3. Hukuk Dairesi 2014/2404 E. , 2014/3908 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : ANKARA 7.ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
TARİHİ : 17/05/2011
NUMARASI : 2010/87-2011/230
Taraflar arasında görülen muarazanın halli davasının yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Y A R G I T A Y K A R A R I
Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü:
Davacı vekili dilekçesinde; davacı yönetim adına 348543 nolu kartlı su aboneliği bulunduğunu, davalı ASKİ görevlilerince kaçak su borcu tahakkuk ettirildiğini, haksız olan bu işleme ve borca itiraz edildiğini, kartlı sayaca su yüklemek için müracaat edildiğinde, borcu bulunduğundan bahisle su verilmeyeceğinin şifahi olarak bildirildiğini, kuruma borçları olmadığını, 109 işyeri bulunan çarşıda su kesilirse esnafın mağdur olacağını belirterek öncelikle kartlı sayaca su yüklenmesi konusunda ihtiyati tedbir kararı verilmesini, haksız ve yasaya aykırı su verme işleminin durdurulmasına ilişkin uygulamanın iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevabında; davacı yönetimin tüzel kişiliği bulunmadığını, yönetmelikteki düzenlemelerin bertaraf edilerek verilen tedbir kararının yasal dayanağı bulunmadığını, davalı hakkında muhtelif kaçak su tutanakları bulunduğunu, çarşı yönetiminin kuyu suyunu ortak yerlerde kullandığını, Yönetmeliğin 55.maddesine aykırı davrandığını, davalının atık su aboneliği yaptırmak zorunda olduğunu, 50.madde gereğince borçların ödenmemesi halinde suyun kapatılabileceğine ilişkin düzenlemeden kaynaklandığını savunarak davanın reddini dilemiştir.
Mahkemece; hükme esas alınan bilirkişi raporu doğrultusunda; davacının kuyu suyu kullandığı, bu suyu atıksu olarak şebekeye deşarj ettiğinden atıksu abonesi olma zorunluluğu bulunduğu, kuyuları mühürletmediğinden ASKİ’nin yaptığı işlemin yani, yönetmeliğe aykırı şekilde yeraltı suları ile ilgili kuyu suyundan elde edilen atıksuyu ASKİ kanalına deşarj eden davacının aboneliğine su verilmemesinin yerinde bulunduğu gerekçe gösterilerek davanın reddine karar verilmiştir.
Hükmü davacı vekili temyiz etmektedir.
Dosyada mevcut delilleri ve tüm dosya kapsamına göre somut olayda, davacı çarşı yönetiminin kartlı sayaç aboneliği bulunduğu, bu abonelikte kuyu suyu kullanılması ve atık suyun abone olunmaksızın kanalizasyona deşarj edilmesi nedeniyle 3 adet kaçak su tutanağı düzenlendiği ve kaçak atıksu nedeniyle 49.726,60 TL borç tahakkuk ettirildiği, ancak bu bedellerin icra takiplerine konu olduğu, itirazın iptali davalarının; kaçak kullanım olması nedeniyle bağımsız bölüm maliklerine dava açılması gerektiği, yönetimin husumet ehliyeti bulunmadığından husumetten reddedildiği ve tahakkuk ettirilen kaçak atıksu borcunun ödenmediği, davacının kartlı sayaç (ön ödemeli) aboneliğinden kaynaklanan bir borcu bulunmadığı anlaşılmaktadır.
Davada, kartlı sayaç abonesi olarak kaçak kuyu suyu kullandığından bahisle kaçak su kullanımı ile ilgili kendisi (yönetim) hakkında açılan davaların husumetten red edildiği de belirtilerek aboneliğin kartlı sisteme dayalı olması nedeniyle su borcu olamayacağından, kendisine su verilmemesi yönünde çıkan muarazanın halli istenilmiştir.
ASKİ Tarifeler Yönetmeliğinin 55/2-e maddesinde abone olmaksızın atıksuyun kanalizasyona verilmesi halinde tahakkukun ne şekilde yapılacağı düzenlenmiş olup, gerek bu maddede gerekse yönetmeliğin diğer maddelerinde abonelik harici kaçak atıksu kullanımı nedeniyle, aboneliğe su verilmemesi veya suyun kesilmesine ilişkin bir düzenleme mevcut olmayıp, yorumla da böyle bir sonuca gidilemeyeceğinden, mahkemece yazılı şekilde hüküm tesisi doğru görülmemiş bozmayı gerektirmiştir.
Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 13.03.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.