4. Hukuk Dairesi 2013/12032 E. , 2014/6756 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : Eğirdir Asliye Hukuk Mahkemesi
TARİHİ : 29/01/2013
NUMARASI : 2010/207-2013/8
Davacı S.. T.. vekili Avukat A. K. tarafından, davalı B.. Ö.. aleyhine 17/06/2010 gününde verilen dilekçe ile manevi tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın kısmen kabulüne dair verilen 29/01/2013 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi davalı vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü.
1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı kanıtlarla yasaya uygun gerektirici nedenlere, özellikle delillerin değerlendirilmesinde bir isabetsizlik görülmemesine göre davalının aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları reddedilmelidir.
2-Davalının diğer temyiz itirazları incelenmesinde;
a)Dava, hakaret eylemine dayalı manevi tazminat istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilmiş; hüküm, davalı tarafından temyiz edilmiştir.
Davacı vekili, müvekkilinin hakim olarak görev yaptığını ve gerek kişiliği gerek mesleki kariyeri ile büyük bir saygınlığa sahip olduğunu, davalının hakaret içeren dilekçesi nedeniyle müvekkilinin manevi olarak çok büyük yıkımlar yaşadığını, hiç hak etmediği suçlamalara maruz kaldığını belirterek, manevi tazminat talebinde bulunmuştur.
Davalı, davacının açmış olduğu tazminat davasının müvekkilinin o mektubu hangi ruh halinde yazdığının değerlendirilmesi halinde reddedilmesi gerektiğini, istenen manevi tazminatın oldukça fahiş olduğunu belirterek, davanın reddini talep etmiştir.
Sarıkamış Asliye Ceza Mahkemesi tarafından davalının davacıya yönelik hakaret eylemi nedeniyle 440 TL adli para cezası ile cezalandırılmasına karar verildiği, hükmün temyiz aşamasında zamanaaşımına uğradığı anlaşılmıştır.
Mahkemece, ceza davası da dikkate alınarak davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Kişilik hakları hukuka aykırı olarak saldırıya uğrayan kimse manevi tazminat ödetilmesini isteyebilir. Yargıç, manevi tazminatın tutarını belirlerken, saldırı oluşturan eylem ve olayın özelliği yanında tarafların kusur oranını, sıfatını, işgal ettikleri makamı ve diğer sosyal ve ekonomik durumlarını da dikkate almalıdır. Tutarın belirlenmesinde her olaya göre değişebilecek özel durum ve koşulların bulunacağı da gözetilerek takdir hakkını etkileyecek nedenleri karar yerinde nesnel (objektif) olarak göstermelidir. Çünkü yasanın takdir hakkı verdiği durumlarda yargıcın, hukuk ve adalete uygun karar vereceği Medeni Yasa"nın 4. maddesinde belirtilmiştir. Takdir edilecek bu para, zarara uğrayanda manevi huzuru doğurmayı gerçekleştirecek tazminata benzer bir işlevi (fonksiyonu) olan özgün bir nitelik taşır. Bir ceza olmadığı gibi malvarlığı hukukuna ilişkin bir zararın karşılanmasını da amaç edinmemiştir. O halde bu tazminatın sınırı onun amacına göre belirlenmelidir. Takdir edilecek tutar, var olan durumda elde edilmek istenilen doyum (tatmin) duygusunun etkisine ulaşmak için gerekli olan kadar olmalıdır.
Davaya konu olayda; olayın gelişimi, sözlerin anayasal güvence altına alınan dilekçe hakkı kapsamında davalı tarafından yazılan dilekçede dile getirilmiş bulunması ve özellikle olay tarihi ile yukarıdaki ilkeler gözetildiğinde, davacı yararına hükmedilen manevi tazminat miktarı fazladır. Daha alt düzeyde manevi tazminata hükmedilmek üzere kararın bozulması gerekmiştir.
b)Dava dilekçesinde davacı taraf faiz isteminde bulunmadığı halde mahkemece talep dışına çıkılarak dava tarihinden itibaren yasal faize hükmedilmesi doğru değildir. Bu nedenle kararın bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Temyiz olunan kararın, yukarıda (2) sayılı bentte gösterilen nedenlerle temyiz talebinde bulunan davalı yararına BOZULMASINA, davalının diğer temyiz itirazlarının (1) sayılı bentte açıklanan nedenlerle reddine ve peşin alınan harcın istek halinde geri verilmesine 28/04/2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.