3. Hukuk Dairesi 2013/18346 E. , 2014/3079 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : ANKARA 4.ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
TARİHİ : 25/12/2012
NUMARASI : 2012/257-2012/634
Taraflar arasında görülen itirazın iptali davasının yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Y A R G I T A Y K A R A R I
Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü:
Davacı, elektrik abonesi olan davalının abonelik borcunun tahsili için başlatılan takibe haksız olarak itiraz ettiğini öne sürerek, itirazın iptaline, takibin devamına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı, davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, benimsenen bilirkişi raporuna göre, davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Kararı, davalı temyiz etmiştir.
Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, davalının aşağıdaki bendin dışında kalan sair temyiz itirazları yerinde değildir.
09/11/1995 tarih, 22458 sayılı Resmî Gazetede yayınlanan Elektrik Tarifeleri Yönetmeliğinin 26.maddesine göre; aboneliğinin başlangıç tarihinin sözleşmenin yürürlüğe girdiği tarih olduğu, başka bir yere taşınacak abonenin taşınma tarihinden en az bir hafta önce şirkete yazılı olarak başvurarak sayaç değerinin okunmasını istemek zorunda olduğu, bir hafta içinde sayaç değeri belirlenmediği takdirde abonenin bildiriminin esas kabul edileceği, 38. maddeye göre idarenin faturalama dönemlerinde abone sayacının kaydettiği değeri mahallinde ve zamanında okuyarak faturalamaya esas olacak şekilde kayda geçirilmesinin esas olduğu, 50.maddeye göre fatura bedeli son ödeme tarihine kadar ödenmediği takdirde 20 gün içerisinde Tebligat Kanunu hükümlerine göre tebligat yapılacağı, “bu tebligattan sonra fatura bedeli 10 gün içinde ödenmediği takdirde abonenin elektriği kesilir” hükmü getirilmiştir.
25/09/2002 tarihli ve 24887 sayılı Resmî Gazetede yayınlanan Elektrik Piyasası Müşteri Hizmetleri Yönetmeliğinin 24.maddesine göre; zamanında ödenmeyen borçlar başlığı altında “müşterinin perakende satış sözleşmesi veya ikili anlaşmalar kapsamında öngörülen ödemeleri zamanında yapmaması hâlinde dağıtım lisansı sahibi tüzel kişiler tarafından elektriği kesilebilir” şeklindedir.
01/03/2003 tarihinde yürürlüğe giren Elektrik Piyasası Müşteri Hizmetleri Yönetmeliğinin 24/2.maddesine göre, “müşterinin perakende satış sözleşmesi veya ikili anlaşmalar kapsamında öngörülen ödemeleri zamanında yapmaması hâlinde nihai tüketicilere enerji tedarik eden lisans sahibi şirketlerin bildirimi üzerine en az 5 iş günü içerisinde dağıtım lisansı sahibi tüzel kişiler tarafından elektriği kesilir” söz konusu durum 2 gün içerisinde dağıtım şirketi tarafından ilgili tedarikçiye bildirilir.
09/11/1995 tarihli Elektrik Tarifeleri Yönetmeliği ve 01/03/2003 tarihli Elektrik Piyasası Müşteri Hizmetleri Yönetmeliğinin ilgili hükümleri gereğince zamanında ödenmeyen faturalardan dolayı elektriğin kesilmesinin amir hüküm olduğu anlaşılmaktadır.
Somut olaya gelince; davacı kurum tarafından 2002/02.dönem ile 2003/08.dönem arasındaki 9 ayrı otomatik dönem tahakkuku bedeli ile gecikme zammı ve KDV"den oluşan toplam 11.385,38 TL alacağın tahsili amacıyla davalı aleyhine 23.12.2011 tarihinde icra takibi başlatılmış, davalının itirazı üzerine takip durmuştur. Mahkemece, bilgisine başvurulan bilirkişi tarafından düzenlenen raporda, her bir dönem için ayrı ayrı hesaplama yapılmamış, davacı kurum tahakkuklarını esas alarak, sadece 6183 sayılı Kanunda belirtilen gecikme zammı oranları üzerinden hesaplama yapılmış, mahkemece bu rapor doğrultusunda karar verilmiştir. Dava konusu tahakkuk dönemleri esas alınarak davacının davalı taraftan isteyebileceği otomatik dönem tahakkuku bedellerinin tahakkuk dönemlerinde yürürlükte olan yönetmelikler ve sözleşme hükümlerine göre bilirkişi tarafından denetime elverişli şekilde hesaplanması gerekmektedir.
Ayrıca, taraflar arasında imzalanan sözleşmede 6183 sayılı Kanunda belirtilen gecikme zammı oranının uygulanacağına yönelik bir hüküm olmadığından genel hükümlere göre işlemiş faiz hesabı yapılmalıdır.
Öte yandan davacı kurumun; 9 ayrı dönem elektrik tüketim bedeline esas faturaların ödenmemesine rağmen, yönetmelik gereği elektriği kesmemesi davacı açısından müterafik kusur teşkil edeceği kuşkusuzdur.
Hal böyle olunca; mahkemece, öncelikle dosyanın önceki bilirkişi dışında oluşturulacak üç kişilik uzman bilirkişi kuruluna verilmesi, yönetmelik gereğince elektriğin kesilmesi gereken tarihin belirlenerek, bu tarihe kadar olan asıl alacak ve işlemiş faizden oluşan borcun tamamının; bu tarihten sonraki dönem için ise davacının elektriği kesmemesinin müterafik kusur teşkil edeceği ve bununda ancak davalı için işlemiş faizden indirim sağlayacağı gözetilerek asıl alacak ve işlemiş faiz miktarının hesaplatılması hususunda rapor alınarak sonucuna göre karar verilmesi gerekirken, yetersiz bilirkişi raporu benimsenerek hüküm kurulması yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirmiştir.
Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 27.02.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.