3. Hukuk Dairesi 2013/19323 E. , 2014/3734 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : İSTANBUL 28. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 14/05/2013
NUMARASI : 2011/443-2013/141
Taraflar arasında görülen alacak davasının yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen hükmün temyiz incelemesinin duruşmalı olarak yapılması davacı vekili tarafından istenilmekle; taraflara yapılan tebligat üzerine duruşma için tayin olunan günde temyiz eden davacı Vek.Av.T.. T.. geldi. Aleyhine temyiz olunan davalılar Vek.Av.İ.. K.. geldi. Gelen vekillerin sözlü açıklamaları dinlendikten sonra işin incelenerek karara bağlanması için saat 14.00"e bırakılması uygun görüldüğünden, belli gün ve saatte dosyadaki bütün kağıtlar okunarak, Tetkik Hakiminin açıklamaları dinlenip, gereği düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı vekili dava dilekçesinde, müvekkil şirketin Opet markası altında ülke çapında faaliyet gösteren akaryakıt dağıtım şirketi olduğunu, davalılardan Ö.. U.."un maliki bulunduğu Ordu İli Merkez İlçesi Karapınar Mahallesi Taşköprü mevki ... Ada .. Parselde kayıtlı taşınmaz üzerinde 12/06/2006 tarihinden itibaren 15 yıl süreyle intifa hakkı sahibi olduğunu, davalılardan Uygun Petrol şirketinin ise bayi olarak faaliyet gösterdiğini, taraflar arasındaki dikey ilişkinin davalı şirket tarafından 13/06/2011 tarihinde sonlandırıldığını, müvekkil şirketin intifa süresinin tamamının nazara alınarak peşin ödediği intifa bedelinin geçersiz ve müvekkil şirket tarafından kullanılamayacak intifa süresine karşılık gelen 52.387,73 TL lik kısmının KDV"si ile birlikte ödeme tarihinden itibaren faizi ile tahsiline, ayrıca davalı Ö.. U.."un elde ettiği semerelerin işletme yatırım destek bedelinin ve sabit yatırım bedelinin de dava tarihinden itibaren faiziyle birlikte tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalılar, dava dilekçesinin 6100 sayılı HMK"na aykırı olduğu, iddianın dayanağının tek tek gösterilmediği, hangi vakıanın hangi delillerle ispat edileceğinin belirtilmediği ve yine talep sonucunun da açık olmadığı nedenleriyle davanın açılmamış sayılmasına karar verilmesini, ayrıca davanın zamanaşımı nedeniyle reddine karar verilmesini istemiştir.
Mahkemece, dava dilekçesinin H.M.K 119/e-f-g-ğ hükümlerine göre eksiklik bulunduğunun belirlendiği bu hususun düzeltilmesi için 2 haftalık kesin süre verildiği, (oysaki yasaya göre 1 haftalık kesin süre verilmesi yasanın amir hükmü olması karşısında bu şekilde bir ibare kullanması tarafları bağlamayacağı), kesin süre sonucu davacı tarafından yapılan açıklamaların H.M.K"nun yukarıda belirtilen maddelerine göre yeterli olmadığından açılan davanın H.M.K"nun 119/2 maddesi uyarınca açılmamış sayılmasına karar verilmiş, hüküm, süresinde davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Uyuşmazlık, dava dilekçesinin usulüne uygun düzenlenip düzenlenmediği, mahkemece verilen kesin mehilin usulüne uygun olup olmadığı, sonucuna göre de, davanın açılmamış sayılmasına karar verilmesinin yerinde olup olmadığı noktalarında toplanmaktadır.
Uyuşmazlığın çözümünde; öncelikle, dava açıldığı tarihte yürürlükte olan HMK"nun 119. maddesinde dava dilekçesinde bulunması gereken hususlar üzerinde durulmalıdır. Anılan madde hükmüne göre;
A) Mahkemenin adı
b) Davacı ile davalının adı, soyadı ve adresleri.
c) Davacının Türkiye Cumhuriyeti kimlik numarası.
ç) Varsa tarafların kanuni temsilcilerinin ve davacı vekilinin adı, soyadı ve adresleri.
d) Davanın konusu ve malvarlığı haklarına ilişkin davalarda, dava konusunun değeri.
e) Davacının iddiasının dayanağı olan bütün vakıaların sıra numarası altında açık özetleri.
f) İddia edilen her bir vakıanın hangi delillerle ispat edileceği.
g) Dayanılan hukuki sebepler.
ğ) Açık bir şekilde talep sonucu.
h) Davacının, varsa kanuni temsilcisinin veya vekilinin imzası.
şeklinde açıklanmıştır.
HMK. da ise ilk itirazlar arasında dava dilekçesindeki eksiklikler sayılmadığı gibi, 119/2 maddesinde, dava dilekçesindeki eksikliklerin tamamlanması için bir haftalık kesin süre verilip, bu süre içerisinde eksikliğin tamamlanmaması halinde davanın açılmamış sayılacağı durumlar arasında “Davacının iddiasının dayanağı olan bütün vakıaların sıra numarası altında açık özetleri “, “iddia edilen her bir vakıanın hangi delille isbat edileceği” (m.119/1-e,f) sayılmamıştır.
Davacı yan dava dilekçesinde, süresinden önce sona eren (bayilik sözleşmesi) nedeniyle davalı tarafın sebepsiz zenginleştiğini ileri sürerek, tahsile karar verilmesini istemiştir.
Açıklanan bu niteliği ile dava ve hukuki sebep bu bayilik sözleşmesidir. Mahkemece açıklanan bu yönler ve HMK."nun 33. maddesi hükmü gereğince hakimin kanunları re"sen tatbik ederek iddia ve müdafaadaki netice-i talepleri karara bağlaması gerekir.
O halde mahkemece, kesin süre içerisinde eksikliklerin giderilmediğinden bahisle davanın 6100 Sayılı HMK"nın 119/2. maddesi hükmü gereğince açılmamış sayılmasına karar verilmiş olması usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirmiştir.
Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, Yargıtay duruşmasında vekille temsil edilen davacı taraf için duruşma tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi hükümlerine göre takdir edilen 1.100 TL vekalet ücretinin davalıdan alınıp davacı tarafa verilmesine ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 11.03.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.