21. Hukuk Dairesi 2014/5623 E. , 2015/4637 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk ( İŞ) Mahkemesi
Davacı, davalılardan işverene ait işyerinde Eylül 1997-Eylül 2005 tarihleri arasında geçen çalışmalarının tespitine karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kısmen kabulüne karar vermiştir.
Hükmün davalılar vekillerince temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
K A R A R
Dava, davacının davalı işyerinde geçen ve Kurum"a bildirilmeyen 01/09/1997-30/09/2005 tarihleri arasındaki hizmetlerinin tespiti istemine ilişkindir.
Mahkemece, davanın kabulü ile “davacının, davalıya ait işyerinde 31/11/1998-30/08/2005 tarihleri arasında aralıksız olarak ve asgari ücretle 2429 gün süreyle çalıştırıldığı, ancak bu çalışmalarından 2226 gününün davalı ... ya bildirilmediğinin tespitine, fazlaya ilişkin tespit talebinin reddine,”şeklinde hüküm kurulmuştur.
Davanın yasal dayanağını oluşturan 506 sayılı Yasa"nın 79/10. ve 5510 sayılı Yasa"nın 86/9. maddeleri bu tip hizmet tespiti davaları için özel bir ispat yöntemi öngörmemiş ise de, davanın niteliği kamu düzenini ilgilendirdiği ve bu nedenle özel bir duyarlılık ve özenle yürütülmesi gerektiği Yargıtay"ın ve giderek Dairemizin yerleşmiş içtihadı gereğidir.
Bu tür davalarda öncelikle davacının çalışmasına ilişkin belgelerin işveren tarafından verilip verilmediği yöntemince araştırılmalıdır. Bu koşul oluşmuşsa işyerinin gerçekten var olup olmadığı kanun kapsamında veya kapsama alınacak nitelikte bulunup bulunmadığı eksiksiz bir şekilde belirlenmeli daha sonra çalışma olgusunun varlığı özel bir duyarlılıkla araştırılmalıdır.
Çalışma olgusu her türlü delille ispat edilebilirse de çalışmanın konusu, niteliği, başlangıç ve bitiş tarihleri hususlarında tanık sözleri değerlendirilmeli, dinlenen tanıkların davacı ile aynı dönemlerde işyerinde çalışmış ve işverenin resmi kayıtlara geçmiş bordro tanıkları yada komşu işverenlerin aynı nitelikte işi yapan ve bordrolarına resmi kayıtlarına geçmiş çalışanlardan seçilmesine özen gösterilmelidir. Bu tanıkların ifadeleri ile çalışma olgusu hiçbir kuşku ve duraksamaya yer vermeyecek şekilde belirlenmelidir. Yargıtay Hukuk Genel Kurulu"nun 16.9.1999 gün 1999/21-510-527, 30.6.1999 gün 1999/21-549-555- 3.11.2004 gün 2004/21- 480-579 sayılı kararları da bu doğrultudadır.
Dosyadaki kayıt ve belgelerden; davacıya ait hizmet cetvelinde davacı adına 01/01/1997-31/11/1998 tarihleri arasında dava dışı işyerlerince, 01/04/2004-03/05/2005 tarihleri arasında da davalı 11061642 sicil no lu ... ünvanlı işyerince hizmet bildiriminde bulunulduğu, 15/10/1991-31/08/2002 tarihleri arasında... ünvanlı, “... yolu 5.km” adresinde kayıtlı işyerinin içkili lokantacılık faaliyetinden dolayı 506 sayılı Yasa kapsamında olduğu, 11/06/2003-31/10/2006 tarihleri arasında ise 11061642 sicil no ile davalı ... adına kayıtlı olup 506 sayılı Yasa kapsamında olduğu, 21/03/2003-12/10/2006 tarihleri arasında davalı ..."in içkili lokantacılık faaliyetinden dolayı vergi kaydının bulunduğu, ... Belediye Başkanlığı"nın 17/06/2010 tarihli yazı cevabı ile ..."e ait davalı ... ile ilgili olarak ruhsat kaydına ve devir işlemine rastlanmadığının bildirildiği, 2003/2-2005/09 dönemleri arası bordroların getirtildiği, davalı işyerine ait ücret bordroları ve puantaj kayıtları ile zabıtaca düzenlenmiş tahkikat tutanaklarının mevcut olduğu, yapılan zabıta araştırması neticesi “davalı işyerinin 1992 yılından itibaren... tarafından işletildiği, 2003-2005 yılları arasında oğlu ..."e devredildiği” hususunun 07/07/2010 tarihinde tutanağa bağlanmış olduğu, davacının hizmet tespiti ve işçilik alacaklarına ilişkin olarak Kurum"a yapmış olduğu müracaatı neticesi düzenlenen 16/01/2006 tarihli İş Teftiş Kurulu"nun inceleme raporu ve eklerinin dosyada yer aldığı, ... Kriminal ... Laboratuarı Müdürlüğü tarafından yapılan grafolojik inceleme neticesi “dosya içinde bulunan 10/05/2005 tarihli ibraname altında bulunan imza ile 2004/6 ve 9. ay ücret hesap pusulası, 2004/7,9,10,12 ay puantaj kayıtlarının, 14 adet bordro icmalinin, 26/03/2004 tarihli işe giriş bildirgesinin, 01/04/2004 tarihli işe giriş bildirgesinin, 1 adet hizmet erbabı ücret bordrosunun üzerinde atılı bulunan imzaların davacıya ait olmadığının tespit edildiği”nin Mahkemeye bildirildiği, yargılama esnasında alınan bilirkişi raporlarının dosyaya sunulduğu, kısmî dönem bordrosu tanıkları ile komşu işyeri tanığının dinlenmiş olduğu anlaşılmaktadır.
Somut olayda, işyerinin ihtilaf konusu dönemi de kapsayan şekilde 15/10/1991-31/08/2002 tarihleri arasında davalının babası olan...tarafından işletilmiş olduğu işyeri tescil belgelerinden ve zabıta tutanağından anlaşılmakla, işyerinde ... nezdinde geçen bu süreler yönünden hizmet tespitinin kabulüne karar verilmesi hatalıdır. Bu süreler dışında, davacının davalı ..."e ait işyerinde geçen hizmet tespiti isteminin kabulü mümkün iken tespiti talep olunan bu hizmet süreleri yönünden de davalı ..."in 21/03/2003 tarihinden itibaren işyerinde faaliyette bulunduğu anlaşılmakla, bu tarih öncesincesinde faaliyette bulunup bulunmadığının belirlenmeksizin ve yetersiz tanık beyanları esas alınarak fiilî ve sürekli çalışmanın tereddüt oluşturmayacak şekilde ortaya konmaksızın sonuca gidilmiş olması bozmayı gerektirmektedir.
Yapılacak iş; işyerinin 15/10/1991-31/08/2002 tarihleri arasında Kurum nezdinde dava dışı ... adına kayıtlı olduğu saptandığından davacının bu süreler yönünden hizmet tespiti istemini reddetmek, davalı ..."in işyerinde vergi kaydının başladığı 21/03/2003 tarihinden önce de faaliyette bulunup bulunmadığını belirlemek, buna göre davalı ..."in işyerinde faaliyette bulunduğu dönem içerisinde, işyerinde çalışması bulunan kayıtlı bordro tanıklarını dinlemek, ayrıca bu tanıkların adresleri tespit edilemediği ya da beyanları ile yetinilmediği takdirde, ... ... Kurumu, zabıta, maliye, meslek odası aracılığıyla davalı işyerine komşu işyerlerini tespit edip bu işyerlerinin uyuşmazlık konusu dönemde çalıştığı tespit edilen kayıtlı çalışanları, yoksa işyeri sahipleri araştırılıp tespit edilerek çalışmanın niteliği ile gerçek bir çalışma olup olmadığı yönünde yöntemince beyanlarını almak ve gerçek çalışma olgusunu somut ve inandırıcı bilgilere dayalı şekilde kanıtladıktan sonra davacının ... nezdinde geçen çalışmasının sürekli çalışma olduğu anlaşılırsa sonucuna göre karar vermekten ibarettir.
Mahkemece, bu maddi ve hukuki olgular göz önünde tutulmaksızın eksik inceleme ve araştırma ile yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
O halde, davalılar vekillerinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde davalılardan ..."e iadesine
09.03.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.