17. Ceza Dairesi 2015/29978 E. , 2018/3976 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇLAR : Hırsızlık, konut dokunulmazlığının ihlali, mala zarar verme
HÜKÜM : Mahkumiyet
Yerel mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararların niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü:
A-Sanık ... hakkında hırsızlık ve mala zarar verme suçlarından kurulan hükümlerin temyiz incelemesi neticesinde;
Sanığın tekerrüre esas alınan mahkumiyetinin, uyuşturucu madde bulundurmak suçuna ilişkin olup, 28/06/2014 tarihinde yürürlüğe giren 6545 sayılı Kanun ile değişik 5237 sayılı TCK"nın 191. maddesi ile aynı Kanunla 5320 sayılı Kanun"a eklenen geçici 7/2. maddesi uyarınca koşulları oluştuğu takdirde "davanın düşmesi" ve "hükmün açıklanmasının geri bırakılması" seçeneklerine de yer verilmesi nedeniyle, lehe olan bu düzenleme ve 5237 sayılı TCK"nın 7/2. maddesi uyarınca "Suçun işlendiği zaman yürürlükte bulunan kanun ile sonradan yürürlüğe giren kanunların hükümleri farklı ise, failin lehine olan kanun uygulanır ve infaz olunur" hükmü de gözetilerek sanık hakkında uyarlama yargılaması yapıldıktan sonra sonucuna göre sanığın hukuki durumunun yeniden değerlendirilip hakkında bahsedilen ilamın esas alınarak TCK’nın 58. maddesinin uygulanıp uygulanmayacağı hususu infaz aşamasında gözetilmesi olanaklı kabul edilerek bozma nedeni yapılmamıştır.
Hak yoksunluklarına hükmedilirken yanılgılı hüküm kurulmuş ise de, mahkumiyetin kanuni sonucu olarak infaz evresinde resen ve doğru olarak, TCK"nın 53. maddesinin 1 ila 3. fıkralarında öngörüldüğü biçimde uygulanması mümkün görüldüğünden ve Anayasa Mahkemesi"nin hükümden sonra 24/11/2015 gün ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanan 08/10/2015 tarih, 2014/140 Esas ve 2015/85 sayılı kararı ile TCK"nın 53. maddesinin (1) numaralı fıkrasının (b) bendine yönelik olarak vermiş olduğu iptal kararlarının da kapsam ve içerik itibarıyla infaz aşamasında mahallinde gözetilebileceğinden, bozma nedeni yapılmamıştır.
Hüküm tarihine kadar yapılan yargılama gideri toplamı, 5271 sayılı CMK"nın 324/4. maddesine atıfta bulunan 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü hakkında Kanun"un 106. maddesindeki terkin edilmesi gereken tutar olan 20,00 TL"den az olduğu halde, yargılama giderinin sanıktan tahsiline karar verilmiş ise de, hüküm kesinleşinceye kadar yapılacak yargılama giderlerinin de toplam yargılama gideri kapsamında olması nedeniyle hükmün kesinleştiği tarihte sanıktan tahsili gereken yargılama giderinin yukarıda açıklanan terkin miktarından az olması halinde Devlet Hazinesi üzerinde bırakılmasının infaz aşamasında değerlendirilmesi mümkün görülmüştür.
Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve hakimin takdirine göre, sanık ...’ın temyiz nedeni yerinde görülmemiş olduğundan reddiyle, usul ve kanuna uygun bulunan hükümlerin tebliğnameye uygun olarak ONANMASINA,
B-Sanıklar ... ve ... hakkında kurulan hükümlerin ve sanık ... hakkında konut dokunulmazlığının ihlali suçundan kurulan hükmün temyiz incelemesi neticesinde;
1-Sanıklar ... ve ... hakkında kurulan hükümlerde; sanıkların, yüklenen suçları işlediklerine ilişkin diğer sanık ...’ın sonradan geri aldığı soruşturma aşamasındaki suç atma niteliğinde kalan anlatımı dışında, hükümlülüklerine yeterli hukuka uygun, kuşkudan uzak, kesin, yeterli ve inandırıcı kanıt bulunmadığı gözetilmeden, beraatleri yerine yetersiz gerekçe ile yazılı şekilde üzerlerine atılı hırsızlık, konut dokunulmazlığının ihlali ve mala zarar verme suçlarından mahkumiyetlerine karar verilmesi,
2-Sanık ... hakkında konut dokunulmazlığının ihlali suçundan kurulan hükümde eylemi tek başına gerçekleştirdiği anlaşılan sanık hakkında TCK"nın 119/1-c maddesi uygulanarak fazla ceza tayin edilmesi,
3-Sanığın tekerrüre esas alınan mahkumiyetinin, uyuşturucu madde bulundurmak suçuna ilişkin olup, 28/06/2014 tarihinde yürürlüğe giren 6545 sayılı Kanun ile değişik 5237 sayılı TCK"nın 191. maddesi ile aynı Kanunla 5320 sayılı Kanun"a eklenen geçici 7/2. maddesi uyarınca koşulları oluştuğu takdirde "davanın düşmesi" ve "hükmün açıklanmasının geri bırakılması" seçeneklerine de yer verilmesi nedeniyle, lehe olan bu düzenleme ve 5237 sayılı TCK"nın 7/2. maddesi uyarınca "Suçun işlendiği zaman yürürlükte bulunan kanun ile sonradan yürürlüğe giren kanunların hükümleri farklı ise, failin lehine olan kanun uygulanır ve infaz olunur" hükmü de gözetilerek sanık hakkında uyarlama yargılaması yapıldıktan sonra sonucuna göre sanığın hukuki durumunun yeniden değerlendirilip hakkında bahsedilen ilamın esas alınarak TCK’nın 58. maddesinin uygulanıp uygulanmayacağı hususunun değerlendirilmesi gerekliliği,
4-T.C. Anayasa Mahkemesi"nin, TCK"nın 53. maddesine ilişkin olan, 2014/140 Esas ve 2015/85 Karar sayılı iptal kararının, 24.11.2015 gün ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanmış olması nedeniyle iptal kararı doğrultusunda TCK"nın 53. maddesindeki hak yoksunluklarının yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
Bozmayı gerektirmiş, sanıklar ... ve ... ile sanık ... müdafiinin temyiz nedeni bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan, hükümlerin açıklanan nedenlerle tebliğnameye uygun olarak BOZULMASINA, 27.03.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.