22. Hukuk Dairesi 2017/13580 E. , 2018/16733 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İş Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : ALACAK
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle, temyiz talebinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı İsteminin Özeti:
Davacı vekili; müvekkilinin davalı şirkete ait işyerinde hidrolik pnomatik cihazları teknik servis uzmanı olarak 01/07/2010 tarihinden 04/05/2013 tarihine kadar çalıştığını, yıllık ücretli izin kullanmadığını, fazla mesai ücreti, hafta sonu ve ulusal bayram genel tatil ücreti alacaklarının ödenmediğinden haklı nedenle iş akdini feshettiğini iddia ederek, kıdem tazminatı ile diğer bir kısım işçilik alacaklarının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı Cevabının Özeti:
Davalı vekili; davanın reddine karar verilmesi gerektiğini savunmuştur.
Mahkeme Kararının Özeti:
Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiştir.
Temyiz:
Karar süresinde davalı vekilince temyiz edilmiştir.
Gerekçe:
1-Dosyadaki yazılara, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalının aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
2-Davacı işçinin hafta tatili ücretine hak kazanıp kazanmadığı hususu taraflar arasında uyuşmazlık konusudur.
4857 sayılı İş Kanununun 46 ncı maddesinde, işçinin tatil gününden önce aynı Yasanın 63 üncü maddesine göre belirlenmiş olan iş günlerinde çalışmış olması koşuluyla, yedi günlük zaman dilimi içinde yirmidört saat dinlenme hakkının bulunduğu belirtilmiş, işçinin hafta tatili gününde çalışma karşılığı olmaksızın bir günlük ücrete hak kazanacağı da 46 ncı maddenin ikinci fıkrasında hüküm altına alınmıştır.
Hafta tatili izni kesintisiz en az yirmidört saattir. Bunun altında bir süre haftalık izin verilmesi durumunda, usulüne uygun şekilde hafta tatili izni kullandığından söz edilemez. Hafta tatili bölünerek kullandırılamaz. Buna göre hafta tatilinin yirmidört saatten az olarak kullandırılması halinde hafta tatili hiç kullandırılmamış sayılır.
Somut uyuşmazlıkta, Mahkemece hükme esas alınan bilirkişi raporunda, davacının tanık anlatımlarından hareketle, ayda 3 hafta tatilinde çalıştığı kabul edilerek hesaplama yapılmıştır. Ne var ki, davacının tanık olarak dinlendiği 2017/36415 esas sayılı dosyada davacının "Pazar günleri ise tatildi. " şeklindeki beyanı dikkate alındığında; davacının hafta tatilini kullandığı anlaşılmakla talebin reddine karar verilmesi gerekirken, mahkemece kabulü hatalı olmuştur.
3-Taraflar arasında davacının fazla çalışma süresi yönünden de uyuşmazlık bulunmaktadır.
Fazla çalışma yaptığını iddia eden işçi bu iddiasını ispatla yükümlüdür. Ücret bordrolarına ilişkin kurallar burada da geçerlidir. İşçinin imzasını taşıyan bordro sahteliği ispat edilinceye kadar kesin delil niteliğindedir. Bir başka anlatımla bordronun sahteliği ileri sürülüp kanıtlanmadıkça, imzalı bordroda görünen fazla çalışma alacağının ödendiği varsayılır.
Fazla çalışmanın ispatı konusunda işyeri kayıtları, özellikle işyerine giriş çıkışı gösteren belgeler, işyeri iç yazışmaları delil niteliğindedir. Ancak, fazla çalışmanın yazılı belgelerle kanıtlanamaması durumunda tarafların, tanık beyanları ile sonuca gidilmesi gerekir. Bunun dışında herkesçe bilinen genel bazı vakıalar da bu noktada göz önüne alınabilir. İşçinin fiilen yaptığı işin niteliği ve yoğunluğuna göre de fazla çalışma olup olmadığı araştırılmalıdır.
İmzalı ücret bordrolarında fazla çalışma ücreti ödendiği anlaşılıyorsa, işçi tarafından gerçekte daha fazla çalışma yaptığının ileri sürülmesi mümkün değildir. Ancak, işçinin fazla çalışma alacağının daha fazla olduğu yönündeki ihtirazi kaydının bulunması halinde, bordroda görünenden daha fazla çalışmanın ispatı her türlü delille yapılabilir. Bordroların imzalı ve ihtirazi kayıtsız olması durumunda, işçinin bordroda belirtilenden daha fazla çalışmayı yazılı belge ile kanıtlaması gerekir. İşçiye bordro imzalatılmadığı halde, fazla çalışma ücreti tahakkuklarını da içeren her ay değişik miktarlarda ücret ödemelerinin banka kanalıyla yapılması durumunda, ihtirazi kayıt ileri sürülmemiş olması, ödemenin üzerinde fazla çalışma yapıldığının yazılı delille ispatlanması gerektiği sonucunu doğurmaktadır.
Somut uyuşmazlıkta, Mahkemece hükme esas alınan bilirkişi raporunda, davacının tanık anlatımlarından hareketle, ayda 1 hafta 6 gün, 3 hafta ise hafta tatili günlerinde de 8.00-20.00 arası 1,5 saat ara dinlenme ile haftada 20,25 saat fazla çalışma yaptığı kabul edilerek hesaplama yapılmıştır. Ne var ki, davacının tanık olarak dinlendiği 2017/36415 esas sayılı dosyada "İş yerinde mesai sabah 08:00 da başlar akşam ortalama 19:30 da sona ererdi." şeklindeki beyanı dikkate alındığında fazla çalışma süresinin davacı beyanı doğrultusunda hesaplanması dosya içeriğine daha uygun düşecektir.
Sonuç:
Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı sebeplerden BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 04.07.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.