Abaküs Yazılım
20. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/4078
Karar No: 2017/8439

Yargıtay 20. Hukuk Dairesi 2016/4078 Esas 2017/8439 Karar Sayılı İlamı

Özet: (Bu özet Yapay Zeka tarafından yazılmıştır. Hukuki olarak geçerliliği yoktur.)


Davacı, orman alanlarının kısmi ilana çıkarıldığı ve kadastro çalışmalarında bulunan belirli noktaların orman sınırı dışında bırakıldığı iddiasıyla taşınmazların orman niteliğiyle Hazine adına tescilini istemiştir. Hazine ise iddia edilen taşınmazların Devletin mülkiyetinde olduğunu belirterek tescilini talep etmiştir. Mahkeme, yapılan yargılama sonucu belli noktalar yönünden ayırma kararı vermiş ve 292-296 numaralı OS noktaları yönünden devam etmiştir. Ardından mahkeme tutanak zilyedleri davaya dahil ederek yapılan yargılama sonucunda belirli kısımların kadastro tespitinin iptaline ve orman vasfıyla Hazine adına tesciline, diğer kısımların ise belirli kişiler adına tesciline karar vermiştir. Ancak Yargıtay, eksikliklerin olduğuna karar vererek dava konusu taşınmazların gerçek hak sahibi ya da sahipleri adına tesbit ve tapuya tesciline karar verilmesi gerektiği belirtilmiştir. Kadastro Kanunu'nun 5, 26, 27 ve 30/2. maddelerinde, kadastro tesbit tarihinden önce dava konusu olan taşınmazlar hakkında işlem yapılacağı düzenlenmiştir. Orman Yönetiminin 30 günlük kısm
20. Hukuk Dairesi         2016/4078 E.  ,  2017/8439 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Kadastro Mahkemesi

    Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı Hazine ve davacı ... Yönetim tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:
    K A R A R
    Davacı ... Yönetimi, 02/03/2011 havale tarihli dilekçesi ile; ... köyünde 5304 sayılı Kanun ile değişik 3402 sayılı Kanun hükümlerine göre yapılan kadastro çalışmalarında orman alanlarının kısmî ilâna çıkartıldığını, ... köyü sınırları içinde bulunan, 102 ada 1 orman parselinin 309-312 numaralı OS noktalarının batı ve güney istikametindeki, 344-348 numaralı OS noktalarının güney ve güneybatı istikametindeki, 373-378 numaralı OS noktalarının güney istikametindeki, 378-384 numaralı OS noktalarının kuzey ve kuzeybatı istikametindeki ve 292-296 numaralı OS noktalarının kuzey istikametindeki sahaların orman sınırı dışında bırakıldığı iddiasıyla bu taşınmazların orman niteliğiyle Hazine adına tescilini istemiştir. Hazine 13/04/2011 havale tarihli dilekçesi ile dava konusu taşınmazın Devletin mülkiyetinde ki taşınmazlardan olduğu iddiasıyla Hazine adına tescilini talep etmiştir.
    Mahkemece dilekçede belirtilen herbir OS noktası yönünden ayırma kararı verilmiş ve eldeki davaya ise 292-296 numaralı OS noktaları yönünden devam edilmiştir. Arazi kadastrosu sırasında 116 ada 7 ve 11 parsel sayılı sırasıyla 15.420,33 m2 ve 6.190,88 m2 yüzölçümündeki taşınmazlar, vasıf ve malik haneleri boş bırakılıp, davalı olarak tespit edilmiş ve mahkemeye gönderilmiştir. Mahkemece tutanak zilyedleri davaya dahil edilerek yapılan yargılama sonucunda: kısmi davanın kabulüne, 116 ada 7 sayılı parselin, fen bilirkişilerce hazırlanan ekli krokide (A) harfi ile gösterilen 358,09 m2 kısmının kadastro tespitinin iptaline orman vasfı ile Hazine adına, ekli krokide (B) harfi ile gösterilen 15.062,14 m2"lik kısmın, tutanağın yüzölçüm kısmı 15.062,14 m2 olarak düzeltilerek çay bahçesi vasfıyla ... adına, 116 ada 11 parselin, fen bilirkişilerce hazırlanan ekli krokide (C) harfi ile gösterilen 2.481,40 m2 kısmının kadastro tespitinin iptaline orman vasfı ile Hazine adına, ekli krokide (D) harfi ile gösterilen 3.709,48 m2"lik kısmın, tutanağın yüzölçüm kısmı 3709,48 m2 olarak düzeltilerek çay bahçesi vasfıyla ... adına tapuya kayıt ve tesciline, karar verilmiş, hüküm davacı ... Yönetimi vekili ve davalı Hazine vekili tarafından taşınmazların (B) ve (D) harfleri ile gösterilen kısımlarına yönelik olarak temyizi üzerine Yargıtay 20. Hukuk Dairesinin 23/02/2015 gün ve 215/866-848 E. K. sayılı kararıyla bozulmuştur.
    Hükmüne uyulan bozma kararında özetle: "Mahkemece her ne kadar dava konusu edilen yerin, çekişmeli 116 ada 7 sayılı parselin (A) harfi ile gösterilen ve 116 ada 11 sayılı parselin (C) harfli bölümü olduğu belirlenerek bu bölümlerin orman sayılan yerlerden olduğu gerekçesi ile orman niteliği ile Hazine adına tesciline, 116 ada 7 sayılı parselin (B) harfi ile gösterilen ve 116 ada 11 sayılı parselin (D) harfi ile gösterilen bölümlerinin ise dava konusu olmadığı belirlenerek davalı gerçek kişiler adına tesciline karar verilmiş ise de; ulaşılan sonuç dosya içeriğine uygun düşmemektedir.
    Şöyle ki; somut uyuşmazlıkta; çekişmeli taşınmazların malik hanesi açık olup, mahkemece, 3402 sayılı Kanunun 30/2. maddesi uyarınca gerçek hak sahibi re"sen belirlenecek, davada taraf olmayanlar adına dahi tescile karar verilebilecektir. Dava konusu taşınmazların kadastro tesbit tutanaklarının malik hanelerinin 3402 sayılı Kanunun 30/2. maddesi uyarınca gerçek hak sahibinin belirlenerek doldurulmak üzere mahkemeye aktarıldığından parsellerin tamamının davalı olduğu gözetilmeden bir bölümleri hakkında araştırma yapılarak tescil hükmü kurulması, bir kısmı hakkında da araştırma yapılmaksızın tutanağın edinme nedeninde ismi geçen kişi adına tesciline karar verilmesi doğru değildir.
    3402 sayılı Kadastro Kanununun 5, 26, 27 ve 30/2. maddelerinde, kadastro tesbit tarihinden önce dava konusu olan taşınmazlar hakkında ne gibi işlem yapılacağı gösterilmiştir. Orman Yönetiminin 30 günlük kısmî ilân süresi içinde orman kadastrosuna itiraz davası açması nedeniyle dava konusu taşınmazlar hakkında malik hanesi ve niteliği açık bırakılmak suretiyle tesbit tutanağı düzenlendiğine göre, 3402 sayılı Kanunun 27, 28 ve 29. maddeleri gereğince yargılamaya devamla, tesbit tutanağında yazılı hak sahiplerinin 3402 sayılı Kanunun 30/2 maddesi gereğince gösterecekleri delillerle mahkemece re"sen lüzum görülen diğer deliller de toplanıp dava konusu taşınmazların gerçek hak sahibi ya da sahipleri adına tesbit ve tapuya tesciline karar verilmesi gerekirken, çekişmeli taşınmaz bölümlerinin kısmen davalı olmadıkları gerekçesiyle araştırma yapılmaksızın tutanağın edinme nedeninde ismi geçen kişi adına tesciline karar verilmesi usûl ve kanuna aykırıdır." hususlarına değinilmiştir.
    Mahkemece yapılan yargılama sonucu ; kısmi davanın reddine, 1- Fen bilirkişisin hazırladığı rapora ekli krokide (B) harfiyle gösterilen ... ili ... ilçesi ... köyü 116 ada 7 nolu parsel içerisinde kalan 15.062,24 m2 lik alana ilişkin kadastro tutanağının yüzölçümü kısmı 15.062,24 m2 olacak şekilde düzeltilerek Hamit oğlu ... adına çay bahçesi vasfıyla tapua kayıt ve tesciline,
    2-Fen bilirkişisin hazırladığı rapora ekli krokide (D) harfiyle gösterilen ... ili ... ilçesi ... köyü 116 ada 11 nolu parsel içerisinde kalan 3709.48 m2 lik alana ilişkin kadastro tutanağının yüzölçümü kısmı 3709,48 m2 olacak şekilde düzeltilerek ... oğlu ... adına çay ve fındık bahçesi vasfıyla tapuya kayıt ve tesciline karar verilmiş, hüküm davacı ... Yönetimi vekili ve davalı Hazine vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava, orman kadastrosuna ve kadastro tesbitine itiraza ilişkindir.
    Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde, 3402 sayılı Kanunun 5304 sayılı Kanun ile değişik 4. maddesi hükümlerine göre yapılıp 01/02/2011 - 02/03/2011 tarihleri arasında ilân edilen orman kadastrosu vardır.
    İncelenen dosya kapsamına, kararın dayandığı gerekçeye, uzman orman bilirkişi tarafından eski tarihli hava fotoğrafları ve memleket haritasına dayalı olarak yöntemine uygun biçimde yapılan inceleme ve araştırmada çekişmeli 116 ada 7 parselin (B) harfi ile gösterilen, 116 ada 11 parselin (D) harfi ile gösterilen bölümünün orman sayılmayan yerlerden olduğu anlaşıldığına ve adına tescil kararı verilen kişiler yararına 3402 sayılı Kanunun 14. maddesinde yazılı kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği yoluyla taşınmaz edinme koşullarının oluştuğu belirlenerek yazılı biçimde hüküm kurulmasında bir isabetsizlik bulunmamaktadır. Ancak mahkemenin 13/03/2013 tarihli ilk hükmü ile 116 ada 7 parselin (A) harfi ile gösterilen bölümünün, 116 ada 11 parselin (C) harfi ile gösterilen bölümünün kadastro tespitinin iptali ile orman niteliğiyle Hazine adına tesciline karar verilerek hüküm kesinleştiğinden, bu hususun
    hüküm fıkrasında belirtilmemiş olması doğru değil ise de; bu eksikliğin düzeltilmesi yeniden yargılama yapmayı gerektirmediğinden, kararın hüküm fıkrasında “1” nolu bentde," dava konusu 116 ada 7 parselin (A) harfi ile gösterilen bölümü yönünden mahkemenin 13/03/2013 tarih ve 2011/249 E-2013/195 K. sayılı ilamıyla kadastro tespitinin iptali ile orman niteliğiyle Hazine adına tesciline karar verildiği ve hükmün kesinleştiği anlaşıldığından, (A) bölümü yönünden yeniden karar verilmesine yer olmadığına" cümlesinin, hüküm fıkrasında “2” nolu bentde," dava konusu 116 ada 11 parselin (C) harfi ile gösterilen bölümü yönünden mahkemenin 13/03/2013 tarih ve 2011/249 E-2013/195 K. sayılı ilamıyla kadastro tespitinin iptali ile orman niteliğiyle Hazine adına tesciline karar verildiği ve hükmün kesinleştiği anlaşıldığından, (C) bölümü yönünden yeniden karar verilmesine yer olmadığına" cümlesinin, eklenmesine ve hükmün 6100 sayılı Kanunun geçici 3. maddesi atfıyla HUMK’nın 438/7. maddesine göre bu şekilde düzeltilerek ONANMASINA, temyiz harcının iadesine, 26/10/2017 günü oy birliği ile karar verildi.









    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi