10. Ceza Dairesi 2018/5126 E. , 2018/7911 K.
"İçtihat Metni"Adalet Bakanlığı"nın, 15/10/2018 tarihli yazısı ile kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçundan sanık ...’ın TCK"nın 191/1 ve 62/1. maddeleri gereğince 10 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına, 191/6. maddesi uyarınca tedavi ve denetimli serbestlik tedbirine tabi tutulmasına dair İskenderun 1. Ağır Ceza Mahkemesi’nin 03/03/2015 tarihli ve 2014/58 esas, 2015/54 sayılı kararı ile, TCK’nın 191/1. maddesi gereğince 1 yıl hapis cezası ile cezalandırılmasına ilişkin İskenderun 1. Ağır Ceza Mahkemesi"nin 11/10/2016 tarihli ve 2016/155 esas, 2016/243 sayılı kararının kanun yararına bozulmasına yönelik talebi üzerine, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı"nca 22/10/2018 tarihli ihbar yazısı ekinde dosyanın Dairemize gönderildiği anlaşıldı.
Dosya incelendi.
GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ:
A) Konuyla İlgili Bilgiler:
1- Sanık hakkında 15/12/2013 tarihinde işlediği iddia edilen uyuşturucu madde ticareti suçundan açılan kamu davasının yapılan yargılaması sonucunda, İskenderun 1. Ağır Ceza Mahkemesi"nin 03/03/2015 tarihli ve 2014/58 esas, 2015/54 sayılı kararı ile, eylemin kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçunu oluşturduğu kabul edilerek, 5560 sayılı Kanun ile değişik TCK"nın 191/1 ve 62/1. maddeleri gereğince 10 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına, 191/6. maddesi uyarınca tedavi ve denetimli serbestlik tedbiri uygulanmasına karar verildiği, hükmün yasa yolu incelemesinden geçmeksizin kesinleştiği,
2- Denetimli Serbestlik Müdürlüğünce, hükümlünün tedavi ve denetimli serbestlik tedbirinin gereklerini yerine getirmediğinden bahisle hapis cezasının infazı hususunda mahkemesine bildirimde bulunulması üzerine, mahkemece dosya yeni bir esasa kaydedilip yapılan yargılama sonucunda İskenderun 1. Ağır Ceza Mahkemesi"nin 24/11/2015 tarihli ve 2015/270 esas, 2015/308 sayılı kararı ile, 5560 sayılı Kanun ile değişik TCK"nın 191/1 ve 62/1. maddeleri gereğince 10 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına, CMK’nın 231. maddesi uyarınca hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına ve 5 yıl denetim süresi belirlenmesine karar verildiği, kararın yasa yolu incelemesinden geçmeksizin 02/12/2015 tarihinde kesinleştiği,
3- Hükümlünün denetim süresi içinde 15/01/2016 tarihinde işlediği iddia edilen ruhsatsız tabanca bulundurmak suçuna ilişkin mahkûmiyetinin kesinleştiğinin ihbar edilmesi üzerine, mahkemece hükmün açıklandığı ve İskenderun 1. Ağır Ceza Mahkemesi"nin 11/10/2016 tarihli ve 2016/155 esas, 2016/243 sayılı kararı ile, 5560 sayılı Kanun ile değişik TCK"nın 191/1. maddesi gereğince 1 yıl hapis cezası ile cezalandırılmasına karar verildiği, hükmün yasa yolu incelemesinden geçmeksizin kesinleştiği,
Anlaşılmıştır.
B) Kanun Yararına Bozma Talebi:
Kanun yararına bozma talebi ve ihbar yazısında, "1-İskenderun 1. Ağır Ceza Mahkemesinin 03/03/2015 tarihli ve 2014/58 esas, 2015/54 sayılı kararının yapılan incelemesinde;
Hükümden önce 28/06/2014 tarihinde yürürlüğe giren 6545 sayılı Kanun"la değişik 5237 sayılı Kanun"un 191. maddesinin 5. fıkrası uyarınca öncelikle hükümlünün incelemeye konu olan suçu, aynı nitelikte başka bir suç nedeniyle daha önce verilmiş bir tedavi ve denetimli serbestlik tedbirinin infazı sırasında işleyip işlemediği belirlendikten sonra;
a) Hükümlü bu suçu, daha önce işlediği suçtan dolayı yapılan kovuşturma aşamasında
hükmolunan tedavi ve/veya denetimli serbestlik tedbirinin infazı sırasında işlemiş ise, 6545 sayılı Kanun"un 68. maddesi ile değiştirilen 5237 sayılı Kanun"un 191. maddesinin 5. fıkrasında öngörülen “Erteleme süresi zarfında kişinin kullanmak için tekrar uyuşturucu veya uyarıcı madde satın alması, kabul etmesi veya bulundurması ya da uyuşturucu veya uyarıcı madde kullanması, dördüncü fıkra uyarınca ihlâl nedeni sayılır ve ayrı bir soruşturma ve kovuşturma konusu yapılmaz.” hükmü uyarınca, ikinci suçtan açılan bu davanın kovuşturma şartının ortadan kalkması nedeniyle, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu"nun 223. maddesinin 8. fıkrası uyarınca kamu davasının düşmesine,
b) Hükümlü bu suçu daha önce işlediği suçtan dolayı verilen tedavi ve/veya denetimli serbestlik tedbirinin infazı sırasında işlemiş değilse, 6545 sayılı Kanun"la değişik 5237 sayılı Kanun"un 191. maddesinin 8. fıkrasında yer alan “Bu Kanunun; a) 188 inci maddesinde tanımlanan uyuşturucu veya uyarıcı madde imal ve ticareti, b) 190 ıncı maddesinde tanımlanan uyuşturucu veya uyarıcı madde kullanılmasını kolaylaştırma suçundan dolayı yapılan kovuşturma evresinde, suçun münhasıran bu madde kapsamına girdiğinin anlaşılması hâlinde, sanık hakkında bu madde hükümleri çerçevesinde hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararı verilir.” şeklindeki düzenleme uyarınca sanık hakkında suçu sabit görüldüğü takdirde, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu"nun 231. maddesindeki şartlar aranmaksızın 6545 sayılı Kanun"la değişik 5237 sayılı Kanun"un 191. maddesi çerçevesinde hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilmesi zorunlu olup, Kanun’un bu emredici hükmündeki özel düzenleme gereğince hükümlü hakkında 5560 sayılı Kanun ile değişik 5237 sayılı Kanun"un 191/6. maddesi uyarınca hapis cezası ile birlikte tedavi ve denetimli serbestlik tedbirine karar verilmesi mümkün olmadığı gözetilmeden yazılı şekilde karar verilmesinde,
2- İskenderun 1. Ağır Ceza Mahkemesinin 11/10/2016 tarihli ve 2016/155 esas, 2016/243 sayılı kararının yapılan incelemesinde;
5271 sayılı Kanunu’nun 231/11. maddesindeki “Denetim süresi içinde kasten yeni bir suç işlemesi veya denetimli serbestlik tedbirine ilişkin yükümlülüklere aykırı davranması halinde, mahkeme hükmü açıklar. Ancak mahkeme, kendisine yüklenen yükümlülükleri yerine getiremeyen sanığın durumunu değerlendirerek; cezanın yarısına kadar belirleyeceği bir kısmının infaz edilmemesine ya da koşullarının varlığı halinde hükümdeki hapis cezasının ertelenmesine veya seçenek yaptırımlara çevrilmesine karar vererek yeni bir mahkûmiyet hükmü kurabilir.” biçimindeki düzenleme nazara alındığında, mahkemesince 24/11/2015 tarihli ilk kararında, sanık hakkında takdiri indirim hükümleri de uygulanarak neticeden 10 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına karar verilmesi karşısında, bu cezanın sanık için kazanılmış hak oluşturduğu gözetilmeden, sanık hakkında deneme süresinde yeni bir suç işlemesi nedeniyle yapılan yargılamada, takdiri indirim hükümleri uygulanmayarak 1 yıl hapis cezasına hükmedilmek suretiyle fazla ceza tayin olunmasında, isabet görülmemiştir." denilerek, İskenderun 1. Ağır Ceza Mahkemesi’nin 03/03/2015 tarihli ve 2014/58 esas, 2015/54 sayılı kararı ile İskenderun 1. Ağır Ceza Mahkemesi"nin 11/10/2016 tarihli ve 2016/155 esas, 2016/243 sayılı kararının bozulması istenmiştir.
C) Konunun Değerlendirilmesi:
1- İskenderun 1. Ağır Ceza Mahkemesi"nin 03/03/2015 tarihli ve 2014/58 esas, 2015/54 sayılı kararına yönelik talebin incelenmesi:
Sanık hakkında 15/12/2013 tarihinde işlediği iddia edilen uyuşturucu madde ticareti suçundan açılan kamu davasının yapılan yargılaması sonucunda, eylemin kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçunu oluşturduğu kabul edilerek sanığın 5560 sayılı Kanun ile değişik TCK"nın 191/1 ve 62/1. maddeleri gereğince 10 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına, 191/6. maddesi uyarınca tedavi ve denetimli serbestlik tedbirine karar verilmiş ise de,
Hükümden önce 28/06/2014 tarihinde yürürlüğe giren 6545 sayılı Kanun"la değişik TCK"nın 191. maddesinin 5. fıkrası uyarınca öncelikle hükümlünün kanun yararına bozma talebine konu olan suçu, aynı nitelikte başka bir suç nedeniyle daha önce verilmiş bir tedavi ve denetimli serbestlik tedbirinin infazı sırasında işleyip işlemediği belirlendikten sonra;
a) Hükümlü bu suçu, daha önce işlediği suçtan dolayı yapılan kovuşturma aşamasında hükmolunan tedavi ve/veya denetimli serbestlik tedbirinin infazı sırasında işlemiş ise, 6545 sayılı Kanun"un 68. maddesi ile değiştirilen TCK"nın 191. maddesinin 5. fıkrasında öngörülen “Erteleme süresi zarfında kişinin kullanmak için tekrar uyuşturucu veya uyarıcı madde satın alması, kabul etmesi veya bulundurması ya da uyuşturucu veya uyarıcı madde kullanması, dördüncü fıkra uyarınca ihlâl nedeni sayılır ve ayrı bir soruşturma ve kovuşturma konusu yapılmaz.” hükmü uyarınca, ikinci suçtan açılan bu davanın kovuşturma şartının ortadan kalkması nedeniyle, CMK"nın 223. maddesinin 8. fıkrası uyarınca “davanın düşmesine”,
b) Hükümlü bu suçu daha önce işlediği suçtan dolayı verilen tedavi ve/veya denetimli serbestlik tedbirinin infazı sırasında işlemiş değilse, 6545 sayılı Kanun"la değişik TCK"nın 191. maddesinin 8. fıkrasında yer alan “Bu Kanunun; a) 188 inci maddesinde tanımlanan uyuşturucu veya uyarıcı madde imal ve ticareti, b) 190 ıncı maddesinde tanımlanan uyuşturucu veya uyarıcı madde kullanılmasını kolaylaştırma suçundan dolayı yapılan kovuşturma evresinde, suçun münhasıran bu madde kapsamına girdiğinin anlaşılması hâlinde, sanık hakkında bu madde hükümleri çerçevesinde hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararı verilir.” şeklindeki düzenleme uyarınca sanık hakkında suçu sabit görüldüğü takdirde, CMK"nın 231. maddesindeki şartlar aranmaksızın 6545 sayılı Kanun"la değişik TCK"nın 191. maddesi çerçevesinde "hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına",
Karar verilmesi zorunlu olup, Kanun’un bu emredici hükmündeki özel düzenleme gereğince hükümlü hakkında 5560 sayılı Kanun ile değişik TCK’nın 191/6. maddesi uyarınca hapis cezası ile birlikte tedavi ve denetimli serbestlik tedbirine karar verilmesi yasaya aykırı olduğundan kanun yararına bozma talebi yerinde görülmüştür.
2- İskenderun 1. Ağır Ceza Mahkemesinin 11/10/2016 tarihli ve 2016/155 esas, 2016/243 sayılı kararına yönelik talebin incelenmesi:
(1) numaralı bozma nedenine göre sanığın hukukî durumunun yeniden değerlendirilmesi gerekmekte olup, bu aşamada kanun yararına bozulmasına karar verilen 03/03/2015 tarihli karara istinaden verilmiş olan sonraki kararların hukukî değerden yoksun ve yok hükmünde kalmış olmaları karşısında, 11/10/2016 tarihli karara yönelik (2) numaralı talebin incelenmesinde hukukî yarar bulunmadığından, bu talep inceleme dışı tutulmuştur.
D) Karar :
Açıklanan nedenlere göre;
1- Sanığın TCK"nın 191/1 ve 62/1. maddeleri gereğince 10 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına, 191/6. maddesi uyarınca tedavi ve denetimli serbestlik tedbirine tabi tutulmasına dair İskenderun 1. Ağır Ceza Mahkemesi’nin 03/03/2015 tarihli ve 2014/58 esas, 2015/54 sayılı kararının 5271 sayılı CMK"nın 309. maddesinin 3. fıkrası gereğince kanun yararına BOZULMASINA, aynı Kanun"un 309. maddesinin 4. fıkrasının (a) bendi uyarınca gerekli işlemin yapılması için, dosyanın Adalet Bakanlığı"na iletilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı"na gönderilmesine,
2- Bu aşamada sanığın TCK’nın 191/1. maddesi gereğince 1 yıl hapis cezası ile cezalandırılmasına ilişkin İskenderun 1. Ağır Ceza Mahkemesi"nin 11/10/2016 tarihli ve 2016/155 esas, 2016/243 sayılı kararına yönelik talebin incelenmesine yer olmadığına,
12.11.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.