Abaküs Yazılım
3. Hukuk Dairesi
Esas No: 2014/1425
Karar No: 2014/2854

Yargıtay 3. Hukuk Dairesi 2014/1425 Esas 2014/2854 Karar Sayılı İlamı

3. Hukuk Dairesi         2014/1425 E.  ,  2014/2854 K.

    "İçtihat Metni"


    ESAS NO : 2014/1425
    KARAR NO : 2014/2854

    Y A R G I T A Y İ L A M I


    Davacı Fatma Zehra Hasever ile davalı A.. H.. aralarındaki ziynet alacağı davasına dair Kayseri 1.Aile Mahkemesinden verilen 17.04.2013 günlü ve 2012/875 E.-2013/348 K.sayılı hükmün bozulması hakkında dairece verilen 10.10.2013 günlü ve 2013/10925 E.-2013/14378 K.sayılı ilama karşı davacı vekili tarafından kararın düzeltilmesi istenilmiştir.
    Düzeltme isteğinin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü:

    Y A R G I T A Y K A R A R I

    Davada, davacıya düğünde takılan ziynet eşyalarının aynen iadesi mümkün olmadığında, fazlaya ilişkin hak saklı tutularak, 1.000 TL’nin dava tarihinden işleyecek yasal faiziyle tahsili talep edilmiştir.
    Davalı haksız davanın reddini istemiştir.
    Islah dilekçesi ile müddeabih 35.050,00 TL’ye yükseltilmiştir.
    Mahkemece, davanın kısmen kabulü ile, belirtilen altınların aynen iadesine, aynen iadesi mümkün olmadığında bedelleri toplamı 24.960 TL’nin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmiş; hükmün taraflarca temyizi üzerine, Dairemizin, 10.10.2013 gün ve 2013/10925 E.-2013/14378 K.sayılı ilamı ile “Dava; ziynet alacağı istemine ilişkin olup mahkemece davanın kısmen kabulüne dair karar davacı ve davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Bilindiği üzere taraf ehliyeti, davada taraf olabilme yeteneğidir. Taraf ehliyeti Medeni Hukuktaki, medeni haklardan istifade (hak) ehliyetinin Medeni Usul Hukukunda büründüğü şekildir. Gerçekten, kimlerin taraf ehliyetine sahip bulundukları Medeni Kanuna göre belirlenir (HUMK m.38, HMK m.50, MK m.8, m.48).
    Buna göre medeni haklardan istifade (hak) ehliyeti bulunan her gerçek (MK m.8) ve tüzel (MK m.48) kişi, davada taraf olabilme ehliyetine sahiptir. Taraf olma ehliyeti, medeni haklardan yararlanma hakkının bir sonucu olup; usul hukuku anlamında suje olma, usul hukukundan yararlanma yeteneğidir.
    Her gerçek kişi, yaşadığı sürece taraf ehliyetine sahiptir; dolayısıyla gerçek kişilerin kişiliği ve bununla medeni haklardan istifade ehliyeti ölümle sona ereceğinden, ölmüş olan kişinin taraf ehliyeti yoktur.
    Somut olayda, davacının öz çocuğunu kasten öldürme suçundan Kayseri 1.Ağır Ceza Mahkemesi"nin 2011/61 Esas, 2011/346 Karar sayılı dosyasıyla yargılandığı sanığın (davacının) ceza ehliyeti bulunmayacak şekilde akıl hastalığı bulunduğu gerekçesiyle ceza verilmesine yer olmadığına dair karar verildiği anlaşılmıştır.
    Kısıtlanmayı gerektiren bir durumu bulunan kimse mahkeme kararı ile kısıtlanarak, kendisine bir vasi atanır. Vasi, vesayet altındaki kısıtlıyı hukuki işlemlerde temsil etmekle görevlidir. (MK. madde 403) Kısıtlının tek başına dava açması mümkün değildir. Davada yasal temsilcisi olan vasisi tarafından temsil edilmesi gerekir.
    Dava ehliyeti ve taraf ehliyeti dava şartlarındandır. Bu hususlar kamu düzenine ilişkin olup, yargılamanın her aşamasında mahkemece res’en gözetilmelidir.
    Bu bağlamda mahkemece, öncelikle davacıya vasi tayin edilip edilmediği araştırılarak, vasi tayin edilmiş ise dava dilekçesi ona tebliğ edilmek ve vasinin vesayet makamından izin alması sağlanarak, vesayet dosyası bu dosya içine alınarak, vasi tayin edilmemiş ise vasi tayini gerekip gerekmediği konusunda Sulh Hukuk Hakimliğine yazı yazılarak davacının hukuki ehliyeti tam olarak saptandıktan sonra esas hakkında karar verilmesi gerekirken, davacının ehliyeti araştırılmadan davanın kısmen kabulü doğru görülmemiştir.” gerekçesiyle mahkeme kararı bozulmuştur.
    Bu kez, davacı vekili 30.12.2013 tarihli karar düzeltme talebini içeren dilekçesinde; iş bu davanın açıldığı tarihten önce verilen Kayseri 2.Sulh Hukuk Mahkemesinin 15.10.2012 tarih ve 2012/201 E.-2012/1278 K.sayılı ilamı ile davacı F.. H..’in alınan Sağlık Kurulu Raporuna göre kısıtlanmasını gerektirir bir durumu mevcut olmadığından, vesayete ilişkin açılan davanın reddedildiğini; bu nedenle, davacının ehliyetinin araştırılmasına yönelik bozma kararının kaldırılarak, kısmen redde ilişkin mahkeme kararının bozulmasını talep ettiği görülmüştür.
    Daha sonra boşanma davası sırasında Aile Mahkemesince vasi tayini ile ilgili talepte bulunulması üzerine yapılan incelemede; davacının sanık olarak yargılandığı Kayseri 1.Ağır Ceza Mahkemesinde alınan, 17 Ağustos 2011 tarihli Adli Tıp Kurumu raporunda; "...kişinin yapılan psikiyatrik muayenesinde; bilinci açık, kooperan yöneliminin tam olduğu, öz bakımının orta, yaşında gösteren, psikomotor aktivitesi olağan olarak tespit edildiği, duygulanımı ötimik, düşünce içeriğiyle uygun, çağrışımları düzgün, amaca yönelik olan kişide düşünce ve algı bozukluğu saptanmadığı, dikkati, hesaplaması, muhakemesi, soyutlaması gibi bilişsel işlevleri olağan bulunduğu, Kayseri Eğitim Araştırma Hastanesinden Ocak 2011 tarihinde psikotik belirtili ağır depresif nöbet, Adana Ruh Sağlığı Hastalıkları Hastanesinden Ocak 2011"de psikotik özellikli depresyon teşhisi aldığı anlaşıldığı, uygulanan Roischach testinde şahsiyette dissosiyasyon olmadığı, empülsüf ve lobil kişilik trijid düşünce yapısı ile depresif eğitim dikkati çeken bulgular olduğu, Kent Egy IQ testinde 85 düzeyinde performansı alındığı, kişinin yapılan muayenesi, müşahadesi, tetkikleri ve adli dosyasının incelenmesi neticesinde; olay anında kensinin ceza ehliyetini ortadan kaldıracak mahiyet ve derecede olan (Psikotik Özellikli Depresyon) denilen akıl hastalığı tespit edilmiş bulunduğu; şu anda sağlam olarak değerlendirildiği" ifade edilmiş bulunmaktadır. Kayseri 2.Sulh Hukuk Mahkemesinin 15.10.2012 tarihli kararı ile de, davacı F.. H..’in alınan sağlık raporuna göre vasi tayinini gerektirir bir durumu mevcut olmadığından, talebin reddine karar verildiği anlaşılmıştır. Bu nedenle, davacı vekilinin karar düzeltme isteminin kabulü ile, Dairemizin 10.10.2013 gün ve 2013/10925 E.-2013/14378 K.sayılı bozma ilamının kaldırılmasına karar verilmiş, dosyanın temyiz incelemesine geçilmiştir.
    Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, yerinde bulunmayan bütün temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, 25.25 TL fazla alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 25.02.2014 günü oybirliğiyle karar verildi.



    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi