Abaküs Yazılım
21. Hukuk Dairesi
Esas No: 2014/6723
Karar No: 2015/4108
Karar Tarihi: 03.03.2015

Yargıtay 21. Hukuk Dairesi 2014/6723 Esas 2015/4108 Karar Sayılı İlamı

21. Hukuk Dairesi         2014/6723 E.  ,  2015/4108 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :İş Mahkemesi


    Davacı, Kurum işleminin iptali ile 01/12/2010 tarihinden itibaren emekli olduğunun tesbitine karar verilmesini istemiştir.
    Mahkeme, ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kabulüne karar vermiştir.
    Hükmün, davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi.

    K A R A R

    Dava; davacının 05.04.2000 tarihi itibariyle muhasebe bürosu bulunduğu gerekçesiyle 506 sayılı kanuna tabi çalışmalarının ve emekli aylığının iptal edilmesi nedeniyle 17/10/2012 tarih ve 17885107 sayılı aylık gelir değişiklik kararının iptali ile davacının 01/12/2010 tarihi itibariyle emekli olduğunun tespiti talebine ilişkindir.
    Mahkemece, davanın kabulü ile hükümde yazılı şekilde karar verilmiş ise de bu sonuca eksik araştırma ve inceleme ile gidilmiştir.
    Dosyadaki kayıt ve belgelerden; Davacının 01.12.2010 tarihi itibariyle yaşlılıktan emekli olduğu, 1015521 sicil numaralı işyerinden 21.07.2007 ila 31.01.2010 tarihleri arasında, 1023949 sicil numaralı işyerinden 13.05.2003 ila 23.07.2007 tarihleri arasında ve 1000879 sicil numaralı işyerinden de 05.04.2000 ila 15.05.2003 tarihleri arasında sigortalı bildiriminin yapıldığı, davacının 05.04.2000 tarihinden itibaren muhasebe ve defter tutma işlemleri nedeniyle aktif vergi kaydı bulunduğu, 1015521 sicil sayılı işyeri ile ilgili ... ... Denetmenliği" nce 12.03.2010 tarih CK/2010-48 sayılı raporu neticesinde 3568 sayılı Kanun" un 45. maddesinde serbest muhasebecilerin bu unvanlarda, 2. maddede yazılı işlerin yürütülmesi amacıyla gerçek ve tüzel kişiliklere tabi ve onların işyerlerine bağlı olarak hizmet akdi ile çalışamayacakları düzenlendiğinden davacının, 5510 s.k. 4. maddesi (a) fıkrası kapsamında geçen sigortalı hizmetlerinin iptal edilerek, bu sürelerde 5510 s.k. 4. maddesi (b/1) fıkrasına tabi olması gerektiği belirtildiğinden, davacının 05.04.2000- 31.01.2010 dönemindeki (4/a) hizmetlerinin, adi geçen döneme ait (4/b) hizmetlerine transfer edilmesine karar verildiği, transfer sonrasında da davacının hizmet süresi yeterli gelmediği gerekçesiyle bağlanan aylığının başlangıç tarihi itibariyle iptaline karar verildiği anlaşılmıştır.
    Hizmet sözleşmesi Borçlar Kanununun 393. maddesinde belirlendiği üzere iş sahibi ile işçi arasında yapılan belli veya belli olmayan bir süre içinde görülen iş karşılığı ücret ödenmesini gerektiren bir sözleşmedir. Borçlar Kanununun 470. maddesinde düzenlenen eser sözleşmesi ise "Eser sözleşmesi, yüklenicinin bir eser meydana getirmeyi, işsahibinin de bunun karşılığında bir bedel ödemeyi üstlendiği sözleşmedir."şeklinde tanımlanmaktadır.
    Eser sözleşmesinde yüklenici eser meydana getirmekten ibaret bir iş görme edimini borçlanmaktadır. Bir iş görme borcu doğuran sözleşme olmakla beraber, burada önemli olan, çalışmanın kendisinden ziyade, bu çalışma neticesi ortaya çıkan ve objektif olarak gözlenmesi kabil sonuçtur. Yüklenici, iş sahibi ile akdi ilişkiye girerken bir sonuç (eser) meydana getirmeyi taahhüt etmektedir. Bu anlamda eser, bir iş görme faaliyetinin maddi veya maddi olmayan sonucudur. Kuşkusuz bağımsız bir varlığı değiştirmeye, işlemeye veya biçimlendirmeye yönelik edimler de eser kavramına dahil sayılır ve istisna sözleşmesinin konusunu oluştururlar. Ücret belli bir süre çalışıldığı için değil, netice için ödenmektedir. Yüklenicinin, kararlaştırılan zamandan önce taahhüdünü yerine getirmesi, ücret üzerinde herhangi bir etki meydana getirmeyecektir. Eser sözleşmesinde ekonomik risk yüklenici tarafından yüklenirken, hizmet sözleşmesinde işveren tarafından karşılanacaktır.
    Hizmet sözleşmesini karakterize eden unsurları; "ücret", "bağımlılık" ve "zaman" olarak sıralanabilir. Hizmet sözleşmesinde belirli bir süre çalışmak ön planda iken, eser sözleşmesinde zaman belirleyici olmayıp, sonuç ön planda tutulmaktadır. Hizmet sözleşmesinde, işçinin işi ifa, özen gösterme, sadakat borcuna karşılık, işverenin ücret ödeme, ihtimam ve yardım gibi borçları bulunmaktadır.
    Zaman ve bağımlılık unsurları hizmet sözleşmesinin ayırıcı ve belirleyici özellikleridir. Çalışan, Borçlar Kanununun 393. maddesinin öngördüğü çerçeve içinde, zaman ve bağımlılık unsurlarını gerçekleştirecek biçimde çalışmaktaysa, aradaki çalışma ilişkisi hizmet akdine dayanıyor demektir. Bilindiği üzere zaman unsuru, çalışmanın, işgücünün belirli ya da belirli olmayan bir süre içinde, işveren veya vekilinin buyruğunda bulundurmayı kapsamaktadır.
    Hiç kuşkusuz çalışan, bu süre içinde, işveren veya vekilinin buyruğu ve denetimi altında (bağımlı olarak) edimini yerine getirecektir. Burada söz konusu olan bağımlılık ise, her an ve durumda çalışanı denetleme veya buyruğuna göre edimini yaptırma olanağını işverene tanıyan, çalışanın edimi ile ilgili buyruklar dışında, çalışma olanağı bulamayacağı nitelikte bir çalışmadır. Eğer ki çalışan, işgücünü belirli ya da belirli olmayan bir zaman için çalıştıranın buyruğunda bulundurmakla yükümlü olmayarak, işveren buyruğuna bağlı olmadan sözleşmedeki amaçları gerçekleştirecek biçimde edimini görüyorsa, sözleşmenin amacı bir eser meydana getirmekse, çalışma ilişkisi eser sözleşmesine dayanıyor demektir.
    Davanın yasal dayanağı 506 sayılı Yasa"nın 79/10. maddesi olan bu tür davalarda çalışma iddiasının gerçeğe uygunluğu özel bir duyarlılıkla araştırılmalıdır. Çalışma olgusu her türlü delille ispatlanabilirse de dava konusu, çalışmanın sürekli, kesintili veya mevsimlik olup olmadığı, başlangıç ve bitiş tarihleri ile alınan ücret konularında tarafların sözleri değerlendirilerek bunların inandırıcılığı üzerinde durulmalı, tanıkların verdikleri bilgilere nasıl vakıf oldukları, işverenle, işçiyle ve işyeriyle ilişkileri, bazan uzun yılları kapsayan bilgilerin insan hafızasında yıllarca eksiksiz nasıl taşınabileceği düşünülmeli, tanıklar buna göre dinlenmeli, işyerinin kapsam, kapasite ve niteliği ile bu beyanlar kontrol edilmeli, işyerinin bordrolarında kayıtlı ve mümkün olduğunca sürekli çalışanları ile gerektiğinde ..., yerel yönetimler yada zabıta yoluyla yaptırılacak araştırma sonucunda belirlenecek komşu veya yakın işyerlerinin kayıtlarıyla sabit çalışan kişileri dinlenilerek çalışma olgusu hiçbir kuşku ve duraksamaya yer bırakmayacak biçimde saptanmalıdır. Yargıtay Hukuk Genel Kurulu"nun 2005/21-495-582, 205/21-409-413, 206/21-60-69, 2004/21-479-578, 2003/21-634-572, 1999/21-549-555 sayılı kararları da bu yöndedir.
    Somut olayda mahkemece açıklanan şekilde fiili çalışmanın varlığının yöntemince araştırılmadan sonuca gidildiği ortadadır.
    Somut olayda; davacının iptal edilen sigortalılık süresinin hizmet sözleşmesine tabi fiili çalışmaya dayanıp dayanmadığı yönünden ayrıntılı araştırma yapılmadan eksik inceleme ile karar verildiği anlaşılmıştır.
    Yapılacak iş; davacının muhabese bürosunun bulunduğu adrese davacının iptal edilen hizmet sürelerinde komşu işyerlerini ... ... Kurumu, zabıta, maliye, meslek odası aracılığı ve muhtarlık marifetiyle tespit edip bu işyerlerinin kayıtlı komşu işyeri çalışanları, yoksa işyeri sahiplerini tespit edilerek; yine davacının iptal edilen çalışmalarının geçtiği işyerlerinin ihtilaflı döneme ilişkin tüm dönem bordrolarını getirtmek ve bu bordrolarda ihtilaflı dönemin tamamında kayıtlı ve tarafsız tanıklar saptanarak bunların bilgilerine başvurmak, bordrolarda adı geçen kişilerin adreslerinin tespit edilememesi veya beyanları ile yetinilmediği takdirde, ... ... Kurumu, zabıta, maliye, meslek odası aracılığı ve muhtarlık marifetiyle işyerlerine o tarihte komşu olan diğer işyerlerinde uyuşmazlık konusu dönemde çalıştığı tespit edilen kayıtlı komşu işyeri çalışanları; yoksa işyeri sahipleri araştırılıp tespit edilerek çalışmanın niteliği ile gerçek bir çalışma olup olmadığı, zaman ve bağımlılık unsuruna göre bu işyerlerinde hizmet akdiyle mi çalıştığı yoksa bu işyerlerine ait işleri bağımsız çalışan olarak kendi işyerinde mi yaptığını araştırmak, davacının muhasebe işyerine ait kayıtları temin ederek bildirimi yapılan sürelerde bildirimi yapılan işyerleri dışında başka işyerlerinin muhasebe işlemlerini yapıp yapmadığını araştırmak, kurumca iptal edilen sigortalılık sürelerinde gelir vergisi mükellefi olup olmadığını, gelir vergisi mükellefi ise bu dönemde vergi mükellefi olarak verdiği beyannamelerin bir örneğinin vergi dairesinden istenerek gerçek çalışma olgusunu somut ve inandırıcı bilgilere dayalı şekilde ortaya koymak, davacının ... ... kurumu değişikliği amacının da bulunup bulunmadığı üzerinde durularak tüm deliller birlikte değerlendirilip davacının davalı Kurumca iptal edilen 05.04.2000 - 31.01.2010 tarihleri arasındaki dönemde hizmet sözleşmesine tabi olarak mı yoksa eser sözleşmesi ile mi çalıştığını belirlemektir.
    Mahkemece, bu maddi ve hukuki olgular gözönünde tutulmaksızın eksik inceleme ve araştırma ile yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
    O halde, davalı kurumun bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
    SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, 03/03/2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.










    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi