20. Hukuk Dairesi 2016/3063 E. , 2017/8386 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Kadastro Mahkemesi
Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı Hazine ve davacı ... Yönetimi tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
Kadastro sırasında ... köyü, ... mevkii 184 ada 1 parsel sayılı 6949,50 m² yüzölçümündeki taşınmaz, işletme binası ve arsası niteliğiyle, kadimden beri ... köyü orta malı olarak kullanıldığı ve işbu parsel üzerine bilinmeyen bir tarihte Orman Yönetimi tarafından işletme binası inşa edildiği, halen aynı amaçla kullanıldığından söz edilerek Hazine adına tesbit edilmiştir. Orman Yönetimi, taşınmazın bir bölümünün muhafaza binası olarak 1960 yılından, 1996 yılına kadar kullanıldığı, taşınmazın geri kalan bölümünün ise 1992 yılına kadar orman deposu olarak kullanıldığı, taşınmazın Orman Genel Müdürlüğü adına tapuya tescili, köy tüzel kişiliği ise taşınmazın, köylülerin yaylaya çıkarken konaklama yeri olarak kullandıkları, üzerindeki meyve ağaçlarından herkesin yararlandığı, taşınmaz üzerindeki binanın kaçakçılığı önlemek için gecici tarzda yapıldığı, daha sonra bu yapının kullanılmadığı, Orman Yönetimi ve Hazine ile ilgisi bulunmadığı, taşınmazın köylerine ait mera olarak tescilini istemiştir. Mahkemece davacıların davalarının kabulüne, çekişmeli parselin fen bilirkişi krokisinde (A) ile gösterilen 781,03 m² bölümünün tesbitinini iptaline ve işletme binası ve arsası niteliğiyle Orman Genel Müdürlüğü adına tapuya tesclinie, (B) harfi ile gösterilen 6168,47 m² bölümün tesbitinin iptaline ve mera sınırlandırılmasına ve özel siciline yazılmasına karar verilmiş, hüküm ... köyü tüzel kişiliği, Hazine ve Orman Yönetimi tarafından temyiz edilmekle, Yargıtay 20. Hukuk Dairesinin 27/01/2011 tarih ve 2010/15468 E. - 2011/943 K. sayılı kararı ile bozulmuştur.
Hükmüne uyulan bozma kararında özetle; "...Mahkemece, öncelikle çekişmeli taşınamazın bulunduğu yerde orman kadastrosu yapılıp yapılmadığı, mera teknik ekibince mera belirleme çalışması ve tahsis işlemi yapılıp yapılmadığı sorulmalı, yapılmış ise ilgili tutamak suretleri ve haritalar getirtilmeli, çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerin kamu hizmetine tahsis edilip edilmediği, mera tahsisi kararı yada mera nitelikli tapu ve veri kaydı bulunup bulunmadığı sorularak, varsa ilgi kayıtlar getirtilmeli, çekişmeli parselin komşuları olan parsellerin tespit tutanakları, tespitleri kesinleşmişse bu yolla oluşan tapu kayıtları itirazli iseler dava dosyaları getirtilmeli, çekişmeli taşınmazın bulunduğu köyü bilen ancak köyle ilgisi olmayan komşu köylerden yeterince yaşlı yerel bilirkişiler belirlenmeli, yöreye ait en eski tarihli memleket haritası, hava fotoğrafları ve varsa amenajman planı ilgili yerlerden getirtilip, önceki bilirkişiler dışında halen Çevre ve Orman Bakanlığı ve bağlı birimlerinde görev yapmayan bu konuda uzman orman yüksek mühendisleri arasından seçilecek üç orman mühendisi ve bir fen elemanı marifetiyle yeniden yapılacak inceleme ve keşifte, çekişmeli taşınmaz ile birlikte çevre araziye de uygulanmak suretiyle taşınmazın ve çevresinin öncesinin bu belgelerde ne şekilde nitelendirildiği belirlenmeli; 3116, 4785 ve 5658 sayılı kanunlar karşısındaki durumu saptanmalı; tapu ve zilyetlikle ormandan toprak kazanma olanağı sağlayan 3402 sayılı Kanunun 45. maddesinin ilgili fıkraları, Anayasa Mahkemesinin 01.06.1988 gün ve 31/13 E. K.;
14.03.1989 gün ve 35/13 E.K. ve 13.06.1989 gün ve 7/25 E.K. sayılı kararları ile iptal edilmiş ve kalan fıkraları da 3.3.2005 gününde yürürlüğe giren 5304 sayılı Kanunun 14. maddesi ile yürürlükten kaldırılmış olduğundan, bu yollarla ormandan yer kazanılamayacağı, öncesi orman olan bir yerin üzerindeki orman bitki örtüsü yokedilmiş olsa dahi, salt orman toprağının orman sayılan yer olduğu düşünülmeli; toprak yapısı, bitki örtüsü ve çevresi incelenmeli; taşınmaz üzerindeki ağaçlar gerekirse tek tek sayılarak sayıları cinsleri hakim ağaç türü, kapalılık belirlenmeli, ağaçların taşınmazın hangi bölümünde bulundukları krokisinde işaretlenmeli, keşifte, hakim gözetiminde, taşınmazın dört yönden renkli fotoğrafları çektirilip, onaylanarak dosyaya eklenmeli); var ise orman kadastrosuna ilişkin tutanak ve haritalar fen ve uzman orman bilirkişiler eliyle yerine uygulanacak kesinleşmemiş tahdit haritası ile irtibatlı, taşınmazın konumunu gösteren orijinal-renkli (renkli fotokopi) memleket haritasının ölçeği kadastro paftası ölçeğine, yine kadastro paftası ölçeği de memleket haritası ölçeğine çevrildikten sonra, her iki harita komşu ve yakın komşu parselleri de içine alacak şekilde birbiri üzerine aplike edilmek suretiyle, çekişmeli taşınmazın konumunu çevre parsellerle birlikte haritalar üzerinde gösterecekleri ayrı renklerle işaretli ve bilirkişilerin onayını taşıyan, duraksamaya yer vermeyecek nitelikte kroki düzenlettirilmeli, yerel bilirkişiler ve gösterilecek olursa tara tanıkları vasıtasıyla ilgili kayıtlar uygulanarak, çekişmeli parselin öncesini mera ya da orman olup olmadığı, köyün ortak kullanımındaki mera ya da yaylak olup olmadığı, ne zamandan beri kimin tarafından ne şekilde kullanıldığı yönünde beyanlarına başvurulmalı,
Yapılan araştırma sonunda taşınmazın orman sayılmayan yerlerden olduğu belirlendiği taktirde bu kez, ziraat uzmanı bilirkişiye inceleme yaptırılarak, çekişmeli parselin mera, yaylak yada kışlak gibi orta malı olup olmadığı, kullanıp şekli ve süresi konusunda teknik verileri içeren rapor düzenlettirilmeli ve oluşacak sonuç çerçevesinde bir karar verilmelidir. Açıklanan hususlar gözetilmeksizin, eksik inceleme ve yetersiz bilirkişi raporuna dayanılarak yazılı biçimde hüküm kurulması usûl ve kanuna aykırıdır.” denilmiştir.
Mahkemece bozma kararına uyulmasının ardından yapılan yargılama sonunda Orman Yönetimin davasının reddine, köy tüzel kişiliğinin davasının ise kabulü ile çekişmeli 184 ada 1 sayılı parselin kadastro tespitinin iptaline ve mera olarak sınırlandırılarak özel sicile kaydedilmesine karar verilmiş, hüküm davalı Hazine ve davacı ... Yönetimi tarafından temyiz edilmiştir.
Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava, kadastro tespitine itiraza ilişkindir.
Çekişmeli parselin bulunduğu yerde orman kadastrosu 3402 sayılı Kanun hükümlerine göre yapılmıştır.
Dosya kapsamına ve mahkemece uyulan bozma kararı gereğince işlem yapılarak hüküm kurulmuş olduğuna ve Orman Yönetiminin özel mülk iddiasıyla dava açtığı ve 20 - 25 yıldır da binanın kullanılmadığı gözetildiğine göre, yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle, usûl ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının Orman Yönetimine yükletilmesine, Harçlar Kanununun değişik 13/j maddesi gereğince Hazineden harç alınmasına yer olmadığına 25/10/2017 gününde oy birliği ile karar verildi.