Abaküs Yazılım
8. Hukuk Dairesi
Esas No: 2009/6817
Karar No: 2010/1821
Karar Tarihi: 15.04.2010

Yargıtay 8. Hukuk Dairesi 2009/6817 Esas 2010/1821 Karar Sayılı İlamı

8. Hukuk Dairesi         2009/6817 E.  ,  2010/1821 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
    DAVA TÜRÜ : Tescil

    ... ile Hazine ve dahili davalı ... aralarındaki tescil davasının kısmen kabulüne ve kısmen reddine dair Alanya 3.Asliye Hukuk Mahkemesinden verilen 24.02.2009 gün ve 556/54 sayılı hükmün Yargıtay"ca incelenmesi davalı Hazine vekili tarafından süresinde istenilmiş olmakla, dosya incelendi, gereği düşünüldü:


    K A R A R

    Davacı vekili, miras yolu ile intikal ve kazanmayı sağlayan zilyetlik nedeniyle kadastro çalışmalarında tespit dışı bırakılan dava dilekçesinde mevkii ve sınırları yazılı taşınmaz bölümünün vekil edeni adına tapuya tesciline karar verilmesini istemiştir.
    Davalı Hazine vekili, dava konusu taşınmazın Devletin hüküm ve tasarrufu altında bulunan yerlerden olduğunu açıklayarak davanın reddine karar verilmesini savunmuştur.
    Dahili davalı ... vekili, davanın reddini istemiştir.
    Mahkemece, zilyetlikle edinim koşullarının oluştuğu gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne, dosya içinde mevcut teknik bilirkişinin rapor ve krokisinde yeşil renkle gösterilen 432,32 m2 taşınmaz bölümünün davacı adına tesciline, fazla talebin reddine karar verilmesi üzerine; hüküm, davalı Hazine vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Kadastro Müdürlüğünün karşılık yazısında; nizalı taşınmaz bölümünün hangi nedenle tespit dışı bırakıldığının bilinemediği bildirilmektedir. Davacı vekili, uyuşmazlık konusu taşınmazın ve güneyinde yer alan 211 ada 11 parselin öncesinde vekil edeninin babasının tasarrufunda bulunduğunu, ölümü üzerine 34 yıldır vekil edeninin zilyet olduğunu açıklayarak tescil isteğinde bulunmuştur. Dava konusu taşınmazın dava dışı 11 parselle birlikte otuz yıl önce davacının babası tarafından satın alındığının, babasının tapulu kısma ev yaptığının, nizalı bölümü ise bahçe olarak tasarrufunda bulundurduğunun, bilahare davacının 15 yıl evvel beş katlı bina inşa ettirerek zilyetliği sürdürdüğünün davacı tanıkları; bina yapılmış olması ve hafriyatı nedeniyle toprak yapısı ile ilgili net tespit yapılamamasına rağmen kazanıma uygun yerlerden olduğunun ziraatçı ve inşaatçı bilirkişiler tarafından bildirilmesi üzerine mahkemece yazılı şekilde davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
    Mahkemece yapılan araştırma ve inceleme hüküm vermeye yeterli bulunmamaktadır. Dava konusu taşınmazın bulunduğu mevkiye ait pafta istenilmiş, Kadastro Müdürlüğünün 8.8.2006 tarih 5087 sayılı yazısı ekinde gönderilen dosya arasında mevcut kadastro teknisyeni ... tarafından imzalanan 8.8.2006 tarihli pafta ile yine Kadastro Müdürlüğünün 8.8.2006 tarih ve 5088 sayılı yazısına ekli aynı kişi imzalı 8.8.2006 tarihli pafta arasında dava konusu taşınmazın bulunduğu yer ve kadastro çalışma alanı arasında çelişki bulunmaktadır. Öncelikle her iki paftanın gönderilerek çelişki sebebi üzerinde durulması ve dava konusu taşınmazın bulunduğu kadastro çalışma alanının, yerin ve komşularının kesin şekilde belirlenmesi, nizalı taşınmaz bölümünü ve komşularını gösterir geniş paftanın Kadastro Müdürlüğünden istenilmesi gerekir. Bundan başka niza konusu taşınmaz bölümünün neden tespit dışı bırakıldığı da ayrıntılı şekilde sorulmalı, gerekirse orijinal pafta örneği getirtilerek pafta üzerinde inceleme ile tespit dışı bırakılma nedeni saptanmaya çalışılmalıdır. Ayrıca tespit edilecek komşu parsellerin ve davacının babası adına kayıtlı bulunduğu dava dilekçesinde belirtilen 211 ada 11 parselin tapu kayıtları, kadastro tutanakları, varsa dayanak kayıtlar ve hüküm dosyaları da getirtilerek taşınmazın bulunduğu yerde usule uygun keşif yapılması, tespit edilecek yerel bilirkişi ve tanıkların HUMK.nun 258.maddesi gereğince çağrılması, aynı kanunun 259. maddesi gereğince keşifte dinlenilmesi, uyuşmazlık konusu taşınmazın öncesi itibariyle niteliği, kimden kime ne şekilde intikal ettiği, zilyetliğin ne şekilde başladığı, dava konusu taşınmazın belirlenecek tespit dışı bırakılma nedenine göre imar-ihya gerektiren yerlerden olduğu anlaşıldığı takdirde imar-ihya çalışması yapılıp yapılmadığının,yapılmışsa ne zaman, ne şekilde yapıldığı ve tamamlandığının sorulup belirlenmesi, varsa komşu parsellere revizyon gören tapu ve vergi kayıtlarının, hüküm dosyalarının uygulanarak niza konusu taşınmaz bölümünü ne olarak gösterdiklerinin tespiti, ormana sınır veya ilişkisi olduğunun belirlenmesi halinde usule uygun orman incelemesi de yapılması, davacıya intikal şekline göre dava şartı üzerinde de durulması, taşınmazın niteliğinin tespiti bakımından ziraatçı bilirkişiden, imar-ihya gerektiren yerlerden olduğu anlaşıldığı takdirde imar-ihyanın tamamlandığı tarihin denetlenmesi yönünden getirtilecek dava tarihinden geriye en az 20 yıl ve öncesine ait iki farklı tarihte çekilmiş hava fotoğraflarının ve topografik haritaların keşifte uygulanması suretiyle Harita ve Fotogrametri Mühendisi bilirkişiden bilimsel verilere dayalı ve denetime elverişli rapor alınması, ondan sonra oluşacak durum ve tüm dosya kapsamı değerlendirilerek hüküm kurulması gerekirken eksik inceleme ve araştırma ile karar verilmiş olması doğru değildir. İmar ve ihyaya muhtaç yerlerden ise (3402 sayılı Kanunun 17 md) imar ve ihyanın tamamlandığı tarihten dava tarihine kadar 20 yıllık kazanma süresinin hesaplanması gerekir.
    Kabule göre de; 3402 sayılı Kadastro Kanununun 14.maddesi gereğince davacı adına senetsizden edinilen taşınmaz bulunup bulunmadığının tespiti bakımından Tapu Sicil ve Kadastro Müdürlüklerine yazılan müzekkere cevapları beklenilmeden hüküm kurulmuş olması da hatalı olmuştur.
    Davalı Hazine vekilinin yerinde görülen temyiz itirazlarının kabulü ile usul ve yasaya uygun bulunmayan hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, 15.04.2010 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.






    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi