(Kapatılan)20. Hukuk Dairesi 2017/5865 E. , 2020/298 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı ... Yönetimi vekili tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
. ili, ... ilçesi, ... köyü 2665 ve 2666 parsel sayılı sırasıyla 18900 m2 ve 23300 m2 yüzölçümündeki taşınmazlar, tapuda tarla niteliği ile davalı adına kayıtlıdır.
Davacı ... Yönetimi, çekişmeli taşınmazların kısmen kesinleşen orman sınırları içinde orman sayılan yerlerden olduğu iddiasıyla, taşınmazların orman tahdidi içinde kalan kısımlarının tapusunun iptali ile orman niteliği ile Hazine adına tapuya tescili istemiyle dava açmıştır.
Mahkemece, davanın kabulü ile bilirkişiler...."ın 11.06.2013 tarihli raporu ile ekindeki krokide 2665 parselin (A) harfi ile gösterilen 918,27 m2"lik kısım ile 2666 parselin yine ekli haritada (A) harfi ile gösterilen 7952,19 m2"lik kısımlarının davalı adına olan tapu kayıtlarının iptali ile davacı ... Genel Müdürlüğü (Hazine) adına tesciline karar verilmiş, hüküm davacı ... Yönetimi ve davalı tarafça temyiz edilmiş, Yargıtay 20. Hukuk Dairesinin 19.11.2014 tarih ve 2014/6941 - 9648 E.K. sayılı ilamıyla bozulmuştur. Hükmüne uyulan bozma ilamında özetle ""mahkemece, kesinleşmiş orman kadastro haritası ve tapulama paftasının uygulanmasına dayalı araştırma, inceleme ve keşif sonucu, orman bilirkişisi tarafından düzenlenen raporda; çekişmeli 2665 ve 2666 sayılı parsellerin (A) harfli bölümlerinin kesinleşen orman kadastrosu sınırları içinde bırakıldığı bildirilmişse de, orman kadastro çalışma tutanaklarının incelenmesinde; orman sınır hattının, dava konusu parsellerin sınırından geçirildiği, tutanaklar uygulanmadığı için, orman bilirkişi raporunun hükme yeterli olmadığı, orman kadastrosu yapılırken tapulama çalışmaları sonucu oluşan parsel sınırlarının takip edildiği belirtilmesine rağmen, orman tahdit hattı ile tapulama paftasının birbiriyle örtüşmediği, bu hususun nedeninin bilirkişi raporunda irdelenmediği anlaşılmaktadır.
O halde; öncelikle, mahkemece, davalı tarafından daha önce orman kadastrosuna itiraz davası açılıp açılmadığı belirlenmeli, açılmamış ise, yürürlükteki yasal mevzuat, AİHS hükümleri çerçevesinde sonuçları davalıya tüm açıklığıyla anlatılmalı, açılmış bir dava var ise bu davanın sonucu beklenmeli ve o davanın sonucuna göre bir karar verilmeli, açılan bir dava yoksa sorunun kesinleşmiş tahdide göre çözümlenmesi gerekeceğinden, çekişmeli taşınmazların yer aldığı orijinal arazi kadastro paftası, 2005 yılında yapılıp kesinleşen orman kadastro işlemlerine ilişkin tüm tutanaklar ve haritalar getirtilip, önceki bilirkişiler dışında; bu konuda uzman serbest orman mühendisleri arasından seçilecek üç orman mühendisi, bir fen elemanı yardımıyla yeniden yapılacak inceleme ve keşifte, sağlıklı bir biçimde zemine uygulanıp, değişik açı ve uzaklıklarda olan en az 15-20 adet orman tahdit sınır (OTS) noktasını gösterecek biçimde çekişmeli taşınmazların ayrı ayrı tahdit hattına göre konumu duraksamaya yer vermeyecek biçimde saptanmalı; orman kadastrosundaki ölçü teknikleri ile ve eski tarihli memleket haritasında bulunan sabit noktaların bulundukları yerler zeminde tesbit edilip, orman sınır noktaları birer birer arazide bulunarak orman sınır noktalarının izledikleri tahdit hattı belirlenmeli, orman sınır noktalarının bazılarının zeminde bulunmaması halinde ise, nedeni üzerinde durularak yerlerinden sökülerek yok edilip edilmedikleri saptanmalı, zeminde bulunamayan noktaların yerleri, zeminde halen var olan ve en yakın sabit orman sınır noktaları esas alınarak ve bu noktalardan hareketle yine orman kadastro tutanaklarındaki açı ve mesafeler okunup ölçülerek birer birer arazide bulunup röperlenmeli, memleket haritası örneği üzerinde gösterilmelidir. 2 Eylül 1986 tarihli Resmî Gazetede yayımlanan 6831 sayılı Orman Kanununa göre orman kadastrosu ve aynı Kanunun 2/B Maddesinin Uygulanması Hakkındaki Yönetmeliğin 54. maddesi uyarınca hazırlanan Orman Kadastrosu Teknik İzahnamesinin 49. maddesinde yazılı “Orman sınır noktası ve hatların uygulanmasında tutanaklardan, orman kadastro haritasından, hava fotoğraflarından, varsa ölçü karnelerinden, nirengi, poligon, röper noktalarından yararlanılır. Sınırlama tutanakları ile orman kadastro haritaları arasında çekişme olduğunda ölçü değerleri ve tutanaktaki ifadeler arazinin durumuna göre incelenir, hangisi daha çok uyum gösteriyorsa ve gerçek duruma uygun ise o esas alınır.” hükmü ile 15.07.2004 tarihli Resmî Gazetede yayımlanan Orman Kadastrosunun Uygulanması Hakkında Yönetmeliğin “Teknik İşler” başlıklı Dokuzuncu Bölümünde yazılı esaslar gözönünde bulundurularak uygulama yapılmalı, yerel bilirkişi beyanlarına başvurularak yerinde bulunmayan orman sınır noktaları, bulunanlardan hareketle tutanak ve haritalarda yazılı mevki, yer, kişi isimleri ile açı ve mesafelere göre, anlatılan yöntemle gösterilip keşfi izleme olanağı sağlanmalı, ilk orman kadastro harita ve tutanakları ile aplikasyon ve 2/B madde harita ve tutanaklarının uyumsuz olması halinde, yukarıda yazılı Yönetmelikler ile Teknik İzahnamelerde yazılı tutanakların düzenlenmesine esas alınan hava fotoğrafı ve memleket haritası ile desteklenen ve gerçek duruma uygun düşen tutanaklara değer verileceği düşünülmeli, ilgili orman kadastro tutanakları incelenerek; 15/07/2004 tarihli Resmî Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren 6831 sayılı Orman Kanununa Göre Orman Kadastrosunun Uygulanması Hakkındaki Yönetmeliğin 30. maddesi gereğince tapulama sınırlarına uyularak orman sınırlandırılmasının yapılıp yapılmadığı belirlenmeli, bilirkişilerden bu konuda da açıklama istenmeli ve oluşacak sonuca göre bir karar verilmelidir."" gereğine değinilmiştir. Bozma sonrası yapılan yargılama neticesinde mahkemece davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı ... Yönetimi vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir.
Çekişmeli taşınmazların bulunduğu yörede 6831 sayılı Kanun hükümlerine göre yapılıp 2005 yılında ilân edilip kesinleşen orman kadastrosu ve 2/B madde uygulama çalışmaları vardır. Tapulama çalışmaları ise 07/12/1953 - 06/01/1954 tarihleri arasında ilân edilip kesinleşmiştir.
Dosya kapsamına, mahkemece uyulan bozma kararı gereğince işlem yapılarak ve özellikle orman bilirkişi kurul raporunda çekişmeli taşınmazların orman kadastro tutanaklarında orman tahdit sınırı dışında kaldığı saptanarak hüküm kurulmuş olduğuna göre, yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle, usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, 7139 sayılı Kanununun 33. maddesi uyarınca Orman Yönetiminden harç alınmasına yer olmadığına
22/01/2020 gününde oybirliği ile karar verildi.