20. Hukuk Dairesi 2016/3624 E. , 2017/8364 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı gerçek kişi tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
Yörede 3402 sayılı Kanunun 5304 sayılı Kanunla değişik 4. maddesi uyarınca yapılan orman kadastrosunda çekişmeli ... ili, ... ilçesi, ... köyünde bulunan 105 ada 1 parsel sayılı 2.006.862,50 m2 yüzölçümündeki taşınmaz, orman vasfıyla Hazine adına tespit edilmiş, 22/08/2008 - 22/09/2008 tarihleri arasında ilân edilmiştir.
Davacı ..., sulh hukuk mahkemesine sunduğu 28/06/2010 havale tarihli dava dilekçesinde özetle; irsen intikal ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanarak taşınmazın tapusunun iptali ile adına tescilini istemiştir. Sulh hukuk mahkemesi 29/09/2010 tarih ve 2010/101 E. - 101 K. sayılı kararıyla dosyayı, 2010/100 Esas sayılı dava dosyasıyla birleştirmiştir; diğer davacı gerçek kişi davasından feragat etmiş, mahkemece dava değeri yönünden asliye hukuk mahkemesinin görevli olduğu gerekçesiyle 16/07/2013 tarih ve 2010/100 E. - 2013/53 K. sayılı kararıyla görevsizlik kararı verilmiş; dosyanın gönderildiği asliye hukuk mahkemesince 14/03/2014 tarih ve 20137151 E. - 2014/51 K. sayılı kararıyla “...davacının askı ilân süresi içinde kadastro mahkemesinde dava açmış olmasından dolayı kadastro tespitinin kesinleşmediği, kadastro tutanağı düzenlenen taşınmaz hakkındaki davalara bakma görevinin kadastro mahkemesi olduğu..." gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiş; kadastro mahkemesince “...asliye hukuk mahkemesinde gerekçe gösterilen kadastro tespitine itiraz davasında husumet yokluğundan reddine karar verildiği, kararın taraflarca temyiz edilmeksizin kesinleştiği...” gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiş, merci tayini için dosyanın gönderildiği Yargıtay 17. Hukuk Dairesinin 15/01/2015 tarih ve 2014/22516 E. - 2015/282 K. sayılı kararıyla asliye hukuk mahkemesi yargı yeri olarak belirlenmiştir.
Asliye Hukuk Mahkemesince taşınmazın orman sayılan yerlerden olduğu gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı gerçek kişi tarafından temyiz edilmiştir.
Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava, tapu iptal ve tescil istemine ilişkindir.
Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yörede orman kadastrosu 3402 sayılı Kanun hükümlerine göre yapılmıştır.
İncelenen dosya kapsamına, kararın dayandığı gerekçeye, uzman orman bilirkişi tarafından eski tarihli hava fotoğrafları ve memleket haritasına dayalı olarak yöntemine uygun biçimde yapılan inceleme ve araştırmada çekişmeli taşınmazın orman sayılan yerlerden olduğu
gibi eylemli durumunda da orman içi açıklık niteliğinde olduğu anlaşıldığına ve yazılı biçimde hüküm kurulmasında bir isabetsizlik bulunmadığına göre, yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddi ile usûl ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edene yükletilmesine 25/10/2017 günü oy birliği ile karar verildi.