihmal ettiğini, davacı şirketin markalarının kendi markalarına ayniyet derecesinde benzediğini, mal ve hizmetlerin benzer olduğunu, 35. sınıfa konu hizmetlerin müşterek olduğunu savunarak, davanın reddini talep etmiştir.
Davalı TPE vekili, TPE YİDK kararının usul ve yasaya uygun olduğunu savunarak davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir
Mahkemece, iddia, savunma, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre, 2007/32875 ve 2008/62336 sayılı markaların davacıya ait olduğu, davacı tarafın ticaret unvanının değiştiği ve redde mesnet markaların ikisinin kendilerine ait olduğu hususunu belirtmediği, bu markaların davacıya ait olmadığı kanaatiyle verilen YİDK kararının verildiği tarih itibariyle yerinde olduğu, 2004/29725 ve 2004/29726 sayılı markalar yönünden ise markalar arasında ayniyet derecesinde benzerlik olduğu, emtia sınıfları farklı olduğundan TPE YİDK kararının hukuka uygun olmadığı, davalı şirket aleyhine 556 sayılı KHK"nın 7. maddesine göre açılan davanın husumetten reddine, TPE YİDK"ya açılan davanın ise kısmen kabulüyle dava konusu 2007/32875 ve 2008/62336 sayılı markalar yönünden davanın reddine ve 2004/29725 ve 2004/29726 sayılı markalar yönünden davanın kabulüne, YİDK kararının bu açıdan kısmen iptaline karar verilmiştir.
Kararı, davacı vekili ve davalı TPE vekili temyiz etmiştir
1-556 sayılı KHK"nın 7/1-b maddesi uyarınca marka başvurusunun mutlak ret nedenlerine dayalı olarak reddi için işaretlerin aynı ya da ayırt edilemeyecek derecede benzer olmaları gerekir. Somut uyuşmazlıkta dava konusu başvuru şekil ve özel olarak karakterize edilmiş kelime unsurundan oluşmaktadır. Redde dayanak markalar da aynı şekilde şekil, harf ve kelime unsurlarından oluşmaktadır. Bu durumda, işaretlerin aynı olduğu ya da ayırt edilemeyecek derecede benzer olduklarından söz edilemeyeceği halde, başvurunun 556 sayılı KHK’nın 7/1-b maddesi uyarınca kısmen reddine yönelik TPE YİDK kararının iptali gerekirken davanın kısmen kabulüne karar verilmesi doğru olmayıp kararın davacı yararına bozulması gerekmiştir.
2- Kabule göre de, iptali istenen TPE YİDK kararında hangi mal ve hizmetlerin iptal edildiği belirtilmeksizin mahkeme kararının hüküm fıkrasında sadece itiraza dayanak markalar bakımından itirazın kabulüne ya da reddine şeklinde infazda tereddüt oluşturacak şekilde hüküm tesisi doğru görülmemiştir.
3- Bozma sebep ve şekline göre, davalı TPE vekilinin temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik gerek görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) ve (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle hükmün davacı yararına BOZULMASINA, (3) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalı TPE vekilinin temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, ödedikleri peşin temyiz harcının istekleri halinde temyiz edenlere iadesine, 21.06.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.