20. Hukuk Dairesi 2016/2474 E. , 2017/7960 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı Türkiye ... Genel Müdürlüğü vekili tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
Davacı Orman Yönetimi, ... ilçesinde bulunan 866 parsel sayılı taşınmazın orman sayılan yerlerden olduğu halde kamulaştırmayı yapan davalı müdürlük adına tapuya kaydedildiğini iddia ederek davalı adına olan tapu kaydının iptali ile orman niteliğiyle Hazine adına tescilini istemiştir.
Mahkemece, dava konusu edilen kamulaştırma kararının iptali davasında ... İdari Mahkemesi görevli olduğu gerekçesiyle mahkemenin görevsizliğine karar verilmiş, hüküm davacı Orman Yönetimi tarafından temyiz edilmiştir. Dairenin 19.12.2012 tarih ve 2012/5973 E. - 14630 K. sayılı kararıyla hükmün bozulmasına karar verilmiştir.
Hükmüne uyulan bozma kararında özetle; “...İncelenen dosya kapsamına göre mahkemenin değerlendirmesi yerinde değildir. Şöyle ki; çekişmeli 866 parsel sayılı taşınmaz bölgede 1956 yılında yapılan arazi kadastrosu sırasında 3000 m² yüzölçümüyle belgesizden, tarla niteliğiyle ... ... hudutları dahilinde bulunması nedeniyle Hazine adına tespit edilmiş, ... ... ve arkadaşlarının tespite itirazları sonucu ... Tapulama Mahkemesinin 1961/1250-1964/ 143 sayılı 12.04.1964 günlü kararıyla orman sayılan yerlerden olması nedeniyle tespit dışı bırakılmasına karar verilmiştir. Daha sonra davalı kurumun 07.03.1974’de açtığı acele el koyma davası sonucu, ... 2. Asliye Hukuk Mahkemesinin 1974/66 - 47 sayılı, 01.04.1974 günlü kararıyla E.K.İ. İdaresince istimlak edilen 866 nolu parselin istimlakı yapan İdare adına tapuya kayıt ve tesciline hükmedilmiştir. Davacı Orman Yönetimi tarafından eldeki dava kamulaştırma kararına itiraz olmayıp, orman iddiasına dayalı tapu iptal ve tescil istemli olarak açılmıştır. Bu nedenlerle; mahkemece, yargılamaya devamla işin esası hakkında karar verilmesi gerekirken, yazılı gerekçelerle görevsizlik kararı verilmiş olması usûl ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir...” denilmektedir.
Mahkemece bozma kararına uyulduktan sonra yapılan yargılama sonucu davanın kabulü ile dava konusu ... ili, ... ilçesi 866 parsel sayılı taşınmazın tamamının orman vasfı ile Hazine adına kayıt ve tesciline karar verilmiş, hüküm davalı Türkiye ... Kurumu vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava, orman iddiasına dayalı tapu iptali ve tescili istemine ilişkindir.
Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yörede 25.08.1992 tarihinde ilân edilerek kesinleşen sınırlaması evvelce yapılmış ormanlardan mahkeme kararları uyarınca orman olan yerlerin orman kadastrosu ve 2/B madde uygulaması bulunmaktadır.
İncelenen dosya kapsamına, kararın dayandığı gerekçeye, uzman orman bilirkişi tarafından kesinleşmiş orman tahdit haritasına dayalı olarak yöntemine uygun biçimde yapılan
uygulama ve araştırmada çekişmeli taşınmazın orman tahdidi içinde kalan yerlerden olduğu anlaşıldığına göre yazılı biçimde hüküm kurulmasında bir isabetsizlik bulunmamaktadır. Ancak; 19.01.2011 tarihinde yürürlüğe giren 6099 sayılı Kanunun 16. maddesiyle 3402 sayılı Kanuna eklenen "Kadastro işlemi ile oluşan tespit ve kayıtların iptali için Devlet veya diğer kamu kurum ve kuruluşları tarafından kayıt lehtarına karşı kadastro mahkemeleri ile genel mahkemelerde açılan davalarda davalı aleyhine vekâlet ücreti dahil, yargılama giderine hükmolunmaz.” şeklindeki 36/A maddesi ve 17. maddesi ile eklenen "Bu Kanunun 36/A maddesi hükmü, henüz infaz edilmemiş yargı kararlarındaki vekâlet ücreti dâhil yargılama giderleri için de uygulanır.” şeklindeki geçici 11. maddesi hükümleri uyarınca davalı Türkiye ... Genel Müdürlüğü aleyhine vekâlet ücreti dahil yargılama giderlerine hükmolunması, keza Hazine dahili davalı olduğu ve davanın kabulüne karar verildiği halde davalı Hazine yararına vekalet ücretine hükmolunması, hükmün bozulmasını ve yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden hükmün düzeltilerek onanması uygun görülmüştür. Bu nedenlerle, hükmün 2, 3, ve 5. fıkralarının tamamının hükümden çıkartılmasına ve bunun yerine 2 numaralı fıkra olarak ""2- 3402 sayılı Kanuna 6099 sayılı Kanunla eklenen 36/A ve geçici 11. maddesine göre, davacı Orman Yönetiminin yaptığı tüm yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına ve aynı Kanun hükmü gereğince davacı OrmanYönetimi yararına vekâlet ücreti takdirine yer olmadığına"" ibarelerinin yazılması suretiyle düzeltilmesine ve 6100 sayılı Kanunun geçici 3. maddesi atfıyla HUMK’nın 438/7. maddesine göre bu düzeltilmiş şekliyle ONANMASINA, 19.01.2011 tarihinde yürürlüğe giren 6099 sayılı Kanunun 16. maddesi ile 3402 sayılı Kanuna eklenen 36/A maddesi gereğince davalıdan onama harcı alınmasına yer olmadığına ve alınan temyiz harcının istek halinde iadesine 18/10/2017 günü oy birliği ile karar verildi.